28. Bölüm: Hayaller Hiç Gerçek Olur Mu?

873 104 121
                                    

Bölüm şarkısı: Kahraman Deniz- Ha Gayret

Yorumlarınızı bırakmayı unutmayın. Keyifli okumalar!

×××

Feyza Çelik

Normalde de çok mantıklı cümleler kuran biri olmamıştım ama bu sefer cidden birbirinden bağımsız saçma cümlelerimle rezilliğin dibine vurmuştum. Tek avuntum cümleleri kullandığım kişinin Bedir olmasıydı. Bedir'di işte. Bir şey olmazdı.

"Kız ne dan diye odama dalıyorsun? Ne oldu yine sana? Yüzün kızarmış?"

"Hiç, bir şey olmadı. Sadece, şey diyecektim sana. Mavi elbise. Bence kesinlikle mavi elbiseni giymelisin." dedim soğuk ellerimi yanaklarıma bastırarak.

"Hangi mavi elbisem?"

"Mavi elbisen işte. Yok mu?" Ablam kaşlarını çatarak dolabına baktıktan sonra bana döndü. "Benim mavi elbisem yok ki Feyza. Benim de kafamı karıştırdın. Ne saçmalıyorsun sen?"

"Hiç, sen giyin. Ben şurada oturuyorum." dedim ve ablamın odasındaki tekli koltuğa oturdum. Salonda durursam her an Bedir ile karşılaşabilirdim. Ama Bedir bu odaya gelmezdi o yüzden en güvenli bölge ablamın odasıydı.

"Bana bak sen." dedi ellerini beline yerleştirip karşımda dikilerek. "Ne halt yedin gece de köşe bucak kaçıyorsun Bedir'den? Ne yaptın?"

Ağzımı açacaktım ki elini kaldırarak susturdu beni. "Bir şeyler zırvalayacaksan konuşma. Doğruyu söyle."

Ellerimle yüzümü kapattım. "Ben tam bir aptalım. Neler neler dedim çocuğa! Yüzüne bakmaya yüzüm yok."

"Ne dedin?"

Ellerimle yüzüme daha çok bastırdım. "Üstüne yapıştım resmen. Eğer beni durdurmasa öpecektim! Son anda rotayı şaşırıp çenesini öptüm! İnanamıyorum kendime ya! Kendimi öldürmek istiyorum!" dedim saçlarımı çekiştirerek.

"Sana bir şey söyleyeyim mi?"

"Söyle." dedim. Ellerimi hafifçe çekerek yüzüne baktım ablamın.

"İnsanlar sarhoşken söylemek istediklerini söyleyip yapmak istediklerini yaparmış." deyip güldü.

"Abla ya!" diye sessiz bir çığlık attım. Bedir duymamalıydı.

"Nasıl rezil bir durumdayım ama sen geç dalganı. Resmen... Of! Kendime yediremiyorum! Nasıl böyle bir sorumsuz oldum ben! İçmek ne demek ya! Ya Bedir gelmeseydi? Kime güvenecektim orada? Arda'ya mı? Ona aşık bir kızı bencilce kullanan birine mi! Gerçekten aptalım ben!"

Ağlamaklı çıkan sesimle söylendim. Gerçekten yaptığım şeylerden utanıyordum. Bedir, söylediklerimi ya da yaptıklarımı bir şekilde tolere ederdi. Ama ben bu kadar sorumsuz olmamı tolere edemiyordum!

Ablam ellerimi tutup yüzümden çektikten sonra önümde eğilerek bana baktı. "Bu konuyla ilgili ifadeni okuldan gelince alacaktım ama madem konuyu açtın... Gerçekten yaptığın büyük bir aptallıktı Feyza. Farkında olman güzel. Arda güvenilir bir insan değil. Bunu fark etmen de güzel. Neyse ki Bedir vardı. Ama oraya Bedir ile gitmeyebilirdin de. Yapacağın her hareketin sana nasıl bir geri dönüşü olacağını düşünerek yapmalısın."

Hafifçe gülümseyerek yanaklarımı öptü. "Evde takıl bugün. Zaten işin yok. Babamı arayıp ağzını yokla ve bende olduğunu söyle. Annem sabah birkaç kez aradı, açmadım. İstersen konuş. Bedir ile birlikte takılmak istemeyeceğini düşünerek onu gönderiyorum."

Başımı salladım. Biraz dinlenmeye ihtiyacım vardı. Dün olanları zihnimde tekrar tekrar yaşayıp hazmetmem gerekiyordu.

×××

Kış Gülü (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin