11

3.6K 486 299
                                    

gece yayınlicaktım her zamanki gibi ama uyuyakalmışım </3
günaydın ve iyi okumalar

xoxoxox

"3, 2, 1."

Felix geriye sayımını bitirdiğinde ikisi de yumruk halindeki ellerini sallayarak bir şekil seçtiler. Chan kağıt seçmişti, Felix de taş seçerek üçüncü yenilgisini almış oldu. Şaşkınlık ve biraz da hayal kırıklığıyla indirdi elini. Ağlamaklı ifadesi sırıtarak kendisini izleyen Chan'a yönelmişti.

"Hile yapıyorsun. Başka bir açıklaması olamaz."

"Ah, var aslında. Mızıkçı olman."

Sırıtması genişlerken yanıtladı Chan. Felix cevabına daha çok sinir olmuştu. Suratını düşürerek koluna bir yumruk attı.

"Hiç de bile. Ben bu oyunda çok iyiyimdir. O yüzden seçim yapılacakken hep bunu öneririm."

"Peki bay mızıkçı, nasıl bir hile yapmış olabilirim acaba?"

Felix gözlerini kısarak izledi onu. Hile yaptığı yetmiyormuş gibi bir de dalga geçiyordu resmen. Mızıkçı olan oydu.

Biraz sonra oldukça ciddi ve hâlâ kısık bakan gözleriyle ona doğru eğildi. Chan da ne yaptığını çözmeye çalışırcasına onu izliyordu ancak boş bakışlarından hiçbir şey anlayamamıştı.

"Zihnimi okuyorsun." dedi Felix bu sırada, Chan'ın hiç beklemediği bir şekilde. Cevabı ona kahkaha attırmıştı.

"Felix," dedi Chan da gülmekten geriye eğilmiş başını kaldırdığında. "Zihnini okuyabiliyor olsam bakacağım son şey bu oyundaki hamlelerin olurdu."

Cevabı Felix'in ilgisini daha çok çekmişti. Dikkati dağılırken onun gibi yatakta uzandı ve  daha sakin bir bakış takındı. Tek kaşını kaldırdığı sırada sırıtmıştı.

"Öyle mi? Neye bakardın?"

"Hmm,"

Chan bir süre duraksayıp tavanda hayali bir noktaya yöneltti bakışlarını. Düşünceli bir şekilde işaret parmağını çenesine vuruyordu. Biraz sonra geri ona döndü.

"Sanırım ilk olarak neden çoraplarını sürekli ters giydiğine bakardım. Çocukluk travması olduğunu falan düşünüyorum."

"Bu muydu cidden?"

Gözünü devirip yatakta düz dönerken söyledi Felix. Hayal kırıklığına uğramıştı. Daha ilginç bir şeyler duymayı bekliyordu, bunun cevabı yeterince açık değil miydi?

Bu sırada Chan da onun cevabına şaşırmıştı.

"Bunun normal bir şey olduğunu mu düşünüyorsun?"

"Evet?" dedi Felix, kaşları havalanırken gene ona dönmüştü. "Dış kısmı daha yumuşak neden dikişli kısmını giyeyim ki?"

"Gerçekten garip birisin."

Chan garipser bir şekilde, Felix de bıkkın bir şekilde bir süre birbirlerine baktılar. Sonunda konuşan yine Chan olmuştu.

"Tamam, madem öyle sen söyle o zaman. Sen zihnimi okuyabilsen neye bakardın?"

Felix ciddileşmişti bunun üstüne. Toparlandı ve yatakta bağdaş kurdu. Sahte bir öksürükle sesini ayarladığında Chan da hâlâ onu izliyordu. Sonunda konuştu.

"Mesela..." sonunu uzatarak kendine düşünme süresi tanıdı, kelimeleri toparlamaya çalışıyor gibiydi. Çoktandır bu konuyu düşünüyor olmasından pek fazla vakit de almamıştı. "Neden benim yanımda farklı, insanlar varken farklı davranıyorsun? İlk buna bakardım."

housemate [chanlix]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin