Selamlar canlar! Umarım bu bölümü beğenirsiniz...
Kitaplarımda reklam yapmak yasaktır!
O anki heyecanla şelaleye koşmuştum ama bikini takımımızı almayı unutmuştuk. Ama şelalere karşı koyamadığım bir zaafım vardı. Yüzmek en sevdiğim şeydi ve buna kimse mani olmaz! Bütün eşyalarımı çıkardım ve bir taşın üstüne koydum. Çıplak bir şekilde atladım suya. Tabikide önce balık var mı diye bakmıştım. Ama görünürde bir balık yoktu. Hemen ardımdan gelmiş olan ablam havluları eşyalarımın yanına bıraktı. O da soyunmaya başlayınca ıslık çaldım
"KIRK YILLIK ROMALIYIM, BÖYLE SÜTUN GÖRMEDİM BE!"
Ablam büyük bir kahkaha attı ve siyah iç çamaşırlarıyla atladı suya. Gülerek ondan uzaklaşırken dibimden çıkması ile çığlık attım
"YA! Korkuttun!"
Dedim sahte bir isyan ile birlikte. Abla gülerek benden uzaklaşırken bende suyun güzelliğine baktım. Neredeyse şeffaf diyebileceğim kadar güzel açık mavi bir suydu ve çok güzel dörünüyordu.
"Tanrım! Daha önce bu kadar güzle bir su görmemiştim"
Diyerek söylendim. Ablam biraz ilerimde kulaç atarken bende kenara yöneldim. Kollarımı taşlara dayadım ve gözlerimi kapayıp şelale sesini dinlemeye başladım. O kadar huzur vericiydi ki...
Duyduğum ufak hışırtı sesleri ile gözlerimi açtım. Ablam hala ileride yüzüyordu. Sudan çıktım ve ağaçların oraya baktım. Vücudumdan akan sular toprağı çamura çevirdiği için ayaklarım çamur olmuştu. Takmadan sesin geldiği ağaca doğru yöneldim. Tam ağacın arkasına bakacaktım ki ablamın sesi ile omzumun üstünden ona baktım
"RÜYA!"
Ona doğru adımladım ve tekrar suya girdim. Bana gözleri kısık bakıyordu
"Yok bir şey tavşan gördüm sandım da"
Ablam başını aşağı yukarı salladı ve suya daldı. Bakışlarım tekrar sesin geldiği yere kaydı. Hissettiğim hareketlenme ile ablama baktım. Sudan çıkmış bedenine havlu sarmıştı. Eşyalarını da alınca merakla sordum
"Abla?"
Ablam bana döndü ve gülümsedi
"Yüzmek acıktırdı canım. Gidip atıştırmalık bir şeyler alacağım. Ama istersen dönerim"
Kafamı iki yana salladım
"Gerek yok. Ben biraz daha yüzer gelirim zaten. Seni seviyorum"
Dedim ve ablama öpücük attım. Havadaki öpücüğümü eliyle kapmış gibi yapıp kalbine götürdü elini. Bu gülümsememi sağlarken suya daldım. Suyun içinde bir süre yüzdün. Nefes alma ihtiyacı ile çıktım yüzeye. Aklıma gelen fikirle gülümsedim. Şelale çok yüksek değildi. Bu yüzden su hızlı akmıyordu. Sudan çıktım ve şelalenin altına girdim. Saçlarımı geriye atarken kafamı da hafif geriye atmıştım. Vücudumu silip süpüren su ile gülümsedim. Bu o kadar özgür hissettiriyordu ki anlatamam.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mühür
WerewolfKamp yapmak için çıktıkları yolda mühürlenen iki kız kardeşin hikayesini okumaya hazır mısınız? Peki ya aslında kendilerinin normal olmadıklarını anlasalar? * Hikayeden* "Mühür saçmalığına inanmıyorum tamam mı! Bu tamamen bir saçmalık!" Sinirle tısl...