8.Bölüm |Peter Parker..|

17.1K 355 365
                                    

8.Bölüm..

Neye uğradığımı şaşırmıştım. Bunu neden yapmıştı? Dansın bir parçası mıydı?

Bozuntuya vermeden öpüşüne karşılık verdim. O kadar ustaca öpüyordu ki bitmesini istemiyordum. Çok da dolgun olmayan dudaklarıyla üst dudağımı kavramıştı. Ufak bir geri çekilmenin ardından dudakları bu sefer de alt dudağımı emdi. Üzerimize gelen ışık kapandığında karşılık vermeyi keserek benden uzaklaşmasını bekledim.

Ama tersine o daha da şiddetli öpmeye devam etmişti. Eli bacağıma inerken ne yapmaya çalıştığını anlayamamıştım.

Uzun süre öpüşmekten acıyan dudaklarımı dudaklarından ayırdığında elimden tutarak binanın arka tarafına götürdü. Sırtımı duvara dayayarak üzerime geldi.

Ne yapıyordu bu çocuk?

"Ne yapıyorsun? Neden öptün beni? Neden Lydia'yı değil de beni kaldırdın dansa? Ve şu an neden buradayız?"

Robert sağ elinin işaret parmağını dudaklarımın üzerine koyarak gözlerime baktı.

"Sus.."

Dudaklarımdaki elini ittirip göğsüne ellerimi koyarak geriye doğru ittim.

"Çek elini üzerimden."

Robert beni tekrar geriye iterek sırtımı duvarla buluşturdu. Yüzünü yüzüme hizalayarak gülümsedi.

"Çok güzelsin ve seni öpmek bu dünyada başıma gelen en güzel şeydi.."

Dediklerini anlamaya çalışırken ne diyeceğimi bilemiyordum. Öylece gözlerine baktım.

"Evet bu benim de başıma gelen en güzel şeylerden biriydi ama bir daha sakın yapma!"

"Neden? Neden bana bu kadar kaba davranıyorsun? Senden etkilenmem seni rahatsız mı ediyor?"

"Evet ediyor! Çünkü benim sevgilim var."

"Buse şunu kendine itraf etmelisin, benden etkileniyorsun.. Ona olan hislerini gözden geçirmelisin. Ona âşık değilsin."

"Âşığım, asıl sen bunu hazmet! Bütün kızlar senin peşinde olabilir ama ben değilim.. Ben Dylan'a âşığım ve senden etkilenmiyorum."

Robert sözlerime karşılık olarak gülümsedi ve elini elbisemin yırtmacından bacak arama götürdü.

"Onunla öpüşürken de bu kadar ıslanıyor musun? Yoksa bana özel bir şey mi?"

Elini ittirmeye çalıştım ama gücü benim gücümün 10 katına eşitti. Kıpırdamamıştı bile..

Yine külodumdaki ıslak noktaya geldiğinde gözlerimi kapatmıştım. Bedenim tamamen kilitlenmişti. Eli rahat durmayarak yukarıya doğru ilerledi.

O elini kadınlığımda gezdirirken ben etkisine kapılmamak için çabalıyordum. İçimden gelen bir ses kucağına atlamamı söylerken, diğeri Dylan'a ne kadar çok âşık olduğumu hatırlatıyordu.

Robert gözlerimin içine bakarak konuştu.

"Neredeyse içine girmem için yalvaracak durumdasın ama hâlâ beni istemediğini ve benden etkilenmediğini söylüyorsun.. Söylesene bunu nasıl yapıyorsun? Bu senin özel gücün olmalı."

Cevap veremeyecek durumdaydım. Aslında tam da dediği gibi içime girmesi için yalvaracak durumdaydım.

Ama kendimi ona teslim etmeyecektim. Gayet tâbi ona karşı koyabilirdim ve yapacaktım da..

Zar zor kendimi toparlayarak cevap  verdim.

"Senden etkilenmediğimi söylemiştim. Hiçbir zaman senin tanıdığın o kızlardan olmayacağım. Hiçbir zaman senin olmayacağım!"

Büyü +18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin