Kamp yapmak için çıktıkları yolda mühürlenen iki kız kardeşin hikayesini okumaya hazır mısınız? Peki ya aslında kendilerinin normal olmadıklarını anlasalar?
* Hikayeden*
"Mühür saçmalığına inanmıyorum tamam mı! Bu tamamen bir saçmalık!"
Sinirle tısl...
Selam canlar :) Bu gün yeni bir bölümle karşınızdayım. Bölümler elimden geldiğince hızlı atıyorum umarım beğenirsiniz. Hatalarım olursa söyleyin lütfen <3
Kitaplarımda reklam yapmak yasaktır!
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Aynadaki yansımama tekrar baktım ve gülümsedim. Teyzemle konuşmak tuhaftı. Sesini duymak, yüzünü görebilmek... Her zaman anneme benzediğimi sanırdım. Ama teyzeme daha çok benziyorum sanırım. Yada ona olan hayranlığım beni buna itti.
Teyzem neden o ağaca bağlı bilmiyorum. Ama koruma kalkanlarından ileri gidemiyor gibi görünüyor. Sanırım o yüzden vermişti bize bu ipleri. Yanımıza gelemiyordu, ama gücünü bu şekilde kullanarak yardım edebiliyordu.
"Luna"
Annemin sesini duymam ile gülümsedim ve son bir kez aynaya baktım. Kendi kendime öpücük attım ve çıktım banyodan. Annemin beni görmesi ile yüzündeki telaş birden yok olmuş onun yerini tatlı bir gülümseme almıştı.
"Sana sesleniyorum neden cevap vermiyorsun kızım?"
Sahte bir kızgınlıkla söylediği şeyler ile gülümsedim. Annemin yanına gittim ve yanağından bir makas aldım
"Özür dilerim annecim duymadım"
Annem bana gülümserken bende aynı şekilde ona karşılık verdim ve yanından geçip mutfağa yöneldim
"E~ bu gün ne var yemeğe?"
Annem hemen arkamdan geldi ve bir süre cevap vermedi. Merakla ona döndüm ve baktım. Yüzünde mutlu ama heyecanlı bir ifade var gibiydi
"Bu gün şehir yakınında bir yere gideceğiz"
Ben merakla neden olduğunu çözmeye çalışırken annem arkasını döndü ve oturma odasına gitti
"Seni birileri ile tanıştıracağım. Benim eski bir ahbabım"
Şehirde? Normal insan? Merakım giderek artarken anneme sormadan duramadım
"Normal insan?"
Annem bana baktı ve gülümseyerek başını iki yana salladı
"Hayır kızım. Onlar avcı"
Kaşlarım istemsizce çatıldı. Teyzemin bir Syf Avcısı olduğunu biliyordum. Ama normal bir avcı ile tanışmamıştım.
"Neden bir avcı ile arkadaş oldun ki? Sen onlara karşı cephe almamış mıydın?"
Sorum üzerine annem koltuğa oturdu ve derin bir nefes bıraktı
"Evet. Bir zamanlar öyleydi."
Annemin gözlerine hüzün çökmüştü. Gözlerini duvara sabitlemiş ve bir şey düşünüyor gibiydi
"Gece bizi kurtarmadan önce onlara karşı sırt sırta direnmiştik. Ama şuan bir problem yok"
Peki ya savaş çıkarsa? Teyzem çok yakında bir şeylerin olacağından bahsetmişti. Acaba annemin onlara güvenmesi yüzünden mi olacak?