Medya: Gece Solmaz
Selamlar canlar! Umarım bu bölümü beğenirsiniz...
Kitaplarımda reklam yapmak yasaktır!
Gözlerimi duyduğum hışırtı sesleri ile açtım. Gözlerim hızla çadırımın kapı benzeri kısmına kaydı. Oranın açık olduğunu görmemle hızla kenardaki palayı aldım ve çıktım çadırdan. Ama yemek pişiren Rüya'yı görmemle g duraksadım. Rüya tavayı koymak için olan aparatları koymuş, tavada yumurta pişiriyordu. Hafifçe güldüm.
"Yine mi yumurta?"
Diyerek isyan ettim ve yanına adımladım. Kucağına koyduğu kesme tahtasında kırmızı biber ve kaşar doğruyordu. Bana gülümsedi ve kestiği parçaları yumurtaya atıp karıştırdı.
"Sana da günaydın ablacım"
İmayla söylediği şey ile gülümsedim. Nereye gidersek gidelim her sabah yumurta pişirir yerdik. Tost yiyor olsak bile yumurtalı tost yapardık. Bir kaç dakika sonra hazır olan yumurtadan bir biraz yedim. Daha yarısı duran yumurtaya rağmen ayaklana Rüya ile durdum
"Nereye ablacım?"
Rüya koşar adım ormana ilerlerken konuştu
"Çişim geldi"
O koşarak giderken gülmekle yetindim. Bende yerimden kalktım ve çadırıma adımladım. Dizlerim ve ellerim üstünde çadırın içinde biraz gezindim ve çantamın içinden bazı gerekli şeyleri aldım. Eldiven, vakumlanabilir poşet, bıçak, maske gibi şeyler. Malzemeleri alırken dışarıdan bir kaç hışırtı duymuştum. Rüya gelmiştir diyerek umursamadım.
"Rüya umarım ellerini yıkamışsındır canım!"
Rüya'dan ses gelmeyince umursamadım ve çıktım çadırdın. Etrafta Rüya'yı görememiştim. Ama bıraktığım ekmek ve yumurta ortalıkta yoktu. Merakla başımı sağa eğdim. Rüya çok açıkmış olmalıydı
"Rüya o kadar açsan biraz daha pişirelim bebeğim"
Rüya'ya hitaben bağırmıştım ama ses gelmemişti. Çatılan kaşlarımla ateşi söndürdüm. Az ileriden gelen Rüya ile ayaklandım.
"Abla hadi o çiçeğe bakmaya gidelim"
Dediği şey ile malzemeleri aldım. Rüya karasızda bir yoldan ilerlerken bende arkamızdan ufak taşlar bırakıyordum. Belirli aralıklarla bıraktığım taşalar kampın yerini bize unutturmayacaktı.
"Aha bu!"
Rüya'nın gösterdiği çiçeğe baktım. Gerçekten resmettiği gibi bir çiçekti. Eldivenimi ve maskemi taktım ve bıçakla çiçeklerden birini koparıp poşete koydum. Ağzını sıkıca kapattım. Eldiveni ve maskeyi çıkardım. Rüya merakla çiçeği incelerken mırıldandım
"Acaba türü ne"
Rüya omuz silkti ve ellerimdekileri aldı
"Ben kampa dönüyorum"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mühür
WerewolfKamp yapmak için çıktıkları yolda mühürlenen iki kız kardeşin hikayesini okumaya hazır mısınız? Peki ya aslında kendilerinin normal olmadıklarını anlasalar? * Hikayeden* "Mühür saçmalığına inanmıyorum tamam mı! Bu tamamen bir saçmalık!" Sinirle tısl...