otuz dört, ending ascending and then...

3K 424 128
                                    

34} Hadi, götür beni

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

34} Hadi, götür beni. Kum saatinin içine hapsolmuş kumlar gibi. Yıldızlar doğar ve ölürler ama tasasız.

lp, forever for now

Ω

Hayatının çizgisini kaybetmiş gibi hissetmekten kendini alıkoyamıyordu, gitmesi gereken yol silinmişti ve şimdi o, izleri takip edemiyordu.

Günlerdir içinde yaşadığı savaşın izleri ile yaşamaya devam ederken nefes alıyor, etrafına bakıyor, kan dolu kabuslardan uyanıyordu.

İçinde bir korku hissetmeden büyümüştü ve sevdiklerini kaybetmenin korkusu ile yüz yüze gelmenin bu kadar acı verici olduğunu tahmin edemezdi.

Herkesi etrafında görmek istiyor, huysuzlanıyor, sürekli sorun çıkarıyordu. Bir saat haber alamadığında başına bir şey gelmiş olduğunun korkusu ile ağlama krizlerine giriyordu.

Herkes yanındaydı.

Salondaki koltukta oturmuş, bağdaş kurmuş halde herkesin yüzlerine tek tek bakarken içinde yaptığının çocukça olduğuna dair onu uyaran sesi dinlememeye çabalıyordu, o sadece korkuyordu, içindeki ses bile onu anlamak istemiyordu.

Davranışları kontrol edilemez hale gelince Namjoon ile birlikte herkese anlatmıştı olanları, Seokjin araştırmak için kasabadan ayrılacağı sırada neredeyse ona yalvarmıştı. Onunla gitmemeyi aklına koymuş Taehwan bile, Jeongguk'un içinin rahat etmesi için Seokjin ile gitmeyi kabul etmişti. Bunun Jeongguk için daha korkutucu olduğunun farkında değildi, şimdi sevdiği iki insan ondan uzaktı.

Bu duyguların hiçbirine alışık olmayan kurdu da onu zorluyordu, bebeği yeni kabullenebilmişken Jeongguk'un gittikçe değişen ruh hallerine adapte olamıyordu, sürekli onu kurt formuna döndürmeye zorluyordu.

Taehyung yanına otururarak kollarını ona doladığında iyice büyümüş karnına sardı kollarını, sevdiklerinin yüzlerinde bakışlarını gezdirdi. "Belki de yem atmalıyız." dedi Yoongi, herkesin bakışları ona döndü, "Namjoon'u tek başınayken yakalamışlardı. Belki de biri ormanda tek kalırsa..." Jeongguk birden gözlerini ona çevirdiğinde susmak zorunda kaldı, Yoongi bile küçük olanın öfkesinden korkmaya başlamıştı.

"Kimsenin zarar görmesine izin vermeyeceğim."

Jeongguk'un sesi net ve katıydı, itiraz istemediği her halinden belliydi ve bu durumda, kimse de itiraz edemezdi. "O zaman siyah kurdu nasıl bulacağız?" diye sordu Hoseok, o da yem konusunda tereddüt içindeydi ama yine de bir yolu olması gerektiğini düşünüyordu.

Günlerdir zihninde dönen planı onlara anlatırsa hepsinin karşı çıkacağını bildiğinden sustu, omuz silkerek bir şey demeden başını Taehyung'a yasladı, "Bilmiyorum, sadece bu gece burada kalın lütfen." dedi, dudaklarını büzerek konuştuğunda sessiz bir şekilde kabul ettiler.

invisible string' taekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin