15.BÖLÜM

53K 1.5K 176
                                    

Genç kadın üzerindeki bedenin ağırlığıyla daha da mayışırken, vücudunun verdiği uyarıları fark etmiyordu.

Dönen başı ve bulanan midesini bile umursamadan üzerindeki adama yönelik nefes nefese "Kalk artık üzerimden!" dedi.

Mert, kadının kokusunun en yoğun olduğu bölgeye sıkı bir öpücük kondurup derin bir şekilde kokladıktan sonra kafasını kaldırıp "Konuşacağız ama" diye şart koştu.

Arya bulanan midesine daha fazla kayıtsız kalamayıp "Tamam Mert, kalk!" diye cırladı.

Mert, kendisiyle birlikte sarıldığı bedeni de kaldırıp sabit durdurduktan sonra bıraktı. Bakışlarını karısının suratına çıkardığında rengi atmış ten kaşlarını çatmasına sebep oldu.

"Güzelim, iyi misin?" diye endişeyle sorarken kendisine doğru uzatılan eli tuttuğunda, genç kadının dudaklarından "Bana güzelim deme demedim mi ben sana?" diye bir fısıltı çıktı ama bunu kocası duymamıştı.

Yine de kendini karanlığa teslim ederken düşmesine engel olan bedeni hissetmişti.

Mert kollarına yığılan bedenle anlık şok geçirirken korku dolu bir sesle "Arya!" diye fısıldadı. Ellerini genç  kadının suratına çıkarıp küçük tokatlar atarken "Güzelim uyan hadi!" diye endişeyle seslendi.

Tokatların işe yaramadığını anladığında "Hasan!" diye kükreyip Arya'yı kucağına aldı. Hasan kapıyı açıp içeri dalar dalmaz "Doktor çağır!" diye bağırıp kucağındaki kadınla odadan çıkıp asansöre bindi.

Beyni o kadar uyuşmuştu ki, karısını odadaki üçlü koltuğa yatırmak aklına bile gelmemişti. 

Asansör odalarının olduğu katta durduğunda koşar adımlarla yatak odalarına girip genç kadını yatağa bıraktı.

Ellerini karısının suratına çıkarıp yüzündeki saçları geriye doğru tararken "Uyan hadi, lütfen" diye çaresizce fısıldadı. Arya'nın normalde de süt kadar beyaz olan teni daha da beyazlayıp dudaklarının rengi morarırken Mert'in paniği had safhaya ulaşıyordu.

Aradan geçen birkaç dakika ona bir ömür gibi gelirken "Nerede kaldı lan bu doktor!" diye tüm katı inletti.

Neyse ki korumalar dışında kat boştu da insanların kulak sağlıkları iyi durumdaydı. Korumalar mı? Onlar alışmıştı...

Mert'in kükremeseni asansörden duyan doktor titrek adımlarla patronunun odasına girdi. Adamdan normal durumda bile korkuyorken, şimdi karısına müdahale edecek olmak iliklerine kadar titretiyordu.

Hoş, sanırım Mert'ten korkmayan sadece Arya vardı...

Doktor gerekli muayeneleri yaptıktan sonra çantasından çıkardığı materyallerle damar yolu açacakken Mert büyük bir panikle "Napıyorsun sen!?" diye atladı.

Doktor titreyen sesi ile "Damar yolu açacağım Mert bey, serum takmam gerek." dedi.

Mert "Yanlış bir şey yaparsan ya da canını acıtırsan seni öldürürüm!" diye tıslayıp karısına doğru adımladı. Arya'nın eskisine oranla incecik olan bedenini tek eliyle doğrulttu, üzerindeki ceketi çıkarıp yavaş bir şekilde yatırdıktan sonra, dudaklarını genç kadının alnına bastırıp kokusunu içine çekti.

Doktora dönüp "Dikkat et!" diye tısladığında adam gergin bir şekilde yutkunmuştu.

Duruma el atması gerektiğini hisseden Hasan Mert'i kolundan kavrayıp çekiştirerek giyinme odasına soktu. Kapıyı kapattıktan sonra  "Bi dur lan! Adamı daha çok geriyorsun!" diye cemkirdi.

Mert "Kollarıma yığıldı lan!" diye bağırdı. Derin bir nefes alıp "Sikik inadım yüzünden günlerdir yanına gelemedim. Şu hâline bak bembeyaz olmuş!" diye bağırarak devam etti.

Hasan "Inat etmeseydin lan o zaman! Defolup gidip özür dileseydin, afettirseydin kendini!" diye çıkıştı. Evet en yakın arkadaşıydı ama Arya'nın haklı olduğunu da biliyordu.

Mert artık kısılan sesiyle "Yapamadım lan işte! Yapabilsem her gece onun uyumasını bekleyip gizli gizli sever miydim? Öpmeye korkuyordum lan uyanır diye" dedi.

Hasan derin bir nefes alıp "Biliyorum senin için çok zor ama sırf ben kimseden özür dilemem takıntın yüzünden kaybettiklerin yetmedi mi? Arya'yı da kaybetmeyi göze alabilecek misin Mert?" diye sordu.

Cevabını çok iyi biliyordu ama arkadaşının artık hissettiklerini Arya'ya da hissettirmesi gerekiyordu ve bunun için biraz iteklenmeye ihtiyacı vardı.

Sessiz kalan arkadaşına karşılık "Arya geldiğinden beri kendine geldin farkında değil misin? Yıllardır maximum kaç saat uyuyorsun? Ben söyleyeyim iki, hadi taş catlasın üç. O da şansın varsa. Peki karınla uyurken kaç saat uyuyorsun Mert?" diye sordu bu defa.

Mert öfkeli bakışlar atarak "Altı" diye tısladı.

Karısına ne olduğunu bile bilmiyordu ama şu an konuştukları konunun saçmalığı... Sırası mıydı şimdi nutuk çekmenin?

Hasan bilmiş bir sırıtışla "O zaman defol git kendini afettir, belki gizli gizli sevmene değil de sarılıp öpmene izin verir." dedi.

O an Mert'in kafasının içinde sadece tek bir şey dönüyordu 'Öpmek'. Arya ve öpmek.

Kafasının içindeki Arya'nın 'Biri bana dokunursa ya kusar ya bayılırım' sözleri ve bayılmadan önce olan öpüşmeleri gözünün kararmasına sebep oldu.

Karısı şu an baygındı ve bunun tek bir sebebi vardı o da Mert'in öpücüğü.

27.07.2021

Bu bölüm kısa evet ama hemen ardından mükemmel bir bölüm geliyor. Iki bolum atıyorum kontrol edin.

Oy vermeyi ve düşüncelerinizi belirtmeyi unutmayın.

Sizi seviyorum, öptüm.

Casper🖤

CANHIRAŞ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin