Bakire Eskort +18

5

Şimdiki zaman

Kahvem bitmişti mesaide başlayınca işime döndüm. İş çıkışı gider alırdım evinden. Sorunlu insan evinden kovsr gibi atmasaydı unutmazdım.

Patronun bana seslenişiyle korktum elimde ki fincanı yere düşürdüm "İlayda kızım iyi misin? Sana müşteri sesleniyor duymuyorsun. Ben sesleniyorum korkup fincanı düşürüyorsun. Seninle böyle çalışmayız kendine gel"

"Yani?"

Kasadan para çıkarttı "bu çalıştığın günler için"

"Kovuldum mu?"

"Yollarımızı ayırdık diyelim" parayı aldım üstümü değiştirip çıktım.

Ne kadar güzel bir gün işten kovuldum. Telefonumu tanımadığım bir adamın evinde unuttum
Kendi evime gitsem Furkanı görmek istemiyorum. İki saatlik uykuyla duruyorum. Kolumda ki saate baktım Furkan gitmiştir bence bu saatte evde ne yapacak. Eve gidip yarına kadar uyumak istiyorum.

Eve kadar yürümek istemiyordum yakında taksi durağı vardı. Durağa dopru giderken parayı cüzdana koydum bu beni yeni bir iş bulana kadar idare ederdi.

Taksiye binip evin orada indim karşıdaki pastanede kahvaltı yapıp eve çıktım. Furkan yoktu odama gidip yatağıma uzandım.

Birinin saçlarımı okşamasıyla uyandım. Karşımda Furkan vardı "seni gerçekten çok seviyorum gülpembe,lütfen beni affet"

"Ne istiyorsun yine Furkan"

"Hiç bir şey akşam yemeği hazırladım sana hadi kalk"

"Aç değilim uyumak istiyorum"

"Peki, ben gidiyorum seninle vedalaşmak istedim"

Yatakdan doğruldum. "Nereye gidiyorsun"

"Bilmiyorum beni rahat bırakmazlar,burda kaldıkça sanada istemediğin şeyler yaptırıyorum beni bağışla" diyerek elinde küçük bir çantayla odadan çıktı

Yataktan kalkıp peşine gittim "gittiğin yerde seni bulamayacaklar mı?"

"Yerin yedi kat dibine de girsem bulup öldürürler ama yapacak bir şeyim yok elveda" kapıdan çıkarken elinden tuttum

"Gitme Furkan kredi çeker öderiz"

"Kim kime ikiyüz bin verir?"

"Ne yapacaksın kaçak hayatı mı yaşayacaksın bi çözümü olmalı"

"Aslında bi yolu var gibi"

"Neymiş o?"

"Dün gittiğin adam seni çok övmüş patrona,bugün yine bi otele bekliyorlar"

"Sen beni orospu sanıyorsun gerçekten!"

"Böyle bir tepki vereceğini biliyordum. Ben gidiyorum gülpembe"

"Dur kapıyı ben açayım" diyerek kapıyı açtım

"Hakkını helal et" diyerek çıktı

Kapıyı kapatıp koltuğa geçtim. Ellerimi saçlarımın arasına aldım biz neden böyle olduk Furkan. Neden Selimi haklı çıkarttın. Neden seni sevmeyi böyle ödetiyorsun

Zilin ve kapının hızla çalınmasıyla kapıyı açtım karşım da soluk soluğa kalmış Musa vardı "yenge Furkanı aldılar"

"Anlamadım?"

"Ben aşağıda onu bekliyordum evime götürmek için onun aşağı inmesiyle bi araba geldi 3 tane silahlı adam indi bana bu kağıdı verip Furkanı aldılar" diyerek bi kağıt uzattı

Kağıdı açıp okumaya başladım "kumar borcu namus borcudur bir saat içinde dışarıda seni bekleyen arabaya binip müşteriye çıkarsın yada bunu gebertirim seçim hakkı senin araba seni otele götürecek"

"Tamam Musa sen git" kafasıyla onaylayıp çıktı saate baktığım da 56 dakika kalmıştı. Dün şanslıydım peki ya bugün? Furkan için yine yapacaktım daha fazla oturup zaman geçirmeye gerek yoktu.

Ayaklarım gitmek istemese de yatak odama gidip siyah sırt dekolteli bir elbise giydim saçlarımı düzleştirip biraz makyaj yaptım topuklu ayakkabımı giydim çantamı alıp çıktım aşağı indiğimde karşıda beni bekleyen arabayı gördüm sağa sola bakıp arabaya doğru ilerledim kapıyı açıp arka koltuğa geçtim.

Şöför koltuğunun yanında ki adam birini aradı "geldi" deyip kapattı yol boyunca kimse konuşmadı ben de camdan ayırmadım gözümü. Yol bitmesin isterdim ama otelin önünde durunca öndeki adam bana döndü "kat 3 oda 29 adamın gönlünü hoş et iyi bahşiş bırakır"

Arabadan inip otele girdim asansöre binmek yerine merdivenlerden çıktım ne kadar geç varırsam o kadar kârdı benim için.

İkinci katı bitirirken son bir kaç basamak kalmıştı. Oda ilerideydi biraz daha bakışırsam ağlayacaktım derin bir nefes alıp kapıyı tıklattım.

Çok geçmeden kapı açıldı karşımda 40 yaşlarında kel hafif şişman birisi vardı. "Hoş geldin güzelim" içeri geçtim.
Beni baştan aşağı süzdü "dedikleri kadar varmış" diyerek kalçama şaplak attı

Hiç bir şey demeden ilerledim "bir kaç kadeh bişey içelim bence güzelim hem rahatlarsın"

"İçki kullanmıyorum"

"O zaman meyve suyu içersin" mini buzdolabından kendine içki aldı bana da meyve suyu uzattı.

İçme işini uzatsam belki sızar kalır. "Eee anlat bakalım adın ne?"

"İlayda"

"Adın gibi vücudun da güzel yalamak için sabırsızlanıyorum"

İçmeyle sızıp kalacak birine benzemiyordu. Yolun sonuna geldim galiba vücudumu titreme ve korku salmıştı kalksam bacaklarım tutmuyor.

Yanıma gelirken titremem daha çok artmıştı. elimden tutup yatağa itti kalkmak istemesem de vücudumu kaldıramıyordum.

Ceketini çıkartıp attı kravatını boynundan çıkartıp yanıma attı "belki lazım olur" diyerek güldü

Bana doğru gelip üstüme uzandı kafasını boynuma getirdi öpüyor yalıyordu elimle kafasını ittirmeye çalıştım "istemiyorum lütfen bırak"

"Ben başladığım işi yarım bırakmam" diyerek devam etti "ya istemiyorum beni bırak" diyerek avazım çıktığı kadar bağırdım

"Bağır bağır nasıl olsa kimse duymaz"

Tekme atmak istedim ama üstüme ağırlığnı verdi birtek ellerimi kullanabiliyordum.

Ağlamaya başladım "lütfen bırak nolur"

Beni duymuyor, elbisemin askısını indirdi omzumu öpüyor dişliyordu. Tek eliyle elbisemi kaldırmış bacaklarımı okşayarak yukarı çıkıyordu. Kafasını itip omzuna vuruyordum.

"Direnmeyi bırak zevk al" diyerek diğer askıyı da indirip gögüslerime doğru indi. Ben hâlâ ittirip vuruyordum. Hafif doğrulup yanıma bıraktığı kravatıyla ellerimi bağladı.

"İşte şimdi oldu"

Ağlayarak konuştum "ya bırak beni lütfen gitmek istiyorum"

"Ben de sana girmek istiyorum ne yapacağız?"

"Paranı peşin verdim sen nasıl eskortsun"

"Ya ben eskort falan değilim lütfen bırak"

"Bakiremisin yoksa?"

Ağlayarak kafamı salladım

Güldü "Biraz acıyacak ama sonra zevk alırsın ya da alma benim alacağım kesin"

"Ya bırak beni" diyerek kravatı çekiştirdim

Elini vajinamın üstüne getirdi "birazdan içindeyim güzelim"