O gece kızlarla mısır patlatıp film keyfi yaptık. Film bitince manikür yaptık ve birbirimizin saçlarını ince ince ördük. Gece saat üçte herkes sızdı. Azra ve ben hariç. O bana olanlardan dolayı hala üzülüyordu ve baş başa kalmak için biran önce Irmak ve Buke’nin uyumasını bekliyordu. Bende bir an önce günün bitmesini bekliyordum. Her dakile işkence eder gibi sanki ağır ağır işliyordu.
Azra beni süzüp konuşalım bakışını attığında birlikte yere bağdaş kurup kalorifer peteğine sırtımı yaslayarak oturduk. Içimdeki duyguları kontrol altına almaya çalışırken Azra sabırla sessiz bir şekilde beni bekledi. Ama bu süre gereğinden fazla uzamış olmalıydı ki Azra derin bir iç çekip “Telefonda benimle konuşman gereken bir konu olduğunu yazmıştın. O Jefi ile mi ilgiliydi?” diye sordu.
O mesajı ne amaçla yazdığımı hatırlayınca yüzümde acı bir gülümseme belirdi. “Artık bir önemi yok, Azra. Bizim Jefi ile ilişkimiz bir ileri iki geri. Yol alamıyoruz. Olduğumuz yerde de sayamıyoruz. Tek yaptığımız gerilemek.”
“Neden böyle düşünüyorsun ki şimdi? Onun sana olan aşkını dile getirmesine bile gerek yok. Bunu sizi gören 5 yaşındaki çocuk bile fark edebilir.”
Derin bir nefes alıp Irmak ile Buke’ye baktım. Aygın baygın uyuyorlardı. “Bu akşam eve geldiğimizde onu öptüm. İlk her şey güzeldi. Sonra ikimizi odama ışınladı, beni yatağa yatırdı ama sonra birden durdu ve ona kocaman adım atmış olduğum gerçeği önemsiz bir şeymiş gibi davrandı. Üstelik onu öptüğümde beni değil çocukları düşünüyordu.”
“Bu çok normal, İrem. o çocuklar hepimizden daha çok şey ifade ediyor onun için. Belki de büyük bir travma yaşıyor bunu bilemezsin ki. Üstüne gitmemelisin. Onun seni öptüğünde bunu düşünmesi seni istemediği anlamına gelmiyor. Eğer bunu düşündüysen, o düşünceyi çıkar oradan. Seni istemeyecek adam yok bu dünyada.”
İç geçirdim. “Ben aradığımda beni meşgule attı ve Mengüer’in demesine göre telefonu düşünmeden duvara fırlatıp kırdı. Ona ulaşmamım tek yolunu bir hamlede yok etti. Bu ne kadar çok içime dokundu bilemezsin.”
“Çünkü sinirliydi. Kalbini kırmak istemiyordu. Bunu o yüzden yaptı.”Her cevabıma masumca cevap vermesine sebepsizce gülümsedim. “Şuanda Pollyanna‘yı bile geçtin, Azra. her şeye pozitif bir cevap buluyorsun.”
“Ben pozitif cevap bulmuyorum. Senin görmediğin gerçekleri sana göstermeye çalışıyorum.” İşaret parmağını kalorifer peteğine sürdü. “Buraya yazıyorum yarın sabah dikilecek kapıya ve senin gönlünü alacak.”
“Umarım.” Dedim ama hiç sanmıyordum. Jefiydi bu. Sağı solu belli olmazdı. Ama tek istediğim bu umuda tutunmak ve umudumun yok olmamasıydı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KEŞİŞLER (Karanlık Güçler Serisi II)
Fantasy"Büyüyle örtülen görüntüleri açığa çıkardığını mı düşünüyorsun?" diye sordum şaşkınlıkla ama bu arada da hızla tabutu çizmeye başlamıştım. "Aynen öyle, İrem! Doğu keşişlerin içinde özeldi. Tekti. Çok farklı yetenekleri vardı. Seni de çok iyi eğitti...