Sabahtan beri Semih'i görmemiştim ortalıklarda gözükmüyordu. Aslında hiç biri bugün ortalıklarda gözükmüyordu ama diğerleri beni ilgilendirmiyor tabi. Bizde bu günü kuzen günü olarak geçirmiştik ilk olarak güzel bir yere kahvaltıya gitmiştik daha sonrada biraz gezinmiştik. Şimdi ise odada oturmuş konuşuyorduk. Kuzenlerle yapılan en iyi aktivitelerden biride akraba dedikodularıydı. Şu an ise bazı kesimlerde bizim dedikodumuz dönüyordu. Geri kafalı bir kaç akrabamız kız kıza çıktığımız tatili ayıplıyordu ama hiç birimiz bunu bir tarafımıza takmıyorduk tabi ki.Ani bir fikirle Semih'e mesaj atmaya karar verdim. Bu fikri Berfinlere söyleme gereği duymamıştım.
Gönderen: Işıl
Nerelerdesin? Göremedim seni bugün.Mesajı atıp beklemeye başladım. Semihciğim inşallah mesajıma geç cevap vermezsin. Derken mesaj gelmişti. Seviyordum bu çocuğu.
Gönderen: Semih
Sabahtan beri bizimkilerin peşinde dolanıyorumGönderen: Semih
ama birazdan otele girmiş olacağım yanına geliyim mi müsaitsen?Gönderen: Işıl
Evet, tabii olur. O zaman ben hazırlanayım.Gönderen: Semih
Amfide buluşabilirizGönderen: Işıl
Tamamdır.Yerimden ani bir şekilde kalkınca kızların bakışlarını üzerimde hissettim. Elimle odamı işaret ederken hafif sırıtarak konuştum.
"Semih gelmişte amfinin oraya oturmaya gidiyoruz." İlay hemen ayaklandı bu sefer Berfinle benim bakışlarım ona dönmüştü.
"Harika! Hadi gidelim." Tam yürümeye başlamışken Berfin kolundan tutup koltuğa oturttu.
"Gerizekalı kuzenciğim baş başa aşıklar birlikte olacak şimdi onları rahatsız etmeyelim biz." Dediğinde İlay'ın ağzından 'haa' gibi tabir çıkınca elimle alnıma vurdum.
"Ben onu hiç düşünemedim ya." Dediğinde daha fazla oyalanmadan odama geçip altıma bir tane kot şort üstümede bir sweatshirt giyip ayakkabılarımıda ayağıma geçirdim. Birazda parfüm sıkalım değil mi? Hazırlandığımda masanın üzerinde olan oda kartını alıp dışarı çıktım ve amfiye doğru yol aldım. Yukarı yoldan gittiğim için kimlerin olduğunu görüyordum ve orta basamaklarda oturan Semih'i görmemle adımlarımı hızlandırdım. Amfiye geldiğimde basamakları yavaş yavaş inip Semih'e doğru yürüdüğümde beni fark edip gülümsedi. Yanına oturup konuştum.
"Naber kaçak." Gülümsemesi genişlerken beni cevapladı.
"Şu an daha iyiyim senden naber."
"Bende şu an daha iyiyim." Dediğimde kafasını yere eğip kıkırdadı.
"Ne yaptınız bütün gün göremedim seni."
"Çanakkale tarafına gittik, aslında Furkan'ın ailesine gittik ordan çıkıncada biraz gezelim dediler bende el mecbur uydum onlara." Kafamı ağır ağır sallayıp anladığımı belirttim.
"İyi olmuş hem farklı yer görmüş oldunuz. Şikayet etme öyle." Bacaklarımı oturduğum yerde kendime çekip kollarımda etrafına doladım ve kafamı bacaklarımın üstüne koydum.
"Bugün için güzel fikirlerim vardı onlar battı biraz o yüzden şikayetim yoksa güzel geçti günüm." Kaşlarımı çattım.
"Ne fikirlerin vardı ki bugün için?" Eliyle önüme düşen saç tutamımı geriye doğru attı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
IŞIL
General FictionYazın beraberinde getirdiği mutluluk ve aşk bizimkilerede rastlamış. ^_^_^_^_^_^ "Bugün için tekrardan teşekkür ederim." Önemsiz olduğunu belirtircesine omzunu silkti. Daha sonrasında elleri yerini yani belimi buldu ama sarılmadı sadece ellerini be...