↪️ve korkanlar kayıp şimdi
sting, shape of my heart
★
Ağrıyan başı ile yüzü buruştuğunda yattığı yerden doğruldu, ayaklarını yataktan sarkıttıktan sonra ayaklandı. Bir an başı dönmüş olsa da çabucak toparladı, pijamalarıyla kendini ormana attığında kıyafetlerinden kurtuldu, onları büyük çam ağacının kovuğuna sakladıktan sonra dönüştü ve kendini ağaçların arasına bıraktı.
Kurt formuna geçmesi ile bedeni daha sıcak, duyuları daha kuvvetliydi; rüzgarı teninin her kısmında hissediyor, sesini duyuyor ve içinden geçerken ona yön veriyordu. Baekdu Dağı'nın zirvesini görene kadar koştu, bacakları kendini taşıyamayacak kadar güçsüz düştüğünda ağacın birinin altına kıvrıldı. Uzun zamandır insan bedenine alışmış olduğu için kurt bedeni ona yabancı geliyordu.
Kesik nefesleri burnundan çıkarken gözleri kapandı, birkaç yırtıcı kuşun ve rüzgarın sesi dışında yalnızdı. Yorgunluktan uyuyakalması çok geç kalmamıştı.
Tüylerinin arasındaki sıcak el gözlerini yavaşça aralanması ile Taehyung'un ışığın altındaki açık gri gözlerini gördü, kendisine şefkatle bakıyordu. Doğrulmaya çabaladı ama olmadı, Taehyung'un sıcak eli yeniden yatmasını sağlarken başını okşuyordu. "Kıyafetlerin yakınlarda mı?" diye sordu Taehyung, gözlerini kapatıp açtığında tüylerinin arasındaki sıcak el kaybolduğunda huysuzca mırıldanması büyüğünü kıkırdattı. Tişörtünün üzerine giydiği beyaz gömleğini çıkardı Taehyung, Jeongguk'un siyah kurdunun üzerine bıraktı.
Kendi bedenine döndüğünde gömlek çıplak bedenini örtüyordu, Taehyung giyinmesine yardım ettikten sonra bol gömleğin içinde ona bakıyordu. "Dün için özür dilerim." Taehyung yavaşça mırıldandı, "Seni zor durumda bırakmak istemiyordum." Bir şey demek istemiyordu Jeongguk, onu arkasında bırakarak ağaçların arasında yürümeye başladı.
"Neden onlara evet demedin?"
Taehyung bu durumun peşini bırakacak gibi durmuyordu hiç, "Sen neden bu evliliğe bu kadar karşısın?" Birden arkasını dönerek sorduğu soru ile Taehyung tam karşısındaydı. Onun bu kadar yaklaştığının farkında bile değildi, "Senin üzülmeni istemiyorum." dedi Taehyung, bir elini kaldırarak parmaklarıyla Jeongguk'un yanağını okşadı. "Tek sebebi bu mu?" diye sorarken başka sebebi olmasını istiyor muydu, emin değildi. Büyüğünün bakışları kalbini ezerken "Hayır, bu değil." Mırıltısı kalbini acıttı, "Tek sebebi bu değil ama evlenme, lütfen." Bir şey demedi, arkasını dönmeden önce son kez baktı Taehyung'a.
Kurt formunda bu kadar uzağa gittiğinin farkında değildi, kıyafetlerini sakladığı ağaca ulaştığında yorgunluktan bayılacak gibi hissediyordu. Giyinmek ile uğraşmak yerine kıyafetlerini kucağında topladı ve uzaktan görünen eve doğru ilerlemeyi sürdürdü. Annesi hala sabahlığının içinde, bahçede bulunan salıncakta oturuyordu. "Jeongguk..." Kendisini gördüğünde ayağa fırladı, kolları bedenini sararken "Seni bulamadığımda çok korktum, neredeydin?" diye sorarken kollarında tutuyor, bırakmak istemiyordu. "Gece dolanmaya çıkmıştım, kurt olarak uyuyakalmışım." Açıklaması pek kabul edilir değildi fakat korkmuş olan annesi başını salladı, ona yiyecek bir şeyler hazırlayacağını söyleyerek hazırlanması için odasına gönderdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
invisible string' taekook
Fanficomegaverse* twin* ''beni çeken bir ip tüm bu yanlış yollardan, doğruca kasaba barına tek bir altın iplik beni sana bağladı'' jeon jeongguk, kendini bir alfanın kollarında bu kadar güvende ve huzurlu hissederken, kendinin de bir alfa olduğunu unutuyo...