Mühür

4

Selamlar canlar! Umarım bu bölümü beğenirsiniz...

Kitaplarımda reklam yapmak yasaktır!

Duyduğum uluma sesi ile evden biraz önceki gibi 2 çocuğun çıkması bir oldu.Beni görmeleriyle gülümsedim. Rahmetli babam ne zaman bu duygularla gülümsesem, bir şeytana benzediğimi söylerdi. O bununla övünürdü ama şuan tek istediğim hepsinin işini bitirmek! Sinirle onlara doğru adımladım. Bir elimle pompalıyı tutarken boştaki elimle tabancamı aldım. Bana doğru atılan çocukla ona pompalıyla ateş ettim. Pompalıdan kaçmak için sağa atladığı an o taraf tabancayla ateş ettim. Gerizekalı istediğim gibi oku karnından yemişti. O anında yere serilirken pompalıyı yere attım ve palamı aldım elime. Yüzümde oluşan şeytani gülümseme ile bana bakan çocuğa el salladım

"Kuşlar bana kardeşimi aldığınızı söyledi. Gelip bakayım dedim"

Sesimden buram buram alay akıyordu. Çocuğun aniden kurda dönüşmesi ile bir adım geriledim. Evin camından bana bakan Rüya'yı görmem ile deli cesareti geldi. Sinirli bakışlarımla palayı elimde salladım ve kurda elimde gel işareti yaptım

"Gel bakalım kuçu kuçu!"

O sinirle bana atılınca gülümsedim. Büyük cüssesi tamamen onun aleyhineydi. Ben daha çevik hareketler yapabilirdim ve ondan daha kolay kaçabilirdim. Hızla kenara zıpladım ve takla atıp ayağa kalktım. O ise biraz önce olduğum yere düşmüştü. Hızla karnına tabancayla ateş ettim. Bana bir pençe sallaması ile palamı pençesine sapladım. Bayılmasıyla pençesi yere düşerken acımadan çıkardım palayı. Yüzüme ve etrafa sıçrayan kana aldırmadım. Paladan yere damlayan kan damlalarını umursamadan eve girdim. Biraz önce gördüğüm odaya gittim hızla.  

Ben odaya girmeden Rüya kapıyı açtı ve sarıldı bana. Hızla silah tutan elimle sarıldım ona. Palayı ondan uzak tutmak için  kolumu germiş ve sağ tarafa uzamtıştım

"İyi misin ablacım?"

Sorum üzerine ağlayarak bakışlarını aşağı yukarı salladı. Onu arkama aldım ve geldiğim yere döndüm. Ama döndüğüm an karşıma çıkan bir kadın ile duraksadım. Hızla palayla duruşumu aldım.

"Çekil önümden yoksa senide öldürürüm!"

Kadın çatık kaşlarıyla bakıyordu bana. Tak palayı kaldırmıştım ki konuşması ile durdum

"BİRAZ SAKİN OLUR MUSUN!?"

Sinirle güldüm

"SAKİN Mİ! KARDEŞİMİ KAÇIRDINIZ!"

Kadın sakinleşmiş bir şekilde bir adım geriledi

"Tamam kabul. Ama bir açıklaması var. Bak biraz öncede gördün! Bir kurt adamlarız. Ve kardeşinle Boz mühürlendi! O yüzden onu buraya getirdik"

Kafamı hafifçe sağa eğdim ve güldüm

"Komik hikaye"

 dedim gülerek. Kulağıma fısıldayan Rüya ile omzumun üstünden ona baktım

"Dinlesek mi?"

Normalde çığlık atması gerekirken dediği şey ile gözlerimi kıstım. Derin bir nefes verdim ve başımı aşağı yukarı salladım. Kadın bir yeri işaret etmesiyle oraya baktım

"Oturma odasına geçelim"

Dedi gülümseyerek. Kısık gözlerimle ona baktım. Ona arkamı dönmeden oturma odasına geçtim ve oturdum, yanımda Rüya oturmuştu. Sinirle ayağımı titretiyor ve topuğumu yere vuruyordum. Kadın derin bir nefes verdi ve karşıma oturdu.

"Bak biliyorum bunlar çok doğaüstü ve inanması zor ama gerçek"

Kadının naif sesi kaşlarımı çatmama neden oldu. Biraz önce dışarıda bir katliam yaptım ama kadın bana iyi davranıyor! Neler oluyor be!

---------

Derin bir enfes bıraktım ve bu sefer ben konuştum. Neredeyse yarım saat geçmişti.

"Bakalım anlamış mıyım? Siz kurt adamsınız. Kardeşimle boz denen adam mühürlendi, ki bu aşık oldular anlamına geliyormuş. Kardeşimi daha yakından tanımak ve korumak için buraya getirdiniz. Çok iyi koku alıyor, duyuyor, görüyorsunuz ve çok güçlüsünüz. İstediğiniz zaman dönüşebiliyorsunuz. Üstelik mühürlendiğiniz kişi sizin ömrü hayatınız boyunca aşık olacağınız kişi oluyor. Mühürlünüz ölür ise çektiğiniz acı yüzünden kalbiniz patlıyor ve ölüyorsunuz. Doğru mu?"

Konuşmamın bitmesi ile kadın bana gülümsedi ve başını aşağı yukarı salladı. Parmağını havaya kaldırdı ve ekledi

"Ayrıca içlerinden birinin mühürlüyüm"

Bakışlarım yanımda oturan kardeşime kaydı. O da benim gibi gözlerini kısmış kadına bakıyordu. Bakışlarımı kadına çevirdim.

"Bak. Kanıt istemeyeceğim çünkü dışarıda gördüm. Ama bunlar kardeşimi burada bırakacağım anlamına gelmiyor!" 

Söylenmem ile kadın derin bir enfes aldı. Sinirle bakışlarımı elimdeki palaya çevirdim. Eve sinirle birinin girdiğini hissetsem de bakmadım.

"Neler oluyor burada! Sena!?"

Karşımdaki kadının ayağa kalkmasıyla gülümsedim

"Küçük bir yanlış anlaşılma oldu Kaan. Boz'un mühürlenmesi ile kızı buraya getirdik ama ablası biraz sorun çıkardı"

Sinirle ayağa kalktım ve elimdeki palayı salladım kadına bakarken

"BENİM BİR ADIM VAR!"

Benim kükremem ile kadın şokla baktı bana

"E-Evet. Üzgünüm Gece"

Sinirle bakışlarımı karşımdaki adama çevirdim. Gözlerimizin birleşmesi ile derince yutkundum. Birden bire bembeyaz olan etrafımız ile yutkundum. Bakışlarımı ondan çekemezken ayağımın altından kayan zemin ile tekrar yutkundum. Gözümün önüne gelen daha önce yaşamadığım ama içinde bulunduğum anıyla gözlerim şokla açıldı. Bir yatakta yanımda bu adamla uzanmış tavanı seyrediyorduk. Aynı anda birbirimize baktık ve fısıldadık

"Sonsuza kadar"

Aynı anda fısıldadığımız şey ile gerçek dünyaya döndüm. Dönen başımla hızla kenardaki komidine tutundum. Pala elimden düşerken küfür savurdum. Anında elini sırıtma koyan Rüya'ya baktım. Bulanık gören gözlerim saniyeler içinde düzelirken yutkundum.

"Ne oldu lan az önce!"

Sinirle söylenerek Sena denen kadına döndüm!

"NE OLDU DEDİM!"

Sinirle bağırışımın ardından Sena derince yutkundu ve bir bana birde o adam baktı. Göz ucuyla baktım ona. Doğruca gözlerime bakıyordu ve hareket etmiyordu. Sena bakışlarını yere çevirdi ve gülümsedi

"M-Mühürlendiniz"

Dedi gülmemeye çalışırken. Şokla bakışlarımı adama çevirdim. YOK ARTIK! ŞAKA MI BU!!!

Umarım bölümü beğenmişsinizdir.

Eğer hatam olduysa uyarırsanız sevinirim. Sonraki bölümde veya bir sonraki kitabımda görüşmek üzere.