Sadece Arkadaşız/Texting

Kıskandın

Medyadaki Barın Karasoy

Kampüse geldiğimize düne göre daha çok öğrenci olduğunu gördüm. 

Hatta bir grup oturmuş şarkı söylüyordu. Sanırım bunlar konservatuar öğrencileriydi.

"Seninle saatlerce konuşmamız gereken konular var mesela/ Gözlerin okyanus mu, gökyüzü mü/ Söylesene güneş saçlım/ Ömrüme bağladığın sarı saçlar niye çözülmüyor?"

Esmer bir erkeğin söylediği bir şarkının sözleri çok hoşuma giderken onu izlemeye başladım. 

Beni görmesi ile utanarak önüme döndüm. Çocuğu sapık gibi izliyordum!

"Ne oldu?" diye soran Batuğ'a Cansel "Barın Karasoy'a bakıyor," dedi.

"Nasıl? Tanıyor musun?" diye sordum merakla. 

"Salak. O çocuk model. Türkiye'de basılan ünlü dergiler ile anlaşılıyor." diyen Cansel'e "Ben sizin gibi takip etmiyorum ki," dedim. 

"Lisede bizim okuldaydı. Biz dokuzken o on birinci sınıftı. On ikinci sınıfa geçince gitmişti." diyen Cansel'e "Yok, hala hatırlamıyorum," dedim.

"Sık sık müdürün odasına giden çocuk. Bir keresinde kantinde üstüne sıcak kahve döküp yakmıştın çocuğu." diyen Cansel ile hatırlamıştım.

"Ha! Kahveci çocuk. Daha sonrasında kahvemi döktü diye bana kahve ısmarlamıştı," dedim.

Batuğ "Bunu tanımasan da olurdu. Hiç anlaşamam." deyince Cansel "Kıskandın mı?" diye sordu.

Batuğ "Niye kıskanayım?" diye sorarken Barın'ın şarkısı bitmiş, ayaklanmış ve yanımıza geliyordu. 

Yanımıza geldiğinde bana bakarak "Balım'dı, değil mi?" diye sordu. 

"Evet, üzerine kahve dökmüştüm," dedim.

"Ben o olayı unuttum, sen de unutmalısın." deyince "Tüm kantindekilerin dikkatini çektiğim o olayı mı? Kolay kolay unutacağımı sanmıyorum," dedim.

"ODTÜ'yü mü kazandın?" diye sorunca hevesle "Evet, mimarlık! Sen de galiba konservatuar," dedim.

"Evet. Başka bir liseye geçtiğimde müzik hayatımın parlak olabileceğini fark ettim," dedi. 

"Biraz dinledim de sesin oldukça başarılı. Az önce söylediğin şarkı kime aitti?" diye sordum. 

"Tamamıyla bana ait. Söz yazarlığı ile de uğraşıyorum." deyince "Baya iyiymiş," dedim. 

Barın "Teşekkürler." derken Batuğ "İşiniz yok muydu, Balım?" diye sordu. Barın'a kaşlarını çatmış şekilde bakıyordu.