Forever <STEREK>

Katil

Biraz sonra aralık bıraktığım kapı açıldı. Gelen Peter'dı ve arkasında büyük bir kalabalık vardı.

Peter: Derek nerede?

Ağlamaklı sesimle:
-Gitti... Senin yüzünden. Sen ve senin o aptal saçmalıkların yüzünden.

Peter: Mantıklı bir seçim yapmış.

Arkasını döndü.

Peter: Pekala millet. Burada işimiz bitti.

Kapıyı kapatıp çıktılar. Elimde notla ağlamaya devam ettim. Kalbim acıyordu. Yine eski Stiles'a dönmüştüm, her şeyini kaybeden Stiles'a. Bu kez her şeyim Derek'ti ve ben her şeyimi kaybetmiştim.

________________________________

Aradan bir yıl geçti. Derek, mezun oldum, tıpkı istediğin gibi. Aralıksız her gün ağladım, ağlıyorum. Her günüm seni aramakla geçiyor. Gittiğin günden beri telefonuna ulaşılamıyor. Yine umutsuzca elime telefonu alıp senin adına bastım. Tam 812 arama. Hepsi cevapsız. Yine de aradım. Her zamanki gibi ulaşılamıyor yazısını görüp kapattım. 813... Nereye gitmişti? İşte bu soruya bir cevap bulmak için mezun oldum. Fbi için okula başvurdum. Bir tür yetenek sınavı olacaktı. Günlerimi o sınav için başımı kaldırmadan çalışarak geçirdim ve kazandım. Okuldaki ilk ayımı geride bıraktım. Bugün öğrenim için sınıfta bilgisayarlar verilecek. Ortalama yarım saatliğine. Öğretmenler başımızda olacak ama eğer tahmin ettiğim gibiyse belki oradan nerede olduğunu öğrenebilirim.

Okula vardım ve sınıfa geçtim. Normalde fazla hissiz gözüktüğümden bugün biraz daha mutlu olmam dikkat çekmişti sanırım. Çünkü içimdeki umut tebessüme sebep oluyordu. Yine de bugün benimle konuşmaya çalışanlarla pek muhabbet ettiğim söylenemezdi. Bir an önce dersin başlamasını istiyordum. Öğretmen içeri girdi.

Öğretmen: Çocuklar, bugünkü bilgisayar dersine önemli bir soruşturma yüzünden ara veriyoruz.

NE? BİR YILDIR BUGÜN İÇİN HAZIRLANIYORUM SİZ ŞAKA MISINIZ? SAÇMA SAPAN BİR SORUŞTURMA YÜZÜNDEN BENİM BÜTÜN HEVESİM, EMEKLERİM BO... BİR DAKİKA NE?

Karşıdaki ekranda Derek'in videosu çıktı. Anlık bir şok geçirdim.

-B-bir dakika bu kim?

Öğretmen: Derek Hale. Daha önce adını duyan var mı?

İçimden mırıldandım: "birçok kez"

Diğerlerinin konuşmalarını duyabiliyordum. "Neden hep kötüler yakışıklı olmak zorunda?" "Öleceksem, beni böyle biri öldürsün." İçimden dedim ki: YA BEN NE DİYORUM SİZ NE DİYORSUNUZ BİR SUSUN BE.

-N-neden aranıyor?

Öğretmen: Seri katil şüphelisi, hatta direkt seri katil diyebiliriz.

İçimdeki şok daha da büyüdü. Derek bir katil değildi, asla değildi. Başka bir öğrenci ben henüz soramadan sordu.

Öğrenci: T-tam olarak nasıl bir seri katilden bahsediyoruz?

-Tam 17 kişinin toplu ölümünden şüpheli bir seri katilden bahsediyoruz. Umarım olayın ciddiyetini kavrayabilmişsinizdir.

Olayı kavrasam ciddiyeti de kavrayabilirdim.

-G-göreve biz de mi gideceğiz?

Öğretmen: Evet, bu sizin ilk uygulamalı göreviniz olacak. Asla katille herhangi bir temas veya yaklaşım söz konusu olmayacak. Yalnızca yakalandığı süreci olay yerinden izleyeceksiniz.

Sevinsem mi üzülsem mi diye düşünürken kafayı yemeye başlayacaktım. Derek'i bulmaya çalışırken şans ayağıma kadar gelmişti ama GİTTİĞİMİZDE TUTUKLANACAK OLMASI gibi bir sorunumuz vardı. O bir katil değildi, olamazdı. Beş dakika önce onu bulmak için uğraşırken şimdiyse onu kurtarmak için uğraşmam gerekiyordu.