🎶bölüm şarkısı🎶
Doja Cat & The Weeknd - You Right"Senin de beni istediğin gibi seni istiyorum.
Sen benim üstümdeyken o enerjiyi hissediyorum.
Birkaç vuruş, sonra bana ait olacaksın."
× × × × ×
Masamda biriken işleri yoluna koymak tüm öğleden öncemi almıştı. Dean'in hastanede yattığı süre boyunca bazı seansları ertelemiştim ve bazı sonuçlara da ancak bakabilmiştim. Ertelediğim seansları yüksek bir tempoda tüm haftaya sığdırmaya çalışmıştım ve bunda oldukça başarılı olmuştum.
Masamdaki telefona uzandım ve 1'i tuşlayarak telefonu kulağıma dayadım. Her zamanki gibi ilk çalışta yanıtlandı.
"Buyrun bay Novak."
"David, bana bir kahve getirir misin?"
"Elbette."
Telefonu kapattım ve kafamı bir süreliğine masaya dayadım. Gözlerimi kapatıp biraz olsun dinlenmeye çalıştım. Daha hafta ortasında bu denli yorulmak, işleri fazla sallamamın bir cezası niteliğindeydi. Yine de bu kadar çabuk halledebildiğime seviniyordum.
Telefonum çalınca kafamı masadan kaldırdım ve telefonu kulağıma götürdüm.
"Evet David?"
"Dün sabah masanıza bıraktığım notu görmemiş olmalısınız, siz seanstayken yayınevinden aradıklarına dair bir bilgilendirme notuydu."
Elimi istemsizce kafama vurdum.
"Ah, gördüm ama tamamen unuttum."
"Bay Carter şuanda hatta, bağlayayım mı?"
"Evet, lütfen bağla."
Uzun bir "bip" sesinden sonra neşeli bir ses beni karşıladı.
"Bay Novak!"
Hızla boğazımı temizledim.
"Merhaba bay Carter. Kabalığımı mazur görün, dün size geri dönemedim. Çok yoğun bir hafta geçiriyorum."
"Bazı konuları sekreterinizle halletmeye çalıştım, ancak sizin adınıza konuşmaktan çekindi. Bu sebeple direkt olarak sizinle görüşmek istedim."
David, Dean'in kaza geçirdiğini biliyordu ve bu sebeple işlere ara verdiğimin de bilincindeydi. Bana sormadan karar vermek istememesi bu konuda benim için iyi bir şeydi, çünkü Dean o haldeyken bir parti veremezdim.
"Evet, ondan bunu ben istedim. Yayım tarihi konusunda bekleyen okuyuculara bir sürpriz yapmak istiyorum."
Telefonun ucundan sayfa sesleri duyduğum zaman editörün takvime baktığını anlamıştım. Aynı şekilde ben de takvimi önüme aldım. Bugün çarşambaydı, bu durumu da daha fazla geciktirmeme gerek yoktu.
"Cuma günü diyelim mi?"
"Nasıl... Bu cuma gibi mi?"
Telaşlı ve şaşkın sesine gülmüştüm. Artık hiçbir şeyi geciktirmek istemiyordum, hayatın ne kadar kısa olduğuna birkaç gün önce yakından şahit olmuştum.
"Kitabımın bu cuma raflarda olması mümkün mü?"
"Bunu sağlayacağıma emin olabilirsiniz, okuyucular çılgına dönecek."
Gülümsedim. Bu kitabın basılması hakkında yüzlerce mail almıştım, bunun sebebi de psikoterapi dünyasına yeni bir kuramı tanıtacak olmamdı. Herkes bu konuda fazlasıyla meraklı ve ısrarcıydı.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Unprofessional Love | Destiel
Hayran KurguDoktoru olduğum Dean Winchester'ın kokusunun odamı tekrar hakimiyeti altına alacağı gün için delirir vaziyetteydim. -Ve bu hiç profesyonel değildi. ✨TAMAMLANDI✨