35: İkilem Savaşı

11 0 0
                                    

Sindirerek okumanızı önereceğim bir bölüm oldu. Umarın severek okursunuz, iyi okumalar🤍

Beğeni ve yorumları unutmayalım, en büyük motivasyonum bana destek olmanız olur...

Beğeni ve yorumları unutmayalım, en büyük motivasyonum bana destek olmanız olur

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Aksel - Begonya

Açık Seçik Aşk Bandosu - Düşlerimden Geçerken

Yasir Miy - Gidiyor Musun?

Kahraman Deniz - Yalnızlık Vurdu.

Lana Del Rey – Happiness Is A Butterfly

Dilimizdeki kelimelerin tükendiği noktada ellerimiz hayat buldu. Sessizlik sırtımızda bir kambur oldu ancak biz kambura rağmen hareket ettik.

Rüzgar benim belime nazikçe elini getirdiğinde çıplak belimdeki dokunuşunu hissetmemek mümkün değildi. Bu benim tüylerimin diken diken etti ve başımı önüme eğmemi sağladı. Üzerindeki siyah gömlekle buluşan gözlerim, gömleğin onun tenine iyice yapışmış olduğunu fark etti. Benim de üzerimde siyah iç çamaşırlarım bulunuyordu. Başımı eğdiğimi anladığı anda diğer elini çeneme getirdi. Çenemden tutarak bakışlarımı gözlerine yeniden çevirmem için direktifte bulundu. Sözsüz bir beyandı bu.

Bakışlarımız buluşunca sanki benim kıyametim gözlerinde beliriyordu. Onun yüzünden kıyamet kopuyordu, bir kayanın uçurumdan düşerken un ufak olması gibi yuvarlana yuvarlana düşüp benim derinlerimde kayboluyordu. Acı kahvelerine baktım. Yüzü ciddiydi, sadece bakıyordu. Ancak zihninde ne döndüğünü bilmiyordum. Ama hissediyordum. Kıyametimi hissediyordum. Ser verip sır vermeyen gözleri, kaybolmuş bir ruhun pusulası olacak kadar güzeldi. Kaybolmuş bir ruh olduğumu onun gözlerinde gördüğüm pusulaya bakınca fark etmiştim.

"Seni yıkamamı ister misin? Benim yüzümden kirlendin, ben arınmanı sağlayabilirim," dedi tok bir sesle. Bu teklifi kalbimde birden kuşların uçuşmasına neden oldu. Kalbim kasıldı. Göğüs kafesimdeki tüm kemiklerim bana battı.

"İstemiyorum," dediğimde bakışlarında değişim bekledim. Ama olmadı. "Ben sadece biraz sakinleşmek için geldim buraya. Başka bir şeye ihtiyacım yok."

İçten içe ısrar etmesini bekledim ancak o itiraz da ısrar da etmedi. Sadece başını belli belirsiz salladı. Elini belimden çekti, arkamdaki musluğun ayarlarıyla oynadığı vakit suyun kesilmesi bir oldu. Elini çenemden okşayarak çektiğinde de içimde garip bir eksiklik belirmişti. Ne bekliyordum ki?

"Sakinleşebildin mi?"

Dudaklarımda küçük bir tebessüm oluştu. "Sanırım, biraz." Yalan değildi bu. İlk geldiğim halimden daha iyiydim. Fakat içimdeki o kargaşa ortamı dinmemişti. Bir saat öncesi olanlar bende iz bırakmıştı. Bazen bazı izler, ruha yara izi gibi kazınırdı. Ruhum yara izleriyle doluydu.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Nov 13 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Tehlikeye Adım Adım Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin