Buket'in ağzından;"Hala inanamıyorum. Seni buldu ve birde yürüyor bu çocuk Buket. Seni mutluluktan havalara uçuracağım ne demek? "Yasemin, Mustafa ile olan mesajları okurken şoktan şoka giriyordu.
"Bence abartılacak kadar değil ya. Sonuçta ona yazarken ben de az yürümedim."
"O farklıydı bu farklı. Çocuk resmen çocuk da bakarım diyor." Yani dercesine baktım. Bize geldiğinden beri Mustafa'nın yazdığı üç beş mesaj ile bin tane anlam yazmıştı.
"Yani diyor ki sen diyor doğur istediğin kadar, ben hepsine bakabilirim diyor."
"Oha artık Yasemin." Ağız burun kıvırıp yatağa oturdu. Ben de sandalyede dönüp ona baktım.
"Eee anlatın bakalım Yasemin hanım benden gizli ne işler çeviriyorsun?"
"Ne işi çevireceğim canım? Allah Allah bir alemsin."
"Yeme beni. Çocuk sana ilk görüşte vurulacak değil ya."
"Sadece yazlıkta beraber takılmıştık. Sen köye gittiğin zaman." Dediği şey ile gözlerim açıldı. Benden bunu nasıl gizlerdi?
"Sen ciddi misin?"
"Sen de biliyorsun ya. Hani mesajlaşırken görmüştün de kim diye sormuştun." Dedikleriyle daha da şaşırdım.
"Şimdi o esmer çocuk bu esmer çocuk mu? Fotoğraflarda daha farklıydı."
"Yani tatilde yandığını düşünürsek daha esmer tenliydi."
"Nasıl karşılaştınız? Nasıl takılmaya başladınız? Sen benden önce gelmiştin o zaman, üzüldün mü ayrılınca?"
"Çok üzüldüm Buket." Ona sevinçle bakınca hevesimi söndürdü." Saçmalama Allah aşkına. Sadece arkadaşça gezdik."
"O yüzden o da seni görmeye geldi. Taa İzmir'lerden."
" Seninle uğraşamayacağım Buket. Çok kaldım, annem kızmadan gideyim ben." Kaçamak cevaplar vererek olayı dağıtmaya çalıştı. Ben yer miyim? Yemem.
"Kalsaydın akşama. Konuşuyorduk." Dedim ima ile.
"Sonra konuşalım o zaman." Çaresizce kabul ettim. Yasemin'i uğurladıktan sonra salona girdim. Abim arkadaşları ile dışarıda olunca ev çok sessizdi. Annem ile babam da televizyona bakıyordu. Sıkıcı siyaset programına.
Tekrar odama dönünce yapacak bir şey aradım. Lakin yoktu. Tam o sırada cama bir şey çarptı. Geleni az çok tahmin ediyorum. Mustafa'yla en son akşam üzeri konuşmuştuk ve gelen muhtemelen oydu. Camın perdesini biraz aralayınca doğru bildiğimi gördüm. Yarabbim ne kadar mükemmel bir zekam vardı böyle.
"Ne işin var burda?" Balkona çıktığımda aşağıya resmen fısıldadım. Salon evin diğer cephesinde kalsada yukarı kata çıksalar beni duyabilirlerdi.
"Gelirken gördüm diğer odaların ışığı açık. O yüzden tırmanmadım. Hazır evden kaçacak fırsatı da bulmuşken koşa koşa geldim. " Duvara yasadığı omzuyla konuşmasına devam etti. Serseri ya.
"Mustafa. Canım benim. Bak bu elimde gördüğün teknoloji. Dünya ile alakası olmayan Afrika kabilesi gibi davranmaz mısın?" Dedim elimdeki telefonu sallarken.
"Canım mıyım gerçekten?" Sevimli sevimli gülüp sormuştu. Gel de şimdi buna ters cevap ver.
"Herkes benim canım."
"Özel olmak isterim Buketciğim. Hem söyle bakalım hangi canın senin için duvarlara tırmanıyor? Benden başka" Sondaki benden başka'yı öyle bir söylemişti ki ben iptal oldum arkadaşlar. Siz yolunuza devam edin, ben sadece ayak bağı olurum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bayan B /Yarı Texting (Tamamlandı)
Genç Kız Edebiyatı[Bayan B]: Saçını bi sağa bi sola savuruyorsun ya [Bayan B]: Baka, baka doyamıyorum [Bayan B]: Gözünü süze, süze; havalı, havalı [Bayan B]:Gülünce hayran oluyorum [Bayan B ]: Yine ben. N'aber yakışıklı.