Medya; Cihangir DEMİRSOY
Toplantı Günü;
•••
Agah bey, bugün sabah üzerinde ayrı bir heyecan ve enerji ile uyandı..Dün tekrardan aklına gelen fikir ile, Arif'e 'Rezervasyon yaptırdıkları masa ile sadece Mısra'nın ilgilenmesini istediğini' söyledi bu sayede Agah bey, kızını daha yakından görme fırsatına sahip olacaktı.
Bugün ayrı bir özenle hazırlanıp, güler bir yüzle salona giren Agah bey, diğerlerininde dikkatini çekmiş olacak ki şaşkın bakışlarla karşılaştı. "Günaydın hatun.. Size de günaydın çocuklar." diyerekte bugün kendisindeki değişikliği belli etmiş oldu.
"Günaydın baba." diyerek aynı anda cevap verdi Ediz ve Bora.
"Günaydın hayatım.. Bugün önemli bir şey mi var? Oldukça enerjik gözüküyorsun?" diyerek herkesin aklında ki soruyu Defne Hanım sordu.
Agah bey, ufak bir tebessümle içinde ki duyguları bastırmaya çalışarak."Her zamanki halim, Uykumu daha iyi aldım ondan olmalı." diye bir açıklama yaptı. Elif Sultanın kahvaltıya çağırması ile herkes masada yerini aldı ve kahvaltısını yapmaya başladı.
Agah bey, şirkete geldiğinde de içindeki heyecanla toplantı saatini bekliyordu. Cihangir ve Alphan ise babasının neden toplantıyı, şirketler dururken restorantta yapmak istediklerini düşünüyorlardı.
"Abi sencede babamda birkaç haftadır bir değişiklik yok mu?" Cihangir kardeşinden gelen soru ile şaşırmadı. Kendiside bu durumun farkındaydı "Evet.. birkaç haftadır düşünceli bir hali vardı. Bugünde fazlası ile garip."
Alphan abisini birkaç mırıltılı sesle onayladığını belirtti. "Anlamadığım bir şey daha var, babam ilk defa bir iş yapacağımız kişileri yemekli bir toplantıya davet etmezdi. Son dakika neden böyle bir şey yaptı?"
Cihangir derin bir nefes alarak "Bilmiyorum Alphan, çıkar kokusu." diye geçiştirmeye çalışsada kendiside oldukça merak ediyordu.
Agah bey, Mısra'yı takip ettirdiği adamlardan aldığı telefon ile restoranta geldiğini öğrenip. Cihangir ve Alphana haber vererek şirketten çıktılar.
Yol boyunca kendini küçük bir çocuk gibi hisseden Agah bey, bu haline gülmeden edemedi. Restorana girdiklerinde Cihangir sağ tarafında, Alphan ise sol tarafında içeriye giriş yaptılar.
Cihangir ve Alphan neden hâlâ burda toplantı yapacaklarını düşünürken, Agah bey ise etrafta gözlerini gezdirip Mısra'yı bulmaya çalışıyordu.
Yanına gelen adım seslerinden Agah bey, başını biraz aşağıya eğerek kendisine yaklaşan Mısra'yı fark etti.
Resimlerde göründüğünden de daha küçük olan kızını, koruma iç güdüsü ile içinde bir ömür saklamak istiyordu. Bakışlarından rahatsız olduğunu gözlerini kaçırması ile anlayan Agah bey, kızının sesi ile dumura uğradı.
Çünkü kızı tip olarak ne kadar Defne hanıma benziyor ise, ses tonu bile aynıydı.
Bu duruma tek şaşıran Agah bey değildi.
Cihangir ve Alphan'da şaşırmıştı, çünkü karşılarında ki bu ufak kız tıpkı annelerinin küçüklük hâli gibiydi, konuştuktan sonra ise daha fazla şaşırdılar çünkü ses tonları bile aynıydı.
Ayakta fazla oyalandıklarını anlayan Agah bey, gösterilen masaya doğru ilerlemeye başladı.
Alphan, bu tür durumlarda umursamaz bir kişiliğe büründüğü için pek umursamadı bu durumu. Cihangir ise için durum tam tersiydi, annesine benzeyen bu ufaklığa karşı içinde garip bir his oluştu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
PETUNYA
Ficção AdolescentePetunya; 'Umudunu kaybetme.' 'Herkesin bir umudu vardır. Bir savaşı, bir kaybedişi, bir acısı, bir yalnızlığı, Bir hüznü... Çünkü herkesin bir gideni vardır. İçinden bir türlü uğurlayamadığı.' Benimde hep bir umudum vardı, hep bir bekleyişler ile...