25

9.2K 226 239
                                    

İlayda
Sabah uyandığım da Mert uyuyordu saate baktığım da dokuz olmuştu. Yüzüm istemsizce gülmüştü sessizce yataktan kalkıp odadan çıktım.

Yavaşca kilitleri çevirip kapıyı açtığımda bir aydır her gün olduğu gibi kapıya asılmış kırmızı bir gül vardı. Üstünde ise bir not "kahvaltı? Her zamanki yerde"

Gülü burnuma götürüp derin bir nefes aldım. Sanki Furkan bana sarılmışta kokusu ciğerlerime dolmuş gibi bir his kaplamıştı içimi.

Banyonun kapısının kapanma sesini duyuca heycanla gülü nereye bırakacağımı şaşırmış bir şekilde sağa sola koştum.

Portmantonun arkasına atıp salona geçtim. Gülün dikeni elime batmış hemen kanatmıştı.

Parmağımı emerken Mert geldi yüzünde büyük bir gülümsemeyle sabah sabah ne olmuştu ki? Neye gülüyordu saçma sapan şeyler işte.

"Günaydın İlayda'm, kahvaltı için hiç yorulma bugün pazar zaten dışarda yapalım. Akşama kadar istediğin her yere gidebiliriz günümü sana ayırdım eve gelince yemek derdin olmayacak çünkü onu da dışarda yeriz. Gelirken de tatlı alır akşam güzel bir film izleriz"

diyerek tv nin yanında ki film cd lerine baktı "burdakilerinde çoğununu izlemişsindir. En güzeli sinemaya gideriz. Patlamış mısır ve içecek senden" gülümseyerek bana baktı

"Ben kahvaltıyı İpekle yapacağım dün ona söz verdim"

"Tamam o da gelsin benim için sorun değil"

"İstemiyorum, yani o istemez hem bir kaç kız daha olacağız"

Gülümseyen suratı bir an durulsada tekrar gülümsedi "oh rahatladım ya bugün benim klinikte o kadar işim varki. Yani bir kaç haftadır dışarı çıkmıyoruz sen hep İpekle geziyorsun bana trip atma diye öyle bir söyleyeyim demiştim"

"Ben hazırlanıp çıkacağım belki geç gelirim. Ya da gelmem İpekle kalırım"

"Anladım. Yarın. Eee yarın kahvaltı yapar mıyız?"

"Sanmam akşam üstü anca gelirim"

"Bizde akşam yemeği yeriz?"

"Sana bir bilgi vereyim benimle yemek yemek zorunda değilsin. Hatta bensiz yesen bile karnın doyar. Yemek için dam gerekmiyor"

Kendini toparyıp küçük bir kahkaha attı "su perisi işin dalgasındayım istersen nüfusunu İpeğin evine aldır hiç değil kafam rahat olur"

Furkanla görüştüğüm için biraz huzursuzluk duyuyordum sanki Mert'e ihanet ediyor gibi. Şimdi o huzursuzluk gitmişti beni sevmeyen adamın yanından her gördüğüm de kalbimi hızla çarpmasına neden olan adama gidiyordum.

Ayağa kalkıp odama gittim en güzel kıyafetlerimi seçerken. Dikenin battığı yer birden acımaya başlamıştı. Aklıma aylar önce Mert'in söylediği sözler gelmiş düşünmeme yol açmıştı

"O adam seni sevmiyor"

"Verdiği gülün dikenlerini kesmemiş canını yaktı"

Parmağıma baktığım da o gün battığı yere batmıştı. Bir kaç kez daha tekrar etmiş hepsi aynı yerdi.

Sadece küçük bir tesadüf hepsi bu. Furkan asla canımı yakmaz... asla

1 ay öncesi

Mert'in Nalana güveni sonsuzdu Nalan telefonu kapatırken sorduğu soru çıkmıyordu aklından

"ilayda Furkanla konuşuyorsa ne yapacaksın?"

Bakire Eskort +18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin