42.Bölüm ''Mahkeme''

35.1K 3.5K 1.5K
                                    

Bugün 3 bölüm atacağım. Voteler atmadan diğer bölüme lütfen geçmeyiniz.

Bu kitapda da yavaş yavaş sona yaklaşıyoruz. Aşk-ı Aşkın'ı bitirdikten
Hemen sonra Tarif defterini bitirip, yayınlayacağım. Sadece litost'u bırakıp, bütün zamanımı ona vereceğim. 

O da bittikten sonra Yeni kurgumu sizlerle paylaşacağım.

O yüzden fazla uzatmadan başlayalım.

Voteler atıldıysa başlıyoruz :)

-

-

''Anne nasıl yakışmış mı?'' Aynada kendimi süzerken gideceğim mahkeme için hazırlanıyordum.

O, Enez dönsün baksın öldürmek istediği kıza.

Üstümdeki siyah, askılı keten tulum pantolon, onun altında kalan balon kollu beyaz gömleğim ve kızıl saçlarımla tam bir afettim.

''Aşkın ben sen gelme, aklına o anlar gelir diye ne yapıyorum sen ne yapıyorsun!'' Annemin sinirle sesiyle sırıttım.

''Geleceğim anne adalet yerini bulunca o zaman bitecek kabuslarım.'' Alakası yoktu. Kuzey tipi değişmiş demişti. 

Sadece ne kadar, nasıl değişti merak ediyordum.

Babam odaya sert bir şekilde geldiğinde ona baktım. Sinirinin sebebini merak ederken bizi görmesiyle yumuşadı.

''Ne oldu hayatım, sorun ne?'' Annemin ona yaklaşasıyla babam belini tuttu.

''Bir sorun yok yavrum. Hadi hazırsanız gidelim. Geç kalmayalım.'' Kafamı sallayarak onayladığımda kapıya doğru adımladım.

Hareketlerim sınırlanmıştı. Bana ne kadar 'geçecek.' deseler de uzun sürecek gibi hatta kalıcı gibi hissediyordum. 

Eğer zorlarsam canım bir hayli acıyor ve uyuşuyordu. 

Odadan çıkıp, merdivenleri inerken arkamdan annemlerde geliyordu. Derin bir soluk alarak evden çıkarken sırıttım.

Hava soğuyordu umarım Kuzey ısınabileceğimiz bir şeyler yapmak isterdi.

Sarılıp uyumak mesela.

Ehehe ulan Aşkın ne abazasın amına koyayım ya!

Çocuk kaçacak senden az kaldı yemin ediyorum. Hayır benim de anlamadığım o çocuk sana nasıl baktı. 

Elit çocuk Allah'ın kekosuna katlanıyordu. Kendi kendime mırıldanırken arabaya binmiştim bile. Babamla annem de arkamdan gelip, arabaya bindiklerinde mahkeme için yola koyulmuştuk.

Camdan dışarı bakarken babamın sesiyle bakışlarımı ona çevirdim.

''Korkuyor musun Aşk kızım?'' Valla aşk kızım demese üstüme alınmazdım.

Ne korkacaktım Allah'ın katilinden?

''Baba yok korkmuyorum da ceza alacağına emin misiniz?'' Babam yutkunup, direksiyonu sıktı.

''Bilmiyorum halan tanıdık hakimle bir mahkeme ayarlamıştı ama adam ölü bulunmuş. Bir oyun oynamadılarsa ceza alacaktır herhalde.'' Babamın dediğiyle yutkundum.

Bilerek öldürmüşlerdi.

Ceza almayacaklar mıydı yani? O kadar insanın emeği, canı boşuna mı gitmişti? 

Aşk-ı Aşkın ✔️Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin