Klaus, ablasının sözlerinden ardından yeğeninin nasıl bir planı olduğunu düşündü. Ortaya çıkardığı tüm güçlere rağmen hala daha kimliğini açıklamamıştı. Bu yüzden ablasının ona gerçek kimliğini açıklamak için bir yem atup atmadığını düşündü.
Kaos Getiren'in tekrardan kendisine dönmesi aslında onlara gerçek kimliğini anlatsa da, kendi açıklaması bambaşak bir şeydi. Bu yüzden arkasını dönmeden Duygu Manipülasyonu gücünü aktif hale getiren Klaus, bu gücü ablasının üzerinde kullandı.
Duygu Manipülasyonun, etki ettiği kişilerin gerçek duygularını, büyüyü yapan kişiye söyleme gücü vardı. Ayrıca eğer büyüyü yapan kişi çok güçlüyse, hedef aldığı kişinin duygularını bir derecede manipüle edebilirdi.
Klaus ise bu büyüyü sadece ablasının yalan söyleyip söylemediğini kontrol etmek için kullanmıştı. Fakat büyüyü yapar yapmaz, ablasının gerçek söylediğini ve şu anda büyük bir hüzün içerisinde olduğu gördü.
Bu gerçeklikle arkasını dönerek ablasına bakan Klaus, elini kaldırarak parmaklarını şıklattı. Bu basit şıklatmayla muazzam bir aura çıkışı Klaus'tan yayıldı ve tüm ortam bulanıklaşmaya başladı.
Herkes etrafına bakarken, bulanıklaşan etraf değişmeye başlamıştı. Sadece bir kaç saniye içerisinde kalkanın içerisinde olan herkes Avalon Merkez Krallığının, Krallık Sarayında ki Taht Odasında belirmişti.
Klaus herkesi taht odasına ışınlamıştı. Taht odasına tekrar dönmek onun için nostaljik bir olaydı. Şu anda taht odası boş olduğu için Ejderha Tahtı da boş durumdaydı. Klaus taht bir süre baktıktan sonra yavaş adımlar ile tahta doğru yürüdü.
Gerçekte taht onun hakkıydı ki, şu an ki tahtı bile yeğeni David'e o vermiş ve onu Kral ilan etmişti. Tahtın önüne kadar geldiğinde arkasını dönerek tereddüt etmeden tahta oturmak için hareket etti.
Tüm bu olaylara Sarah sadece izlemek ile yeltenirken, Aaron karşısında çocuğun Ejderha Tahtına oturmaya cüret etmesi karşılığında müdahale edecekken, Sky'ın hüzünlü gözler ile onu durdurması karşısında şaşkınlıkla ablası gibi gördüğü Sky'a baktı.
Sky ise hüzün ve özlem dolu gözler ile Klaus'un Ejderha Tahtına oturmasını izledi. Karşısında ki çocuğun Gök Alevlerini ortaya çıkardıktan sonra kardeşi olduğundan emindi. İlk başta inanması onun için zor olsa da kardeşinin bir şekilde farklı bir görünüş ile hayata geri döndüğünü bilmek onu hayretler içerisinde bıraksa da, mucizeler yaratan ve ailesi uğruna Tanrıları katleden kardeşinin hayatta olduğunu bilmek onun için yeterliydi.
Klaus tahta oturduktan sonra antik bir ses tahttan yayıldı ve tüm taht kan kırmızı enerji izleri aydınlandı. Ejderha Tahtı adeta gerçek sahibinin geri dönüşünü kutluyordu. Taht Salonundan yayılan sesin ardından Taht Salonun kapıları gürültülü bir şekilde açıldı ve içeriye muhafızlar eşliğinde Kral David, Kral'ın Eli John, Savaş Bakanları Jaden ve Stephan girmişti.
Kral David'in içeriye girmesi ile Sky, Aaron ve Sarah eğilerek selam vermişlerdi. Fakat Kral David'in gözleri şu anda kendi tahtında oturan Klaus'tan başkasını görmüyordu. Durumu gören Kral'ın Eli John, sessizce Klaus'u incelerken, Jaden öfkeyle bağırdı.
"Muhafızlar!"
Savaş Bakanlarının bağırması ile aniden harekete geçen Muhafızlar, daha ilk adımlarını atar atmaz, Klaus'tan yayılan baskıcı aura ile tüm vücutları kan kırmızı aura ile kilitlenmiş ve hareket edemez hale gelmişti.
Muhafızlarının sadece aura ile etkisiz hale geldiğini gören Kral David, çatık kaşlar ile "Kimsin sen ?" diye sordu. Dayısının ona emanet ettiği tahtında yabancı biri oturmasına rağmen mantıklı düşünerek öyle hareket ediyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Klaus Maxwell ♕ Kaos Ateşi
FantasyMutlak Safkan ve Ejderha Kral olarak bilinen Klaus Maxwell'in ölümüyle tüm diyarı derin bir hüzün dalgası sarmalamıştı. Fakat bu bile beklenen savaşları ertelemeye yetmemişti. Ejderha Kral'ın ölmesi ile başlayan istila dalgaları ve Kutsal Tanrılara...