13.07.2021 | Kim Seungmin fanfic
Korkuyla sıçramıştım yerimden. Etrafıma baktığımda sağımda uyuyan Seungmin ve ikimizin arasında uyuyan Eunmi'yi görmem ile rahatlamıştım.
Uzun zaman sonra ilk defa bu kadar kötü bir kâbus görmüştüm fakat ne olduğunu pek hatırlayamıyordum.
Seungmin ve Eunmi'yi uyandırmamaya çalışarak yataktan kalkmış ve aşağıya, mutfağa inmiştim.
Dolabın kapağını açmış ve su bardağını alıp tezgaha koymuştum. Buzdolabından da su çıkarmış ve bardağa dökmüş, içmeye başlamıştım suyu.
Duvardaki saate baktığımda saat gece 4'dü.
Aldığım suyu tekrar yerine koymuş ve elimdeki bardağı lavabonun içine koymuştum.
Adından ışıkları kapatmış ve mutfaktan çıkacaktım ki mutfaktan bahçeye açılan kapıdan ses gelmişti.
Yanlış duyduğumu düşünüp tekrar önüme dönmüştüm fakat tekrar gelen ses ile adımlarım durmuştu.
İçimdeki korku yavaş yavaş artarken ne yapacağımı bilemeyerek kapıya bakıyordum.
Ben düşünmeye çalışırken kapı tıklatılmıştı.
Bu saatte hangi deli gelecekti?
Yavaşça aşağıya inmiş ve mutfağa girmiştim. Kapıya yaklaşmış ve perdeyi açmıştım.
Karşımda kimse yoktu fakat emin olmak istediğim için kapıyı yavaşça açmıştım.
Kafamı uzatmış ve sağ tarafa bakmıştım. Birkaç saniye geçmişti ki bir anda ağzımda hissettiğim el ile şaşkınlığa uğramıştım.
Ağzımı eli ile kapatmıştı ve beni duvara doğru ittirmişti.
Yüzyüze geldiğimizde hava karanlık olduğu için yüzü pek belli olmuyordu fakat gördüğüm kadarıyla tanıdığım bir surat değildi.
İkimizde nefes nefese birbirimize bakıyorduk.
Konuşmak istiyordum fakat hala daha ağzımın üstünde duran eli yüzünden konuşamıyordum , konuşsam bile anlaşılmıyordu.
"Elimi çekiyorum ve sen sessiz oluyorsun, konuşacağız."demişti adam.
Ben hemen kafamı sallamıştım.
Adam yavaşça çekmişti elini.
"Sen kimsin?"demiştim şokla.
"Benim kim olduğum önemli değil , beni ilk görüşün hatta sanırım son görüşün olacak. Sana bir mesaj iletmeye geldim."demiş ve elini cebine atmıştı.
Telefonunu çıkarmış ve birini aramıştı.
Olayın şokundan ne diyeceğimi ve ne yapacağımı bilmiyordum. Beynim resmen donmuştu sadece adamı izliyordum.
"Burada yanımda...tamam veriyorum"demiş ve telefonu bana uzatmıştı.
"O kim?"demiştim telefona uzanmadan.
"Al konuş , anlayacaksın."demişti.
Titreyen elimle telefonu almış ve kulağıma götürmüştüm.
"Alo?"demiştim kısık çıkan sesimle.
"Ah ne zamandır duymayı özlediğim ses...Sende beni özledin mi Alice?"
Duyduğum ses ile kalakalmıştım.
"Ah doğru sen beni öldü sanıyordun değil mi? Maalesef bebeğim ben daha ölmedim."demişti ve sesi gayet mutlu geliyordu.
"Ama...ama düşmüştün sen... ölmüş olman lazım."demiştim şokla.
"Değil mi? Sanırım bir imkansızı başardım...yada Tanrım bana yardım etti, bilemiyorum."demişti.
"Gelelim konumuza."demiş ve boğazını temizlemişti.
"Umarım benden bu kadar kolay kurtulabileceğinizi düşünmüyorsundur."demişti.
Gözlerimi kapatmıştım yavaşça.
"Ne istiyorsun?"demiştim.
"Deja vu olmuş gibi hissediyorum Alice, sende öyle hissediyor musun?"demişti gülerek.
"Aynı konuşmalar geçecek yine ama evet, yine seni istiyorum ve bu sefer bu kadar kolay vermeye niyetim de yok."demişti.
"Neden geldin, neden en mutlu olduğum zaman da buldun beni?"demiştim isyan edercesine.
"Ah doğru Eunmi... doğru hatırlıyorum değil mi adını?"demişti.
"İsminin anlamı gibidir eminim, zarif ve güzel."demişti.
"Kapa çeneni."demiştim sert bir şekilde.
"Konu kızın olunca sertleşiyorsun, sevdim bunu."demişti.
"Neyse uzatmayalım fazla zamanım yok."demişti.
"Bu sefer ki süren de 3 gün. 3 gün sonra gece 4'de almaya gelecekler seni. Tabiki sen bu durumdan herhangi birine bahsedersen anında haberim olur, bunu bil."demişti.
"Nasıl?"demiştim.
Belki şuanda bunu sormam çok saçmaydı ama sormuştum, aklımdan geçenler direk ağzımdan çıkıyordu benim iznim olmadan. Tutamıyordum."Alice, hala daha benim neler yapabileceğimi anlamadın galiba. Şöyle söyleyeyim , son 2 yıldır hergün , her an ne yaptığından haberim var."demişti.
"Ne?"demiştim şaşkınlık ile.
"Sen psikopatın tekisin."demiştim.
"Mesela daha birkaç gün önce Keita'nın hamile olduğunu öğrendiniz, bu arada tebrik ettiğimi ilet lütfen Minho ve Keita'ya."demişti gülerek.
Onun gülüşünü duymak kulaklarımı kesmek istememe sebep oluyordu.
"Eunmi, Eunmi ne olacak peki?"demiştim.
"Onun bana ihtiyacı var, daha çok küçük o."demiştim.
"Maalesef o kadar da iyi bir insan olmadığım için bu konuda yardımcı olamayacağım. Eunmi babası ile kalacak."demişti keyifle.
"Ne zorun var benimle , ne yaptım ben sana da bu kadar acı çektiriyorsun bana."demiştim ağlayarak.
"Artık ağlamalarına kanmıyorum, istediğin kadar ağla umrumda değil. Şimdi hiçbir şey olmamış gibi odana çıkıyorsun ve son günlerde kabuslarla uyandığın o uykuna geri dönüyorsun."demişti.
Kâbus gördüğümü nasıl biliyordu?
"Sen cidden psikopatsın."demiştim.
"Son 3 günün var tatlış olan ailen ile. Herkesle iyi vakit geçir ve bana geri gel, geri dönmemek üzere."demişti ve telefon kapanmıştı.
Telefonu karşımda duran adama uzatmıştım çaresizce.
"Lanet olsun."demiştim olduğum yere eğilirken.
"3 gün sonra gece 4'de...kapının önünde olacağız. Umarım zorluk çıkartmazsın."demiş ve arkasını dönüp uzaklaşmaya başlamıştı.
Kaç dakikadır oturduğumu bilmiyorum ama sonunda sırtım ağrımaya başlayınca ayağa kalkmıştım.
Kapıyı kapatmış ve odaya çıkmıştım.
Hala daha huzurla uyuyan ikiliye bakmıştım.
Onları nasıl bırakacaktım?
°°°
Sizin de mutlu anınızda yanınızda olmak isterdim fakat yapamam, o kadar vaktim yok, üzgünüm kardeşim.°°°
Sanırım başlıyoruz?
:)
Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın 🖤~
İly 💓
Oy sınırı:10
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Stay As You Are | °Kim Seungmin° (Düzenleniyor)
FanfictionAğzından çıkan tek kelime buydu işte. "Yapma" "Bana aşık olma " Fanfic | Kim Seungmin 02.03.2021 & 30.07.2021