32.Bölüm

1.6K 110 20
                                    

İyi okumalar

Önceki bölümü atlamayın lütfen...

Baran, ne yaptığını daha yeni farkediyordu. Resmen ilanı aşk etmişti Doğan'a. Bir anlık duygu patlamasıyla, önce öpmüş, daha sonra her şeyi söyleyivermişti. Öpücüğüne karşılık alması cesaretlendirmişti belki de.

Gözlerini açıp ayrıldı, sessizce oturan oğlanın omuzundan. Doğan, aldığı aşk itirafından sonra, şok olmuştu adeta. Beklemiyordu. Sessizliği bu yüzdendi. Bağırıp çağırabilir, yumruk atabilir, tersleyebilirdi. Ama bunları yapmak istemiyordu. Karşısındaki hüzünlü bakışları gördükten sonra, bunları yapmak istemiyordu.

Baran, ayaklandı ve Doğan'ın bakışlarının hedefi oldu. Boğazını temizleyip, kaldırımda oturan oğlana baktı Baran.

"Ben az önce için özür dilerim. Yani bir anda oldu. Kendimi kontrol edemedim ve..." dedi ama devamını getiremedi. Doğan, bir şey diyemedi. Baran özür dilemişti. Bunun üstüne daha ne diyebilirdi ki? Önemli değil? Değil miydi gerçekten de?

Doğan sessiz kalınca, Baran bir şey demeden arkasını döndü ve ilerlemeye başladı, karanlık sokakta. Doğan, Baran'ın ardından bakarken, silkindi ve kendine gelmeye çalıştı. Onu tek gönderemezdi. Bir hışımla kalktı ve Baran'ın bileğini tuttu. Baran, arkasına dönünce Doğan'ı gördü ve şaşkınlıkla aralandı dudakları. Doğan, elini çekti ve konuşmaya çalıştı.

"Şey, tek gitme. Ben götürürüm." dedi. Az önceki yaşananlar olmamış gibi davranıyordu. Şimdilik böyle olması daha iyi diye düşünüyordu.

"Gerek yok. Ben giderim. İleride taksi durağı var. Yine de teşekkür ederim." dedi ve ilerlemeye devam etti Baran. Doğan, gitmesini her ne kadar istemese de, şimdilik yüzleşmek istemiyordu. Önce biraz kendini dinlemeliydi. Bu yüzden, bara geri çıkmadı. Arabasına gitti ve sessizce oturup, düşünmeye başladı.

***

"Birlikte takılalım mı?" diye sordu Erkay, Gürkay'a. 'Artık bir yerden başlamalı .' diye düşünüyordu. Çünkü karşısındaki sarışın çocuktan çok hoşlanmıştı. Gürkay, fazla düşünmedi teklif üzerine. Elindeki bardağı silerken cevap verdi.

"Tamam olur. Zaten bizimkiler de kendi alemlerinde olacaklar belli ki." dedi. Erkay, gülümsedi bu cevap üzerine. İçinden sevinç çığlıkları atıyordu.

"İstersen evde takılırız. İstersen dışarıda." dedi Gürkay'a. Gürkay, elindeki bardağı bıraktı ve diğer bardağı alırken cevap verdi.

"Evde takılalım. Yorgunum zaten. Film falan izleriz." dedi. Erkay, başıyla onayladı.

"Olur sarışınım." deyip elindeki içkisinden yudumladı. Gürkay, duyduğu şeyle şaşkın bir şekilde baktı karşısındaki gence. Erkay, tamamen ağzından kaçırmıştı. Ne dediğini idrak edince, mahcup bir şekilde konuştu.

"Pa-pardon... Ağzımdan kaçtı." dedi. Gürkay, allaşmış yanaklarıyla cevap verdi.

"Önemli değil." dedi ama sesi kısık çıktı istemsizce. Kalbi hızlı hızlı atıyordu. Erkay, ona bir şeyler yapıyordu. Bu iyi miydi kötü müydü bilmiyordu ama engel olmak istemediğini biliyordu...

Yorumlarınızı bekliyorum 🦋

DİLDÂR (BxB)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin