İyi okumalar
Önceki bölümü atlamayın lütfen...
Ufuk ve Gürkay, bara tek başlarına gelmişti. Doğan yoktu bu kez yanlarında. Çünkü abisi gelmişti ve babasıyla yalnız bırakmak istemiyordu. Zira büyük kavgalar çıkabilirdi. Bu yüzden evde kalmayı tercih etmişti mecburen.
Taha ve arkadaşları bara geldiler yine. Ufuk ve Taha, aşklarını birbilerine itiraf ettikten sonra, hiç yalnız kalamamışlardı. Taha, tam Ufuk'un karşısındaki tabureye yerleşti. Ufuk, utangaç bir bakış attı Taha'ya. Taha, biraz daha rahat gibiydi. Ya da öyle görünmeye çalışıyordu.
"Ufuk." diye seslendi. Ufuk, başını kaldırıp, Taha'ya baktı. "Yaklaşsana bir şey diyeceğim." dedi. Ufuk yaklaştı ve daha ağzını açamadan, Taha dudağından öpücük çaldı. Ufuk, heyecanla yutkunurken, yandan bir şaşkınlık nidası koptu.
"Ohaaa! Siz birlikte misiniz?" diye sordu, Gürkay. Erkay ve Baran da en az Gürkay kadar şaşkındı. Ufuk, sessiz kalırken, Taha cevap verdi.
"Henüz değiliz." dedi ve Ufuk'a baktı. "Değil mi flörtüm? Flört oluyoruz şu aşamada." diyerek gülümsedi. Ufuk, utangaç bir şekilde gülümseyip cevap verdi.
"Öyle miyiz? Peki bundan şeyin haberi var mı? Benim?" deyince, diğer üç genç gülmeye başladılar. Ufuk'da sırıtıyordu. Taha'yla flört olmayı sevmişti ama onunla uğraşmayı daha çok sevmişti.
"Hmm öyle mi? Değil miyiz flört?" diye cevapladı Taha, Ufuk'u. Flörtöz konuşması, Ufuk'un da hoşuna gitse de, utanıyordu da. Daha yeniydi bu duygular onun için.
"Tamam tamam. Öyleyiz." dedi Ufuk gülerek. "Ne içersin?" diye ekledi. Taha, kollarını bar tezgahına dayayarak cevap verdi.
"Elinden zehir olsa içerim." deyince, arkadaşları güldüler. Taha, kaşlarını çatarak arkadaşlarına baktı. "Bu şerefsizlerin yanında da flört edilmiyor." dedi burnunu kıvırarak. Ufuk'a bakıp gülümsedi. "Geçenki karışımdan yaparsan içerim." dedi. Ufuk, başıyla onaylayıp, geçen yaptığı içecekten hazırlamaya başladı.
O sırada da, Gürkay, Erkay ve Baran kendi aleminde sohbet ediyordu. İki aşığı rahatsız etmemek için, aralarında sohbete başlamışlardı.
"Elin daha iyi mi?" diye sordu Gürkay, Baran'ın elini işaret ederek. Baran gülümseyerek cevapladı.
"İyi ya sorun yok. Teşekkür ederim sorduğun için." dedi. Gürkay, kollarını bar tezgahına dayayıp, cevap verdi.
"Rica ederim. Doğan da sormuştu. Merak etmiş." deyince, Baran'ın kalbi hızla atmaya başladı. Doğan, onu merak mı etmişti? Doğru mu duydu? Erkay'la anlık olarak birbirlerine baktılar.
"Beni mi merak etmiş?" diye sordu Baran şaşkın bir şekilde. Gürkay, sarı saçlarını geriye atarak cevap verdi.
"Evet. Sabah mesajlaşırken sordu. Biz de iyi olduğunu söyledik." dedi. Erkay cevap verdi bu kez.
"Baran'a neden sormamış da size soruyor?" dedi. Gürkay, dudaklarını büktü bilmem anlamında.
Erkay'ın gözleri, Gürkay'ın parlayan dudaklarına kaydı. Gürkay, bunu farkedince yutkundu ve istemsizce dudaklarını yaladı. Erkay, bakışlarını Gürkay'ın yüzüne çıkarınca, bakışları kesişti ve aynı anda bakışlarını kaçırdı iki genç.
Baran ise, o anlarda Doğan'ı düşünüyordu. Nasıl olursa olsun, onu merak etmiş ve bir şekilde haber almıştı ondan. Artık Doğan onu görüyordu. Doğan, Baran'ı farketmişti yıllar sonra...
Canım çocuklarım sizi yerim 💕
Yorumlarınızı bekliyorum 🦋
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DİLDÂR (BxB)
RomanceKorku evinde, hiç umulmadık bir şekilde başlayan bir aşk... Eşcinsel hikâye... 17.10.2021 - 07.02.2022