Bölüm 6

653 94 61
                                    


Tam bir klavye delikanlısıydım. Mustafa da çok çabuk gaza geliyordu canım. Olmaz ki böyle. Şimdi ki sorunum o numarayı nasıl bulacağımdı. Allah seni ne etmesin Buket. Yapamayacağın işi ne diye kalkışıyorsun.

Yasemin'e olan biteni anlattığım yığınla mesaj ve ekran görüntüsü attıktan sonra odamda kara kara nasıl numarayı bulacağımı düşünüyordum. Zaman zaman da tepiniyordum. İki katlı müstakil evimizin iyi yanlarından biriydi sadece. Düşüncelerimin arasından odanın kapısının birden açılması ile çıktım.

"Ne diye deli danalar gibi tepinip duruyorsun. Aşağıya ses geliyor kızım."

"Ben senin kızın değilim abi. Allah Allah oda benim değil mi ya. İstediğimi yaparım." Cevap vermeden tutup beni yatağa attı. Allah'ın belası on dokuz yaşındaki abime gücüm yetmiyordu.

"Ya bırak mal mısın?"

"Abiye mal denmez bücür."

"Doğruları söylemek suç mu? Hem ben bücür değilim."

Birden saçımı çekmeye başlayınca ben de kolunu ısırdım.

"Ahh! Ne yapıyorsun lan. Gitti kolum. "
"Canıma değsin işte. " Odadan çıkıp anneme bağıra bağıra aşağıya indi. Ardından bende indim. Annem bana sorgulayıcı bakışlar atınca kötü kötü abime baktım.

"Naptınız yine Allah aşkına. Bıktım ya bıktım. Vallahi illallah ettirdiniz. Ben karışmıyorum artık. Akşam babanız halletsin." Annemin her zamanki repliğini duyunca akşam yemeğini hazırladığını anladım.

"Akşama ne yaptın Halime hatun?"

"Başlangıçta babaannenizin köyden getirdiği tarhanadan yapılan çorba ara sıcak olarak zıkkım ana yemekte fırında köfte patates nasıl menü?" Cevap olarak sadece üst dudağımı bir tür yaladım. Abim klasiği olarak annemi poh pohlarken baygın halde onlara bakıp odama çıktım. Telefonu elime alıp ekranına baktım. Hala bir şey yoktu okul grubundan başka.

Büyük ihtimalle Yasemin ödev yaptığı için telefonu sessize aldı. Akşam yemeğinden önce bakmaz da şimdi. Ne yapacağımı kara kara düşünürken odama göz gezdirdim. Uzun zamandır açmadığım balkon kapısına takıldı gözlerim. Yaklaşık on gündür açmıyordum ve kuş pisliği görmekten çok korkuyordum. Ekim ayının getirisi akşam hava soğuk olsa da oraya çıkmaya karar verdim.

Biraz boş balkona bakıp durumu tattım. Aslında yazın burayı güzelce ışıklandırıp minderlerini seriyordum ama yağışlar olunca sadece koltuğun iskeleti kalmıştı. Onun üzerine oturup düşünmeye başladım.

O numarayı nasıl bulabilirim? Ortak bir kaç arkadaşımız vardı ama çok samimi değildim onlarla. Hem numarasını alsam hemen öterlerdi Mustafa'ya. Düşün, düşün Buket. Elbet bir yolu vardır. Devlet sırrı değil ya bu numara canım. Ama nasıl yapacağımı bilmiyordum. Şu an devlet sırrı bile daha ulaşılırdı gözümde. O kadar ümidim yok yani gerisini siz düşünün.

Ne kadar düşündüm bilmiyorum ama annemin sesi ile aşağı indim. Babam gelmişti. Annem ile ikisi üçlü koltuğa yan yana oturmuş ,tekli koltuğun birinde de abim oturuyordu. Babam kaşlarıyla diğer tekli koltuğu gösterince bende abimin karşısına oturdum.

"Yine neyi paylaşamadınız. Yavrum siz akıllanmıyacak mısınız? Artık çenemi boşuna yormuyorum. Çekin cezanızı. Berke hadi git mutfağa yemekleri tabaklara koy. Buket sende sofrayı kur. Bir daha kavga ettiğinizi bir duyayım,bir göreyim. Sonucuna katlanırsınız. " Abimle ikimiz sevimlice gülümseyip mutfağa kosturduk.

Abim ocağın başına geçip tencerenin kapağını kaldırdı. Bende kaseleri çıkarıp ona verdim. "Kız var ya şu dilin olamasa iyi anlaşırız seninle "

"İyi mi anlaşırız? En son babam o senden büyük iyi geçin dediğinde ayaklarını yıkatacaktın az daha."

"Aman tamam. Bir şey demedik." Masaya çatal kaşık dizerken oda çorbayı kaselere koyarken söyleniyordu. Kaselerin hepsi dolunca masaya taşımaya başladım. O sıra da abim fırına doğru yöneldi.

"Buket lan bu nasıl açılacak?" Ciddi misin der gibi baktım.

" Bak şöyle abicim"diyerek fırının başına geçtim. Ellerimi kaldırarak fırına doğru havada salladım." Açıl susam açıl susam açılll."

Ciddi bir şey söyleyeceğimi düşünün abim ensemden tutup beni geri çekti.
"Mal ben onu mu diyorum. Sıcak değil mi bu şey nasıl tutup açılacak?"

Ona boş boş bakıp fırının tutacağını tutup çektim sonrada yanındaki askıdaki fırın eldivenini abime attım. Evde babam olunca bir şey diyemedi. Çakma Hulk.

Akşam yemeğinden sonra yine telefonu elime aldım ve Yasemin'in aradığını gördüm. Abimden korktuğum için mesaj attım.

Yasemin: Malsın yemin ediyorum malsın.

Yasemin:Nasıl bulacaksınız acaba hanımefendi

Yasemin: Hadi buldun kızım hangi numaradan mesaj atacaksın

Buket: Uff

Buket:Ne bileyim Mustafa çok kolay gaza geliyor

Buket:Beni de bilirsin işte mani olamadım kendime

Yasemin: Tamam bunu yüz yüze konuşalım. Matematik ödevini yaptın mı?

Buket: Hayırrrrrr unuttum ben onu

Buket: Kapat kapat onu yapayım

Buket: Girusiz

Buket: Gozusur

Yasemin: Görüşürüz 💕❤️

Görüldü.

Bayan B /Yarı Texting (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin