4.2

6.4K 245 33
                                    

Hızlı bir girişle başlıyoruzz

Devamkeeee

"Pardon." duyduğum erkek sesiyle sarmalandığım kolların arasında huzursuzca kıpırdandım. "Deniz Bey." Adam hala seslenmeye devam ederken uyanmak istemiyordum.

Kafamın üzerinden Deniz, "Hı?" şeklinde bir ses çıkardı. "Efendim kusura bakmayın ama saat sekiz buçuk ve bu halinizle, sahildesiniz." 

Adam Deniz'e pijamalarımızla uyuduğumuz halimizi hatırlattığında beynime kan yeni yeni gidiyordu.

Hızlıca dikelen Deniz'le beraber bende kendimi dikleştirdim. 

Ay resmen basılmıştık.

"Eee tamam biz şey yapalım o zaman... kalkalım. Hah kalkalım."

 Deniz utanırken aşırı tatlı görünüyordu. Ben onu melül melül izlerken o ise etrafına bakıyor ve sahildeki erkenden yüzmeye gelmiş olan insanlara bakıyordu. 

"Hadi Hazal gel odaya gidelim." Görevliyle ben gözlerimizi açarak bakarken o ise dediği şeyi yeni fark etmişti.

Aslanım sen ne yaptın ya?

"Yani şey ben seni odana bırakayım güzelim." Belimle beni yönlendirirken hızlıca odaların olduğu katlara çıkabilmiştik. 

"Umarım Sıla uyanmamıştır yoksa bir soruşturmaya daha dayanamayacağım." Deniz gülerek beni elimden tutup kendine çekince başım göğsüne yaslandı.

Anca orasına gelebiliyorum napayım? [Yazarınız burada 1.55 olmanın acısını yaşıyor...]

Saçlarıma bir öpücük bırakırken hala uykulu gelen sesiyle konuştu. "Dün onu bana uçmadan önce düşünecektin sarışın." 

Sanırım bu kelimede takılı kalmıştı. Uçmak.

***

Bu gün buradaki son günümüzdü ve biz  kahvaltımızı yapmış bavullarımızı topluyorduk.

Sıla bu sabah geldiğimde horul horul uyuduğundan hiç bir şey çaktırmadan onu uyandırmıştım. 

"Sılasellam sen yanına plaj çantanı al nasıl olsa akşama kadar buradayız daha su kaydıraklarına gideceğiz." 

Şimdi ki planımız ise bavulları resepsiyona teslim edip akşama kadar eğlenmekti. 

"Tamam kuşum ben hazırladım bir tane zaten hadi inelim." Sıla'nın yanına gidip yumuş yanaklarını sıktım.

"Benim kuşum hazır mıymış, hem de ben söylemeden." Onunla çocukça şakalar yaparak odadan çıktığımızda telefonum çaldı. 

Telefonumu Sıla'ya verdiğimden bana bakıp heyecanla, "İdolüm arıyor." diyerek kulağına götürmüştü telefonumu.

Ah be sultanım bu kız seni benden çok örnek alıyor

"Esma Ablam nasılsın bakayım?" Sıla'ya başımı iki yana sallayıp bıkkınca nefesimi verdiğimde parmak ucuna yükselerek bir tane patlattı. 

Benden kısasın Sıla'cım bu bir gerçek. 

Asansöre bindiğimizde hala dedikoduları devam ediyordu. 

"Ay Esmoşum neler oldu neler." Annemin sesine karışan kalın erkek sesiyle kaşlarımı çattım. Ozan Kaya mıydı o?

"Ozan abim, abim neler oldu, ne yaptılar Hazal'a deli divane o derece abi." 

Sıla, açık veriyorsun Sıla yapma!

Hızlıca elinden telefonu kaptığım sırada asansörde lobiye gelmiş karşımıza Deniz, Efe ve Emre üçlüsü çıkmıştı. 

Sarışın || TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin