17

3.8K 450 1K
                                    

"Bugün çok güzeldi."

Felix gülümseyerek söyledi, ardından da belli olmaması için dudaklarını birbirine bastırmıştı. Rowoon da onunla birlikte gülümsedi başını sallarken.

"Kesinlikle. Keşke erken bitirmemiz gerekmeseydi."

"Ah, evet." Felix'in gülümsemesi yerini sıkıntılı bir hale bırakmıştı bununla. "Ama Jeongin'e sözüm vardı. Üzgünüm."

"Sorun değil. Hiç vakit geçirememektense az vakit geçirebilmeyi tercih ederim."

Felix'in kaşları hafifçe havalandı. Şaşırmıştı, kesinlikle bu duruma alışamıyordu. Rowoon'la bu samimiyette konuşabileceği daha önceden aklına bile gelmezdi. Şimdi ise ilk randevularından dönüyorlardı, Rowoon da bundan memnun olduğunu dile getiriyordu...

Utanarak başını eğdiğinde Rowoon durumdan keyif almış bir şekilde gülümsemişti. Elini yavaşça çenesine çıkardı ve başını kaldırdı yeniden. Felix göz göze geldiklerinde hâlâ çenesinde hissettiği tutuşun etkisindeydi.

Rowoon, bakışlarını yüzünde gezdirirken konuştu.

"Çok-"

"Geç oldu. Dağılın artık."

Aniden lafının kesilmesiyle ikili irkilerek yan taraflarına döndü. Gelen Chan'dı. Ellerini cebine sokmuş onlara bakıyordu. Ya da daha çok Felix'e... Ortam çok çabuk bozulmuştu.

Felix, Chan'ı görünce bir adım uzaklaştı Rowoon'dan.

"Ah, gelmişsin." dedi sakince. Rowoon da bakışlarını ikili arasında gezdirirken havada kalan elini indirdi. Hâlâ gerginler miydi? Havada bir gerginlik sezmişti.

Chan başını salladı.

"Geldim. Geldiğime göre bro, sevgilin bir süre benim sevgilim olacak izninle."

"Dostum berbat bir espri anlayışın var."

Rowoon gülerek söylediğinde, Felix ise başka bir şeye takılmıştı. Rowoon'a dönerken sordu.

"Biz sevgili miyiz?"

Rowoon da sesini duyunca ona dönmüştü. Alaycı gülüşü yerini sıcak bir gülümsemeye bırakırken  cevapladı.

"İzninizle bayım, en azından o yolda olduğumuzu düşünmek isterim."

Felix de gülümsedi. Bir şey demek yerine, ortamdaki kimsenin beklemediği şekilde aniden kollarını Rowoon'un boynuna dolamıştı. Rowoon kısa bir an şaşırdı, ama sonra o da ellerini onun beline yerleştirdi. Gülüyordu.

Chan ise ikiliyi kısaca süzdükten sonra mırıldanmıştı, "Ben içerdeyim." Ardından da beklemeden mekana girdi.

Felix onunla pek ilgilenmemişti. Sarılmalarını kısa bir süre daha devam ettirdi. Biraz sonra ne yaptığını algılayınca çekingen bir bakışla uzaklaşmıştı.

"Kusura bakma ya, öyle birden-"

"Hey, açıklama yapmana gerek yok." Felix gergince açıklamaya giriştiğinde Rowoon araya girip söyledi. Felix de duraksayıp ona bakmıştı. "Her sarıldığımızda açıklama yapmamız gerekecekse ben epey zorlanırım."

Gülümsüyordu. Felix de hafif bir şaşkınlıkla gülümsedi yeniden. Dudaklarını birbirine bastırırken bakışlarını kaçırmıştı. Rowoon gerçekten dünyanın en tatlı insanıydı ama aniden söylediği şeyler onu fazlasıyla çekindiriyordu.

Chan da bu durumları bozmaya fazla alışmıştı.

"Hey, hadi gidiyoruz." demişti Chan.

Aniden başında bittiğinde Felix gülümsemesini silip başını kaldırdı.

housemate [chanlix]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin