Sevmekten Korkma

19 5 0
                                    

Bazen en çok acı cekenin ben olduğumu sanıyorum. Aklımda o kadar büyütüyorum ki acılarımı başkalarını düşünmüyorum bile. Oysa ne acılar var. Ailesini, sevdiklerini kaybedenler, başka saymıycam çünkü bence en kötüsü bu. Caner in yaşadığı gibi yani. Sırf kötü bir yıl gecirdim diye neden bu kadar isyan ettim sanki. Ya sevdiklerime bişey olsaydı. Ya daha ağır bişey yaşasaydık. Ne olucaktı o zaman. Nasıl dayanıcaktım. Gözümdeki yaşları silerek kafamı kaldırdım. " Allahım bunu daha önce söylemediğim için affet beni. Kendi acılarımı görüp başkalarını önemsemediğim için affet. Allahım bana böyle bir acı vermediğin için sana şükürler olsun. Sen bizleri bu acılardan koru Allahım amin."
Şimde eski bir mahallenin girişinde durmuş,ileri bakıyordum. Hani filmlerde fakir olarak gösterilen yıkık mahalleler vardıya aynı öyleydi geldiğimiz yer. Hiç tekin Bi yere benzemiyoduda. Caner in koluna iyice sarılarak onunla ilerlemeye başladım. Bir kaç cocuk sokakta top oynuyordu. Köşede ellerinde tespihlerde tuhaf bakışlı adamlar dikiliyodu. Kave tıka basa doluydu. Bağrışlar, kavga sesleri bir türlü durmuyordu. Sanki ayrı bir boyuttaydık.
-neredeyiz biz?
-benim yaşadığım yerdeyiz.
Biraz daha ilerledikten sonra sıvalı boyası çatlamış, heran yıkılacak gibi duran bir binaya girdik. Sarmal merdivenden iki kat cıkarsak bir dairenin önünde durduk. Caner zile basarak bekledi.
-kim o?
-benim anne Caner aç kapıyı.
Bir kaç kilit açılma sesinden sonra kapı açıldı. Saçları beyazlamış, aslında genç olmasına rahmen yüzünde büyük bir yaşanmışlık olan Bi kadın actı kapıyı. Önce bizi süzdü. Sonra bir anda caneri boynuna sarıldı. İçeri girdiğimizde bizi eski bir koridor karşıladı. Koridorun sonundaki odaya girdik. Biri açılmış ve yatak olarak kullanıldığı belli olan eski bir çek yat ve tekli bir koltuk vardı. Tabi bide eski bir tüplü televizyon.
-seni buraya niye getirdim biliyomusun? Annem seni tanıyor. Yani benim anlatmadan. O yüzden yanımda seni görünce şaşırmadı. Şimdi anlatıcaklarımı iyi dinle olurmu.
-tamam.
-Aylin öldüğünde burdan gittiğimi söylemiştim. Tabi bide iflas ettiğimizde. Ben giderken annem ve babam iyiydi. Ne olursa olsun tekrar büyüycez diyodu babam. Ama ben geri döndüğümde babamı bulamadım. Annem bir sığınma evinde öğlece dışarı izliyordu onu bulduğumda. Babam terkedip gitmiş bizi. Bi annem bir ben kalmışız anlıyacağın. Annemnordan cıktığı da hiç iyi değildi. Uzun bir süre tedavi gördü. Ben calıştım o hastanede kaldı. Sonra iğleşti. Cıktık hastaneden yanlız buranın kirası uygundu bizde buraya taşındık. Hani bazen derste uyuyorum ya cünkü taksi de calışıyorum. Ve hafta sonları bir kafede. Öyle işte.
-Caner...
-ben babamın anneme olan aşkını izliyerek büyüdüm. Ama annem babama aşık değildi. Çünlü zamanında sırf zengin diye sevdiğinden zorla ayırılarak evlendirilmişti Babamla. Güçlü duramadığı için olmuştu bunlar. Peki babam sözde cok aşıktı peki şimdi nerde? Bak insanın geç kalmadan Gercek sevdiğini secmesi ne kadar önemli. Cünkü geç kalınca işler sarpa sarıyor.
Daha fazla dayana bileceğim düşünmüyordum. Caner in yanına ilişerek tekrar sarıldım. Kendini ağlamamak için kastığı çok belliydi. İçeri caneri annesi girdi bir anda. O da ağlıyordu. Büyük iğtimalle bizi duymuştum. Canerin diyer tarafına oturarak oda sarıldı oğluna. Orda saatlerce ağladık o şekilde. Sonunda Caner bizi kendimize getirmişti. Yine o tatlı haliyle bizi güldürmüştü. Bir süre konuştuk durduk. Artık gitme vakti geldiğinde aslı teyzeye sıkıca sarılmışım. O da bir anne şefkatiyle sacları I okşamız daha sık gelmemi söylemişti.
Eve geldiğimde bizimkiler salonda oturuyordu. Koşarak önce anneme sonra babama ve en son kardeşime sarılarak kocaman öptüm. Hatta hızı almayarak mutfakta calışan Ayşe teyzeyide öptüm. Evdekiler şaşırdığındada içimden geldiğini söyleyerek üst kata cıktım. Ama daha merdivenlerin önündeyken kafamı aşağı uzatıp,
-sizi seviyorum ailem!!! Diye bağırdım.
Odama girdiğimde üzerimi değiştirerek yatağa uzandım. Telefonumu eline alıp watsapa girdim. Rüzgarın ismine tıklayıp, "yarın okuldan sonra baş başa konuşabilirmisiniz?" diyerek telefonu kapadım ve kendimi uykunun huzurlu kollarına bıraktım.

çakıl taşlarıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin