&- 70 -&

1.3K 43 4
                                    

Ben bu kadar bölüm nasıl yazdım ve hala da yazıyorum şaşkınım neyse
***************************

Kerem

Telefonu kapatıp dediği gibi yapıp Toprak 'a konum attım. Telefonu cebime koyup derin bir nefes aldım. Elimle hızlıca gözyaşlarımı sildim. Dayımın artık uyanmasını bize geri dönmesini dilerken hastaneye geri girdim. Yukarı kata çıktım.

Ona söylemeliydim. Toprak 'ı çağırdığımı. Yukarı dayımın olduğu kata geldiğimde Çetin abi cam bölümden dayımı izlediğini gördüm. Ayakta uyuyordu. Sena ve ben az da olsa dinlenmiştik. O hiç dinlenmemişti.

Üstüne üstlük sürekli bizim için bir şeyler yapıyordu. Sena ne kadar itiraz etsede onu umursamıyordu.
Ama dinlenmesi lâzımdı.

Daha fazla olduğum yerde dirilmeyi bırakıp yanına doğru adımladım. Beni görür görmez hafif gülümsedi. Yanına geldiğim de " Bir şey söyleyeceğim ama kızma olur mu? Telefonda konuşurken dayamadım ve ağlamaya başladım. Toprak ' a da biraz olanları anlattım şuan buraya geliyor." dedim.

" Niye böyle bir şey için kızayım ki? Toprak uzun süredir senin sevgilin. Zaten asıl böyle zamanlarda sana gelip destek olmalı , destek olmuyorsa veya umursamıyorsa sorun var demektir. "

Gülümsedim ve sıkıca Çetin abiye sarıldım. Saçlarımı karıştırıp bana aç olup olmadığımı sordu. Aç olmadığımı söylediğimde bir şey demeyip tekrar bana sarılmayı kesmesen makinelere bağlı yatan dayımı yani sevgilisini izlemeye devam etti. Ben izlememeyi , gözlerim kapalı bir şekilde ona sarılmayı tercih ettim.

Hep de böyleydim. Çünkü dayıma her baktığımda aklıma annem ile babamın ölümü veya dayım ile o gün ki ağlamalarımız geliyordu. Ve eğer dayıma bir şey olursa ne yapacağımı hiç bilmiyordum. Başka bir ailem yoktu.

Birden odadan bir sorun olduğunu belli eden sesler , gelen doktor ile oraya bakacaktım ki Çetin abi başımı başka bir tarafa çevirdi. Bir şeyler oluyordu. Görmek istiyordum. O tarafa bakmak için ne kadar çabalasamda Çetin abi izin vermedi. Ben ise çoğu kez her engellendiğinde daha da sinirle ondan kurtulmaya ve bakmaya çalıştım.

Ağladığı belli eden sesi ile konuştuğunda sustum ve ondan kurtulmayı bıraktım. " Kerem boşuna uğraşma bakmana izin vermeyeceğim. Ne istiyorsun annen ve baban zamanında olduğu gibi daha çok uykusuzluk , kabus ve travma mı? Kendini toparlaman yıllar alıyor hassas birisin. Sakin dur. "

Sinirim yerini üzüntüye bırakıyordu.

Haklıydı. Eğer bakarsam sorun çözülse bile ben o görüntüyü asla unutmayacak ve büyük ihtimalle kabuslar bile görecektim. Hareketsizliğim ile beni tutmayı bıraktı. Doktor da odadan çıkmıştı. Yüzünde endişeli ama hafif rahatlamış ifadesi ile " Endişelenmenize gerek yok her şey kontrol altında ve iyi. Ama siz son 4 saat içinde yaptığınız gibi önlem için odaya girmeyin." dedi.

Şans /BxB/ (Bitti)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin