3.6

9K 314 89
                                    

Selaaaam çok istediğiniz için hemen yazıp yayınladım. Umarım seversiniz.

Medya: Ali

Ben küçüklüğümden beri aşkın beni bulacağına inanmışımdır. Ne hayalim vardı ne de düşüncelerim o zamanlar. Tek istediğim gerçek aşkı bulup ölüme kadar mutlu olmaktı.

Şuansa hissettiklerim, düşündüklerim farklı değildi. Her zaman beni çok sevecek ve benimde onu çok seveceğim birinin hayatıma girmesini istemiştim. Oldu da.

Anonim beni gerçekten sevdiğine inandırdı. Hani olur ya çıkmak için çıkanlar, küçük bir hoşlantıyı abartıp 'Ben aşık oldum' diye gezinenler... İşte onlardan bir şekilde kaçmayı başardım.

Hayatımın tam ortasına öyle birini koymak istedim ki; Düştüğünde kaldırayım, hayata karşı olan zorluklara beraber göğüs gerelim, her şeyi beraber başaralım istedim.

Şimdiyse hayatımın tam orta yerine hızla düşüş yapan bir anonim var ve ben onu görmeden sadece hissederek sevdim ve onun da bana olan aşkına inandım ve inanıyorum.

"Hadi geç olmadan gidelim bizimkilerin yanına, sahile inmişlerdir bile." 

İlk defa birinin yanında utanmadan şarkı söylemiştim ama şuan acayip utanıyordum ve hemen tüymeliydim buradan.

"Peki nasıl istersen ama ben biraz daha manzarayı seyretmek istiyorum sen istersen git." 

Yalnız başıma mı?

"Nasıl yani tek başıma nereye gideyim?"

"Gidersin canım ne olacak en fazla kurt kapar." Benimle dalga geçtiğini anladığımda omzuna bir tane patlattım.

"Salak gel buraya." Elinden tutup onu ileriye sürükledim, o da sesini çıkarmadan benimle geldi. Yol boyu ikimizde konuşmamıştık. 

Uzaktan sahneden çıkan ışıkları gördüm. Biraz daha yürüyünce Efe'nin şapkasıyla bir şeyler yaptığını gördüm.

"Oooo çifte kumrularımızda nihayet gelmişler." Efe sonra bana döndü. "Aşk olsun bugs bunny'im beni bu dangalağa mı tercih ettin? Çok ayıp." 

Efe'ye gözlerimi devirip sandalye çektim ve oturdum. Boş boş imalar yapıyordu. Anonim bunu duysa Efe'ye yapmadığını bırakmazdı sanırım.

"Eee bu gece kız tavlamayacak mıydık? Ne güzel Antalya'dayız, Rus dolu buralar oh mis." Sıla'ya baktım çünkü onları shipliyordum. 

Bana göre Sıla'nın şuan sinirden köpürmesi ve ona aşkını ilan etmesi gerekirdi. Ama öyle olmadı.

"Bence de ya. Bak şu Rus çocuk çok yakışıklı. Hem 18 19'unda gibi görünüyor. Tanışmaktan zarar gelmez değil mi?" 

Aksine Sıla güler yüzle karşılayıp erkek tavlamaya gitmişti. Beyninden şüphe ediyordum artık. 

Bar tarafından gidip alkolsüz mojito aldım. Sarhoş olmak istemiyordum. Zaten bünyem alışık olmadığından 2 veya 3 kadeh de salıveriyordum kendimi.

Pipetimle oynarken Efe ve Deren'e kaydı gözüm. Efe göğsüne yaslamıştı onu, saçıyla oynuyordu. O kadar şirindiler ki. Şeker olsalar anca bu kadar sevebilirlerdi birbirlerini. 

Şeker olmak ne akıllım

Garip bir şekilde iç sesimi duyunca tersleyesim gelmemişti. Allah Allah ateşim falan mı vardı acaba benim?

Yanımda oturan Emre sandalyemi biraz yanına çekince ona döndüm. "Sıkılıyor musun?"

Ona kafamı evet anlamında salladım. Aslında çok sıkılmasam da daha canlı müzik başlamamıştı ve eğlenemiyordum. 

Sarışın || TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin