Selamlar canlar! Umarım bu bölümü beğenirsiniz...
Kitaplarımda reklam yapmak yasaktır!
"Sena?"
Şaşkın sesim üzerine Sena acı bir gülümseme sundu. Neden bir elf ile geldi ki? Üstelik o elfte neden bir arbalet var!? Kaan anında pençelerini çıkardı ve sağ elini beni korumak istercesine önüme siper etti.
"Üzgünüm. Ama Rüya'nın ve senin yerlerini onlara söyleyen bendim"
NE! Bunca zaman başımıza gelen onca şey onun yüzünden miydi!? Peki neden!!! Elfin bir kaç şey mırıldanması ile dönmeye başlayan başım ile odağım kaydı. Bakışlarım çimlere düşerken mırıldandım
"K-Kaan..."
Kaan ise çoktan Sena'ya saldırmıştı. Kaan kurt formundaydı ama Sena bir kaç şeyler söylüyordu. Sanki büyü yapıyor gibiydi. Neden kurda dönüşmedi ki, üstelik Kaan onu nasıl yenemiyordu? Kaan onun alfası değil mi?! Y-Yoksa Sena bir kurt değil mi!?
Tabi ya!!! Bu güne kadar sadece onu kurt formunda görmemiştim. O hep evde duruyordu. Peki ya diğerlerini nasıl kandırdı? Nasıl kurt olduğuna ikna etti!!! Tanrım neler oluyor burada! Zihnime yapılan baskının artması ile görüşüm kararırken, Rüya'ya ulaşmaya çalıştım. Sanki çevremde görünmez bir duvar oluşmuştu ve hiç bir şekilde oradan çıkamıyor gibiydim.
Kapalı alan fobim olmasa da bu durum nefes almamı zorlaştırıyordu. Dizlerimin üstüne düşmem ile acıyla çığlık attım. Bedenimin kontrolü bende değildi ve bu fazla sinir bozucu olmaya başlamıştı!
Üstelik Sena bize bunu nasıl yapar!? Neden yapar? Üzgünüm demişti... Bunları yapmak zorunda mı kalmıştı? Görüşüm ile eş zamanlı olarak kararmaya başlayan düşüncelerim ile yere yığıldı bedenim. Zihnim kapanmadan hemen önce düşünebildiğim tek şey diğerlerine haber verebilmekti...
-------------------
Neler oluyor? Aniden aydınlanan zihnim ve aklıma dolan anılar ile kaşlarım çatıldı. Gözlerimin üstündeki baskıdan dolayı, bir bez ile kapalı olduğunu anlamak zor değildi. Ama neredeyim ben? Sena nereye getirmişti bizi? Neden getirdi? Beni onlara mı vermek istiyordu? Yoksa amcamın teklifini reddettiğim için beni öldürecekler miydi?
Peki ya Kaan? En son Sena ile dövüşüyordu. Bedenimi oynatmak istediğim an fark ettim. El ve ayak bileklerimden 4 bir yana zincirlenmiştim ve bedenim havada duruyordu. Ellerimi kendime çekmeye çalıştım ama bileklerimdeki zincirler o kadar sıkıydı ki sadece milim oynatabilmiştim.
"Ooooo. Onur konuğumuz uyanmış!"
Duyduğum rahatsız edici derecede tiz ses, kulaklarımı ağrıtmıştı. Nasıl ince ve sinir bozucu bir sesti bu?! Gözlerimdeki bezin aniden çekilmesi ile gözlerim kamaştı. Yanan gözlerimi bir süre kapalı tuttum ama en sonunda açtım. İlk dikkatimi çeken şey karşımda, elinde biraz önce gözlerimin önünden çektiği bez olan kızdı. Elf kulakları vardı ve gözleri açık pembeydi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mühür
WerewolfKamp yapmak için çıktıkları yolda mühürlenen iki kız kardeşin hikayesini okumaya hazır mısınız? Peki ya aslında kendilerinin normal olmadıklarını anlasalar? * Hikayeden* "Mühür saçmalığına inanmıyorum tamam mı! Bu tamamen bir saçmalık!" Sinirle tısl...