5. BÖLÜM: [REST]İnişe geçiyorduk. Aşağıya çok iyi baktığım hâlde etraf öyle karanlıktı ki hiçbir şey göremedim. Görebildiğim tek şey aşağıdaki uçak pistinin yanıp sönen ışıklarıydı. Yere indiğimiz zaman Fuat Amca etrafa bakacak zaman bile vermedi. Hadi ALEV bizi başka bir şık, siyah araca yönlendirdi. Camlar öyle karartılmıştı ki etrafımı göremiyordum ama camlar hafifçe indirilince tuz kokusunu aldım. Denizdi bu. Öyleyse sahil taraflarında bir yerlerde olmalıydık.
Tekrar kaçmaya karar verene kadar Fuat Amca'yla iyi geçinecektim.
Ve oğullarıyla..
Ve ailesiyle...
Oğullarını unutmuştum. Dediğine bakılırsa dört tane vardı veya beş. Beş şımarık zengin züppe ha? Daha beterlerini görmüştüm ve çocukken dövüş sanatlarına gitmemin de büyük etkisi vardı.
"Eve geldik." Diye mırıldandı yavaşça.
Şöför kapıyı benim için açıp elini uzattı. Arabadan çıkarken dizlerim titriyordu korkudan. Hiç tanımadığım bir yerdeydim. Kocaman garajın önünde iki tane siyah SUV ve bir son model spor araba duruyordu.
Fuat Amca bakışlarımın nereye kaydığını fark edince hafifçe gülümsedi. "Eskiden üç tane Range Rover marka cip vardı ama Emeç kendi aracını değiştirdi."
Emeç'in oğullarından biri olduğunu varsaydım. Aynı zamanda Fuat amcanın Emeç den bahs ederken ses tonundan bir şeyler sezmiştim. Çaresizlik belkide? Ama ne olursa olsun Fuat Amca'nın herhangi bir konuda çaresiz kaldığını hayal edemiyordum.
"İlk birkaç gün okula çocuklarla gitmek zorundasın," diye ekledi. "Sonra şöförle gidip gelirsin."
İstemeyerek başımla onu onayladım. "Bu şekilde daha kolay olacaktır. Oğullarım kimseye kolay alışan tipler değillerdir."
İçimdeki şüpheyi bastırmaya çalıştım. Şimdi ayaklarım gerisin geri gitmek istiyordu. Başımı çevirip malikâneyi gördüğümde düşüncelerim kayboldu. Ev üç katlıydı ama nereye kadar uzandığını güçlükle görüyordum. Her yer pencerelerle kaplıydı.
"Siz burada mı yaşıyorsunuz?"
"Biz burada yaşıyoruz." Diye düzeltti. "Burası artık senin de evin, Meyçen."
Burası asla benim evim olmayacaktı. Ben bu ihtişama ait değildim. Benim hayatım bir pakete sarılmamıştı. Neyse oydu. Bu dünyada hiçbir şey sonsuza kadar parıltılı kalmazdı.
Girişin iki tarafındaki merdivenler antreye bakan bir balkona açılıyordu. Ben etrafımı incelemeye başlamışken Fuat amca beni temkinli bakışlarla izliyordu. Buradan hızla kaçmak istiyordum.
"Daha önce alışkın olduğun şeylerden farklı olduğunu biliyorum ama burayı seveceksin. Baban benim en yakın arkadaşım on verdiğim sözleri tuttuğum gibi sana da verdiğim sözleri tutacağım."
Şaşkın bir şekilde ona baktım. "Babamı seviyor musun gerçekten?"
Yüzü kederli bir hâl alırken, "O benim en yakın arkadaşımdı. Arkadaş arkanı yaslayabildiğin kişidir. Hayatımda diğer herkese dostum derim. Ama o benim arkadaşımdı."
İçimde bir şeyler yumuşadı. Birine böyle güvenmek çok güzel bir duyguydu. Boğazım düğümlenmiştim. Benim hayatta en çok sevdiğim ve güvendiğim insan artık yanımda değildi. Sesimin ağlamaklı çıkmaması için çabaladım. Sinirlerim bozulduğunda bazen sesim titrerdi.
"Annemin verdiği mektubu okumak istiyorum." Fuat amca anlayışlı bir ifadeyle gülümsedi. "Bugün yeterince şey yaşadın. Bugünlük dinlensen iyi olur. Uzun zamandır iyi bir uyku çekmemiş gözüküyorsun." Haklıydı gerçekten öyle olmuştu. Nefes alıp yavaşça bıraktım.
"Odan yukarıda ama daha öncesinde tanışmanı istediğim kişiler var." Yukarıya doğru baktı. "Genelde söz dinlemezler. Diğerlerinden gelip seninle tanışmalarını istedim. Giray hâlâ okulda."
Ve görünüşe göre hâlâ söz dinlemiyorlardı. Yukarıdan ayak sesleri geldiğinde Fuat amca'yla bakıştık. Gözlerinde onaylayan bir şey görmüştüm. Dört tane kara kafalı figür belirmişti, balkonun kıvrımlı korkuluklarında belirmişlerdi ve yanlarında bir kız daha vardı. Benden tarafa bir bakış bile atmamışlardı.
Yukarıdan gelecek saldırganca davranışlara karşı kendimi hazırlamaya çalıştım. Beni ne kadar sarstıklarını görmelerine izin vermeyecektim ama kötü durumdaydım ve gözüm korkmuştu.
Arsel oğulları beklediğim gibi değillerdi. Serseri tiplere benziyorlardı iyi bir ailede yetişmiş olmalarına rağmen. Her biri oldukça güçlü ve kaslı görünüyorlardı. Sağdaki ikili daha az yapılı gözükürken, soldaki ikili kaslı kollara ve geniş omuzlara sahipti. Sporcu olmalılardı.
Gerilmiştim çünkü kimse tek kelime etmiyordu. Ne onlar ne Fuat amca. Onlardan çok aşağıda durmama rağmen canlı ve delici gözler bize odaklanmaya başlamıştı.
"Çocuklar." Dedi Fuat Amca sonunda. "Gelin de misafirimizle tanışın." Sanki kendini düzeltirmiş gibi başını salladı.
"Gelin de ailemizin yeni üyesiyle tanışın."Kenarda duran çocuk dudağının kenarını hafifçe kıvırarak sırıttı. Kaslı kollarını korkuluğa yaslayıp tek kelime etmeden babasını alaya aldı.
"Emeç!" Fuat Amca'nın hükmedici sesi duvarlarda yankılanıyordu. "Aryen" Başka bir isim daha çıktı. "Arden," sonra başka bir isim daha çıktı. "Reha. Buraya gelin. Hemen."
Hareket etmemişlerdi. Sağdaki ikili yakın duruyorlardı ve fazlasıyla küstahlardı. İçlerinden biri kenara çekilip diğerine zar zor belli olacak bir bakış attı.
Vücudumdan bir titreşim geçti. İşte dikkatli olmam gereken kişi oydu. Bir tek o başını eğip beni tartarmış gibi bakış atmıştı. Bakışlarımız buluştuğunda kalbim biraz daha hızlı atmaya başlamıştı. Korkudan. Belki başka şartlar altında olsak başka sebepten atabilirdi. Çünkü çocuk çok güzeldi. Erkek güzeli dedikleri şey bu olmalıydı. Hepsi öyleydi.
Ama bu beni korkutuyordu. Tepkimi gizlemek için çabalayıp, meydan okuyarak bakışlarına karşılık verdim. Gel hadi. Elinden geleni ardına koyma.
Koyu gözleri hafifçe kısıldı. Dile getirilmemiş meydan okumamı kabul etmiş gibiydi. Karşı koymam hoşuna gitmemişti. Sonra korkuluklardan yavaşça geri çekildi. Ve uzaklaştı. Diğerleri de emir almış gibi onu takip ettiler. Görüş alanımızdan çıkmışlardı. Kocaman evde ayak sesleri yankılanıyordu. Kapılar kapandı.
Yanımda duran Fuat Amca iç çekti. "Onlar adına özür dilerim. Öncesinde durumu hallettik diye düşünmüştüm." Bana özür diler gibi baktı. Üst kattaki hareketlilik gözüme çarptı onu başta farketmiştim o çocukların yanında duruyordu. O sarışın kız. Gözleri bana öyle düşmanca bakıyordu ki beni tanıyormuş gibi bir hisse kapıldım. Ama beni daha öncesinde tanıyor olamazdı. Bana kısa bir bakış attıktan sonra çocukların peşine takıldı ve bende arkalarından baktım.
Fuat Amca fark etmemişti. Beni evdeki yeni odama yönlendirirken olanları unutturmaya çalıştığının farkındaydım ve şimdilik boşverdim. Yeni hayatıma başlıyordum ve bu biraz olaylı olmuştu.
MAVİRAN
#REST
Sevgilerle!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
REST
Teen FictionMeyçen, her ne olursa olsun hayatta kalmayı bilen biriydi. Tüm hayatını annesinin peşinde, oradan oraya sürüklenerek ve bir gün bu karanlık çamurun içinden çıkacağını umarak geçirmişti. Ta ki gerçek ailesi ortaya çıkana dek. Meyçen'i, görkemli malik...