Kitaplarımda reklam yapmak yasaktır!
Kabul belirli bir düzenimiz yoktu. Ama aniden değişen çevreme ayak uydurmakta güçtü. Dün doğruca eve kaçmış ve annemle tartışmıştım. Derin bir nefes verdim ve yürümeye devam ettim. Ulu ağaca yaklaşmış olmalıydım. Saatlerdir yürüyor olmama rağmen hala ulu ağaca yeni yakınlaşabilmiştim. Duyduğum bir çıtırtı sesi ile bakışlarım oraya kaydı.
Kaşlarımı istemsiz çatarken aniden önüme sıçrayan bir kurt ile bir adım geriledim. Bu da ne! Normal bir kurt adam değildi bu! Oldukça büyük ve sinirli gibiydi. Ben şokla bana hırlayan ve her an saldıracak gibi duran canavara bakarken aniden sol kolum havalandı. Siyah dumanlardan oluşan bir kılıç ile onu sıkıca tuttum ama kolum benim kontrolüm dışında havada 2 tur savrulmuştu.
Siyah dumanlar canavara korku salmış olmalı ki aniden ürkerek kaçmıştı. Aniden kılıcında yok olması ile şokla bileğimdeki iplere baktım. Dumanlar bileklikten gelmişti. Sanki kolumu o kontrol etmiş gibi.
"T-Teyze?"
Teyzem mi yapmıştı bunu? Beni mi korumuştu? O an uzaklarken kulağıma çalınan bir sese korku ile gözlerimi büyüttüm
"Luna"
What the fuck lan! Ne oluyor oğlum?! Bu seste neyin nesi! İleride aniden beliren siyah dumandan oluşan siluet bana eliyle gelmemi işaret edercesine salladı. O teyzem olabilir mi? Beni mi çağırıyor? Yanına... gitmeli miyim? İşte bu daha önceden düşündüğüm şey. Beni çağırıyor lakin gidecek miyim? Sonuçta o teyzem, bana zarar vermek istemez.
Derin bir nefes aldım ve peşinden koştum. Gölge aniden kayboldu. Ama gelmemi istediği yer ulu ağaç olmalıydı! Durmadım ve hızla ulu ağaca koştum.
Biraz sonra gördüğüm güç dalgaları ulu ağacın kendini korumak için kullandığı kalkanlardı. Derin bir nefes verdim ve o kalkana doğru bir adım attım. Ama aniden kalkanın benim geçebileceğim şekilde bir alan oluşturması ile tekrar ayrı bir şok oldum.
Biraz ilerimde beyaz dumanlar arasında gördüğüm o siyah siluet bana baktı ve elini uzattı. Kendimden emin bir şekilde kalkandan içeri bir adım attım. Anında değişen atmosfer ile arkamdan kapanan kalkanı umursamadan gölgeye koştum. Ne kadar koşarsam gölge o kadar uzaklaşıyor ve ağaca yaklaşıyordu. Ağaca 15 adım kala durdum ve silüete seslendim
"Teyze!"
Dumanlardan oluşan o birden bire normal bir insan şekli aldı. Ona biraz daha yaklaşmam ile normal bir insan şekli aldığını ama siyah dumanlardan oluştuğunu anladım. Bu teyzem miydi? Bu yüz hatları? Saçları? Tamam tamamen dumanlardan oluşuyor olabilir ama kesinlikle hatlarını kestirebiliyordum.
"Luna..."
Duyduğum net kadın sesi ile dumanın dudaklarına kaydı gözlerim
"Benim... Gece"
O an kaydı dünya ayaklarımın altından. Teyzem miydi bu? Bunca yıl görmek veya sesini işitmek için çıldırdığım teyzem?
Teyzemin bana bir adım atması ile ona koştum ve sarıldım, ama içinden geçen kollarım ile 1 adım geriledim
O-Ona dokunamıyordum... Sanki bir hayal gibiydi. Ama bir o kadarda gerçekti... Teyzemin gözünden akan bir damla yaşın yere düşmesi ile orada aniden ortaya çıkan bir çiçek gördüm.
"Aynı annene benziyorsun"
Titreyen sesi kulağıma ulaştığı an bakışlarım ona tırmandı. O kadar güzeldi ki, hele o sesi... Annemin anlattığından daha güzel. Gözümden akan yaşlara mani olamadım
"T-Teyze, bu sensin değil mi?"
Titrek ve kısık çıkan sesime rağmen teyzem duymuştu. Onun derin bir nefes çektiğini duymamla kafamı kaldırıp baktım ona. Sağ elini bana uzattı. Dumandan oluşan elinin üzerinde gerçek bir silah vardı. Teyzeme anlamadığımı belirtir bir şekilde baktım
"Nedir bu teyze? Ne için?"
Teyzem kısa bir an silaha baktı. Sonraysa tekrar bana baktı ve başını dikleştirdi. Söylemekte zorlanıyor gibi yutkundu
"Kaderimiz tekrar yazıldı Luna. Annenin yerini alacaksın. Sen ve ben, sırt sırta savaşacağız"
Söyledikleri ile şaşkınca kaşlarımı çattım. Nasıl yani? Kader mi? Kader denen şey 1 kere yazılmaz mı? Üstelik ne için annemin yerini ben aldım? Ve neden? Tam soru sormak içim ağzımı açmıştım ki teyzem tekrar konuştu
"Soru sorma. Sadece gelecek olan o savaşa hazırlan."
Teyzem kısa bir an sustu ve başını yere eğdi.
"Rüya'yı koruman gerek. Bazı şeyler olacak... Ve o kendini koruyamayacak"
Şokla kaşlarımı çattım
"Ne? Teyze ne diyorsun sen? Anneme ne olacak? O çok iyi dövüşür. Nasıl kendini koruyamasın?"
Teyzem o kapkara dumanlardan oluşan yüzünü aniden kaldırdı gözlerimin içine baktı
"Soru yok Luna. Sadece odaklan. Bir an önce eğitim almalısın. Ve unutma-"
Teyzem bileğimdeki iplere baktı
"Eğer benden uzakta olursan, o ip sayesinde senin sol kolunu ben kontrol edebilirim. Herhangi bir tehlikede silahlarını sürekli sağ kolunda tut. Ve unutmadan..."
Bakışlarını tekrar bana kaldırdı ve gülümsedi
"Benimle bu maceraya çıkmaya hazır mısın?"
Eğer hatam olduysa uyarırsanız sevinirim. Sonraki kitabımda görüşmek üzere.
Her şey daha yeni başlıyor :)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mühür
WerewolfKamp yapmak için çıktıkları yolda mühürlenen iki kız kardeşin hikayesini okumaya hazır mısınız? Peki ya aslında kendilerinin normal olmadıklarını anlasalar? * Hikayeden* "Mühür saçmalığına inanmıyorum tamam mı! Bu tamamen bir saçmalık!" Sinirle tısl...