•§•14

823 83 131
                                    


~~

Bir mağazanın önündeydi iki genç kız.

Aslında Chaeryeong'un zoruyla gelmişlerdi.

'Böyle giyinerek güzelliğine yazık ediyorsun. Hem madem başka kıyafetin yok, sana kıyafet almalıyız.'demişti Chung Cha'ya.

Birlikte mağazaya girdiler. Chung Cha hanboklardan oldukça farklı olan bu kıyafetlerin arasında gezerken değişik hissediyordu. Fakat çoğunluğu hoşuna gitmişti. Bol ve uzun olanları daha çok beğeniyordu.

Chaeryeong da onun beğendiği gibi uzun ve bol olanlardan ona kıyafet baktı. Eline aldığı birkaç elbiseyi ona verdi ve kabine denemesi için gönderdi.

"Ne yapacağım burada bunlarla?"

"Üzerine giyip sana olup olmadığına bakacaksın. Giyindikten sonra dışarı çıkta ben de göreyim. Etiketini kopartma sakın. Dikkatlice giy. Yardıma ihtiyacın olursa da bana çağır."dedi.

Chung Cha onu dinleyip kabine girdi ve kıyafetleri giydi. Hanbok'a göre daha kolaydı giymesi. Uzun zaman sonra ilk kez kendisi giyiniyordu. Zor zahmet fermuarı kapattıktan sonra kabinden çıktı.

Chaeryeong iç çamaşırlarına da bakıyordu. Chung Cha'nın çıktığını görünce o tarafa yöneldi.

Üstündeki beyaz, kiraz çiçekli ve tül elbise onu bir peri gibi göstermişti.

(Elbise tarif etmeyi beceremediğim için fotoğraf koyuyorum.)

Chaeryeong büyülenmiş gibi onu izledi. "Çok... Çok güzel olmuşsun. Çok yakışmış."dedi ona.

"Gerçekten mi?"dedi Chung Cha başını eğip elbiseyi inceledi. Yanlarına gelen görevli kadında "Evet gerçekten çok yakıştı. Bu elbiseyi bu kadar güzel taşıyan birisini daha görmemiştim. Zaten o kadar güzel orantılarınız var ki, çuval bile giyseniz yakışır."dedi. Chung Cha ufak bir tebessüm sundu.

"O elbiseye bu ayakkabılarda çok güzel uyar."dedi kadın. Bir çift gümüş babet getirdi. Chung Cha onu da denemiş ve beğenmişti.

Daha sonra diğer elbiseleri de denemiş, sonuç olarak dört elbisede çokça beğenilmişti. Daha sonra iç çamaşırları ve ayakkabı da bakılmıştı. Kasaya yöneldiklerinde duraksadı Chung Cha.

"İyi hoşta, benim param yok. Bunları alamam."dedi Chae'ye doğru. Chaeryeong ona döndü ve gülümsedi. "Ama benim var. Senin için alacağım."dedi ve eşyaları paketletti.

"Fakat ne için bana alacaksın ki? Senin paraya ihtiyacın yok mu?"

"Elbette var. Fakat bu senin için kıyafet alamayacağım anlamına gelmez. Abimin kartını kullanacağım. Kendisi o kadar harcama yapıyor ki, benim bunları aldığımı bile fark etmez."dedi sincice gülümseyerek. Ardından kartla ödeme yaptı.

The Legend Of The Queen | Bang Chan Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin