lawyer - hyunin

E2

Jeongin ilk stajyerlik gününe fazla gecikmek istemediği için daha önce hiç yapmadığı bir şeyi yaparak saat beşte kalkmış ve ev arkadaşı Felix'i epey şaşırtmıştı. Jeongin her ne kadar okulda dakik bir insan olsa da okul dışında saati hayatından defederek yaşıyor ve her şeyi akışına bırakıyordu fakat ilk iş günü ona fazlasıyla heyecan yaratmıştı. Jeongin yeni şeyleri her daim severdi, ilk defa yapacağı bir şeyin son derece kusursuz olmasına epey dikkat ederdi ve bu dikkati onun yüzünü asla kara çıkartmamıştı. Bu zamana kadar yaşadığı her ilki sorunsuz bitmişti ve ilk iş gününün de aynı olmasını istiyordu.

Bu nedenle gri renk bir suit giyindikten sonra lacivert saçlarını taradı ve hafif bir makyaj yaparak evden ayrıldı. Evden ayrılmadan önce Felix'e günlük harçlık bırakmayı her zamanki gibi unutmamıştı.
Hızla bir taksi çevirerek HB Avukatlık Bürosu'na gideceğini belirtmiş ve ilerlemeye başlamıştı. Araba açık yoldan faydalanarak hızlı bir şekilde büroya giderken Jeongin düşünmeye başladı. Henüz yirmi yaşındaydı ve okulunu bitirmek için iki senesi daha vardı, altı ay burada sorunsuz bir stajyerlik yaptıktan sonra kalan senesini bitirerek HB Avukatlık Bürosu'na başvuru yapabilir ve daha önce orada bir deneyimi olduğu için çok yüksek ihtimalle kabul edilirdi. Bu büro Jeongin için kurtuluş yoluydu, avukatlık yapabileceği tabii ki başka yerler de vardı fakat bu denli tanınan bir yerde avukat olmak Jeongin'i asla aç bırakmayacaktı. Sürekli meşgul olacak ve bazı zamanlar kendine bile vakit bulamayacaktı, bu durum Jeongin'i korkutmuyor aksine yorulmanın saracağını düşünüyordu.

Hâlâ büroya ulaşmasına biraz daha yolu varken aklından gelecek plânlarını uzaklaştırıp Chan'ı düşünmeye başladı. Chan, kendisini asla kırmadan yardımcı olmuş ve onu kendi stajyeri yapmıştı, Jeongin bunun için Chan'a minnet duyuyordu, şayet Hyunjin ile konuşacak olsaydı -ki bu imkansızdı.- asla ilk iş gününe orada başlayacağını düşünmezdi bile.
Aklına aniden Hyunjin gelince düşüncelerinde boğulmaya başladı Jeongin, Hyunjin'in sinirli ve egoist kişiliğiyle ilk defa karşılaşmıştı ve o an için eli ayağına birbirine dolandığı için salak saçma şeyler yapmıştı. Utanmış hissetmiyordu ama keşke hiç kapıyı tıklamasaydım diye düşünmeye engel olamıyordu. Ne olursa olsun Chan'ı beklemesi çok daha iyi olurdu ama Hyunjin'in ona karşı böyle bir tavır takınacağını asla düşünmemişti. Pekâlâ kötü bir kişiliği olduğunu biliyordu ama en azından kendisinden yedi yaş küçük bir gence daha sıcak davranabilirdi, Jeongin onun izinden gitmeye çalışan basit bir öğrenciydi sadece.
Hoş, Hyunjin'in burnunu havaya kaldıran da tam olarak özenilecek bir adam olmasıydı da işte...

"Geldik efendim."

Jeongin duyduğu yabancı sesle düşüncelerinden uzaklaşıp cebinden bir miktar para çıkarttı, üstüne gerek olmadığını belirterek arabadan inerek hızla döner kapıdan içeri girdi.
Onu karşılayan güvenliğe Bangchan'ın stajyeri olduğunu ve bugün ilk günü olduğunu söyledikten sonra hızla asansöre yönelmiş ve üçüncü kattaki asansörün gelmesini beklemeye başlamıştı. Bugün eli boş olduğu için kucağına sımsıkı yapıştırdığı bir dosyası yoktu, istemsizce rahatsız hissetti Jeongin.

Asansörün tanıdık sesi kulaklarına iliştiğinde girmek için adımını attı ancak gördüğü bedenle içten içe bir küfür savurdu. Sabah sabah görmek istediği son kişi Hwang Hyunjin idi.
Yine de saygısızlık yapmamak adına asansöre binmiş ve "günaydın" diyerek önüne dönmüştü.
Hyunjin ona karşılık vermediğinde gözlerini devirmiş ve yanaklarını şişirerek üçüncü kata kadar beklemeye başlamıştı. Ancak asansör sanki Jeongin'e inat gibi sürekli katlar arasında dolanıyordu, içi yavaşça doldukça Jeongin yanındaki bedene daha fazla yaklaşıyordu.

Hyunjin derin bir nefes alıp onu sıkıştıran ve neredeyse yüzüne çarpacak olan lacivert saçlara baktı, sabah kahvesini henüz içmediği için sinirleri gergindi ve bu çocuğu tekrardan görmesi sinirini daha da arttırmıştı. Chan ona sormadan bir stajyeri davet ettiği yetmiyormuş gibi bir de kabul imzalamıştı.
Ancak burada Chan'ı yargılamaya hakkı yoktu, stajyer ona ait olduğu için sadece susabilirdi Hyunjin.