Çok bekletmeden sizi hikayemize alalım
Hazırsak başlıyoruzzz
Medya...
"Lan öptü kızı Dereeeen." Efe'nin bağırmasıyla arkamızdaki çalılıklar hareket etti ve hemen Deniz'den ayrıldım.
"Ya sussana Efe ya. Anladılar işte." Çalılıkların arasından atışmaya benzer sesler gelirken Deniz sıkıntılı bir nefes verdi.
Benim en güzel anım gitti ama Efeaşkım naptın ya?
"Efe!" diye seslendi Deniz sinirle. "Aferin kardeşim çok iyi halt yedin ama ben sana gösteririm bunun hesabını."
Efe ve Deren masummuş gibi çalıların arasından çıkıp ellerini teslim olurmuşçasına kaldırdılar. "Hazal valla benim bir suçum yok Efe dedi gel bakalım şunlara diye durması için peşinden gittim bende."
Efe şaşkınca ona döndü. "Hııı kesin öyledir. Kusura bakma ballı pudingim ama fotoğraflarını da ben çek demedim sana." Deren gözlerini açarak Efe'ye baktı ve omzuna bir tane geçirdi.
Fotoğraflarımızı mı çekmişlerdi?
"Hani söylemeyecektin Efe?" Efe kollarını göğsünde birleştirdi ve Deren'e arkasını döndü. "O bana suçu atmadan önceydi."
Aralarına girerek, Derene hitaben "Ben seni zeki sanırdım, sense beni sırtımdan bıçakladın yazıklar olsun emi."
Deren dudaklarını büzerken arkalarını dönüp gittiler. Deniz onlar gidince omuzlarımdan tutup kendine çevirdi.
"Gidelim mi güzelim?" İçimdeki sesi bastıramadan sordum.
"Güzelin miyim gerçekten?" Safça sorum üzerine Deniz kafasını geriye atarak kahkasını bastı. Kim gülmezdi ki soruya bak.
"Güzelimsin gerçekten." Kalbimin atış hızı kendini belli ederken eli elimi kavradı ve bizimkilerin yanına yürümeye başladık.
Çok huzurlu ve mutlu hissediyordum. Sonunda anonimi bulmuştum hem de doğum günümde yıldızlar bize göz kırparken. Hayatım boyunca bu anı unutabileceğimi sanmıyordum.
Canlı müzik devam ederken bizim masadan ıslıklar çalmaya başlayınca tüm gözler üzerimize döndü. Utanıyorum yapmayın şerefsizler.
"Oooo yılın çifti de geldi sonunda."
"Abi tebrik ederim mükemmeldiniz."
"Sesleriniz... Tam anlamıyla muazzamdı."
"Ne yaptınız, nereye gittiniz ya hemen."
"Neler yapmadılar kiiii." Efe hınzırca gülünce kafasına geçirdim bir tane. "Saçma saçma konuşma."
"Aman ya, bir eğlencem vardı o da gitti." Herkes kendi aralarında gülüşüp eğlenirken kısa kısa cevaplarla yetindim.
"Ben Nico ile konuşurken ne ara sen anonimi öğrendin de çıktınız şarkı söylediniz. Ah elimde büyümüştün sarı kuşum benim ya."
Sıla bana heyecanla bir şeyler anlatmam gerekiyormuş gibi bakıyordu ama ben utancımdan şuan konuşabileceğimi sanmıyordum.
"Onu bunu bırak da Nico ne iş kuzu?" Sıla birden arkasını döndü Nico denen çocuğa baktı ve tekrar bana döndü.
"Ay Hazal çok şirin yaa. Böyle maviş maviş gözleri var sarı saçları, beyaz teni... Rus ama Türkiye de yaşıyor ve en güzeli Türkçe biliyor, yarım yamalak ta olsa."
Sıla çocuğu ballandıra ballandıra anlatırken gözüm çocuğa kaydı. Sıla bir şeyler anlatıyordu ama dinlemiyordum.
Çocuk harbi yakışıklıydı. Siyah bel çantasını omzundan geçirmiş beyaz tişörtü ve siyah kotuyla uyumluydu. Beyaz tişörtünün içinden kaslı olduğu belliydi. Sıla'nın zevkine hak verdim ama Rüzgar bu çocuğun tam tersiydi!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sarışın || Texting
Fiksi UmumBilinmeyen Numara: Sen beni koca diye evine al Bilinmeyen Numara: Senin sözünden çıkmam valla bak Bilinmeyen Numara: Hanımcılık kazanır Bilinmeyen Numara: Hem senin gibi sarı sarı çocuklarda yaparız Bilinmeyen Numara: Hayali bile güzel anasını satıy...