Buket'in ağzından;
Okulda öğlene kadar her şey çok sakin geçmişti. Mustafa ile de ilk tenefüs konuşmuştuk. Canı bir şeylere sıkkın gibiydi. Ne olduğunu sorduğumda öğle yemeğinde söylerim demişti. Pislik, resmen merakımı kullanmıştı. Mecburen ne olduğunu öğrenmek için yemeği onunla yiyecektim. Şimdi ise yeni öğle yemeği için zil çalmıştı ve ben kitaplarımı topluyordum.
"Buket, hadi ben çok acıktım." Mustafa'nın sesi ile kapıya baktım. Hızlıca paramı alıp Yasemin'e görüşünüz diyerek çıktım sınıftan. Yasemin bu gün sınıftaki kızlar ile yiyecekti. Ne kadar onu yanlız bırakmak istemesem de kendisi beni ikna etmişti.
" Yine çok bu sıra ya." Kantine inince isyan ettim.
" Neyse ki hayatında Mustafa Emir var. Suat'a söyledim sıraya girdi bizimkileri de o alacak. " Dediği ile küçük bir kıkırtı kaçtı ağzımdan.
"İyi hadi gidip alalım." Dedim ve yürümeye başladım.
"Hayır hanımefendi. Sen bir masaya geçip oturuyorsun ben alıp geliyorum."
"Ama ben alırdım kendim..."derken sözünü yarıda kesti.
"Ben alırım. Hem bu aralar her şeyi fazla fazla yapmam lazım. İsyan çıkarmalıyım." Ona garip garip baktım. " Gelince anlatırım." Diyerek sıraya doğru yürüdü. Ben de boş bir masa aradım etrafta. Masaya geçince yanımda oturan dedikodu grubuna lanet ettim. Şimdi her şeyi sorarlardı. Ki benim gibi zeki bir kız yanılır mıydı? Asla.
"Buket , nasılsın?" Okulun popisi- kızın adını tam hatırlamıyorum- sorunca onlara doğru döndüm.
"İyiyim, siz?"
"İyiyiz biz de. Yasemin yok mu? Sevgili yapınca Yasemin'i sattın mı yoksa?" Sorduğu sorulara cevap veremeden diğer popi konuştu.
"Yanlız on bir sayısalcıların en zekilerinden birini kaptın. Söylemesi bizden."
"Övünmek gibi olmasın ben de zekiyim." Dedim artık dayanamayarak." Ayrıca Yasemin'i sattığım falan da yok. Bizim arkadaşlığımız bu kadar zayıf değil."
"Tabi canım sizin arkadaşlığınıza lafımız yok. Sende sınıfta ilk beşe giriyorsun genelde. Bilmeyen mi var?" Mustafa, neredesin Mustafa? Bıraktın gittin beni yamyamların arasına.
" Sen kaçıncı sırada olursun genelde canım?Bir an için hatırlayamadım da. Dedim canım sıkılmış bir şekilde.
"Ben genelde iyi bir sıralama yapıyorum." Diğerleri susmuş bizi dinliyordu. Gözüme boş başka masa takılınca oraya gitmek için hareketlendim.
"Öyle mi? Kusura bakma lütfen. Genelde ilk on sıralama yapanları hatırlıyorum. Neyse size afiyet olsun." Popi bana dik dik baktı. Onlardan da afiyet olsun nidaları yükselince masaya gitmek için hızlı hareket ettim. Masaya otunca Mustafa da çok geçmeden gelmişti.
"Niye ilk oturduğun masadan kalktın?"
"Boş ver. Havası iyi değildi." Dediklerime güldü.
"Karışık yaptırdım tostu." Tamam anlamında kafamı salladım. Zira çok acımıştım. Tostun yarısını yediğimde aklım başıma geldi.
"Mustafa senin sabah canın niye sıkkındı?" Bana yine dertli dertli baktı.
"Kardeşin olması nasıl bir duygu?" Niye sorduğunu anlamasam da alayla cevap verdim.
"Çok güzel bir duygu. Anlatılmaz yaşanır."
"O kadar kötü mü?" Dedi dehşet ile bakarken.
"Neden bu soruları soruyorsun? Anlamıyorum." Bende artık ona şüpheli bakıyordum.
"Bak şimdi ne sorarsam cevap vereceksin ama doğru. Tamam mı? Dosdoğru ama." Tamam dedim fısıldar gibi.
"Abinin olması mesela iyi mi yoksa kötü mü?"
"Yani bazen iyi ama bazen çok kötü. Mesala onun t-shirtlerini giyiyorum sonra sweetleri de. Diğer yandan her şeye karışıyor. Hele hafta sonu evdeyse nefes alsam batıyor." Dedim yüzümü ekşi bir şey yemişim gibi yaparak.
"Tek iyi yanı kıyafetlerini giymen mi?"
"Hayır tabi canım. Çevremden gördüğüm kadarıyla abi olunca arkanda sağlam bir duvar oluyormuş. Her ne kadar benimki daha bu yönünü göstermesede."
"Yani kardeş olmak nasıl bir duygu?" Mustafa iyi bir duygu diyoruz ya burada.
"İyi sanırım. Annem hep yarın biz olmasak birbiriniz varsınız bir tek. Birbirinize sahip çıkın ayrılmayın sakın der. Vasiyeti gibi bir şeyi imiş." Gerçekten öyleydi. Ne kadar abim ile düşman gibi olsam da beni zor durumlardan hep o kurtarırdı.
"Yani şimdi iyi bir şey mi kardeş?"
"Tabi ki de." Dedim coşku ile." Mesela ortaokulda performans ödevlerimi hep abime yaptırdım. Sonra ben annemin bardağını kırıp takımını bozunca suçumu üstlenmişti. Hem çok eğlenceli. Geçenlerde fırının sıcak olup olmadığını bana soruyordu."
"Nasıl yani?"
"Fırın sıcaktı. Tutacak yeri sıcak olmaz fırının."
"Gerçekten sıcak olmaz mı?" Bana sanki teknoloji ile yeni tanışmış amcalar gibi bakıyordu.
" Evet ama o bunu bilmeyince iyi dalgaya almıştım. Ama sana bir şey söyleyeyim mi?" Kafasını söyle der gibi salladı." Bir abi her zaman kız kardeşinin kısmetini kapatır. Biri kızdan hoşlanır abisi o çocuğu döver. Kız evlenmek için birini getirir, abisi ilk defe öğreniyormuş gibi tepki verir ve bu sefer de psikolojik şiddet uygular." Söylediklerim ile daha da şaşırmıştı.
"Abi olmak bu kadar mı kötü?"
"Bunları niye soruyorsun?"
"Sanırım abi oluyorum."
"Nee? Oha. Bu yaşında mı?" Mustafa bana evet bu yaşımda der gibi baktı. Sonra da kaşlarını kaldırıp elden ne gelir der gibi bir hareket yaptı. Mustafa, çocuk ben seni sussan bile anlarım. Böyle biriyim işte. Hayatında benim gibi biri olduğu için çok şanslısın.
"Ne varmış yaşımda? Annem de bunu dedi. Sen de benimle aynı düşünüyorsun işte. Bu yaşta kardeş mi gelir? Hele annemle babam kendilerine macera arıyorlar. Ne gerek var bir taneye daha? Ben nelerine yetmiyorum?"
"Haklısın ama kardeş de o kadar kötü değil. Ben eminim sen iyi bir abi olursun." Evet Buket. Çocuğa kötüledin kötüledin şimdi 'ıyı bır abı olursun' de. Hoş hiç bir kimsenin iyi bir abi olabileceğini düşünüyorum ama Mustafa, yiğidim bir istisna olabilir.
"Hı. Şimdi u dönüşü yap."
"Aman sana da iyilik yapılmıyor. İyisiyle kötüsüyle söyledik işte her şeyi. Hem sizin aranızda on altı yaş fark olacak. Sen modern bir abi olursun ,benimki geleneksel abi." Dediklerime güldü. Ben de güldüm. Teselli edeyim derken iyice batırmıştım.
Günün geri kalanı da çok sakin geçmişti. Mustafa yazdığım ekşınlı günleri özlüyordum. Bir ara başka bir sahte hesap açıp yazmayı aklıma not ettim. Eğlenirdik biraz canım.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bayan B /Yarı Texting (Tamamlandı)
ChickLit[Bayan B]: Saçını bi sağa bi sola savuruyorsun ya [Bayan B]: Baka, baka doyamıyorum [Bayan B]: Gözünü süze, süze; havalı, havalı [Bayan B]:Gülünce hayran oluyorum [Bayan B ]: Yine ben. N'aber yakışıklı.