7.Bölüm |Büyülü Dans..|

18.4K 310 219
                                    

7.Bölüm..

Beni görünce o da şaşırmıştı. Mavilerini üzerimde gezdirerek üzerime gelmeye başladı.

Ben şaşkınlık ve korkuyla geriye doğru kaçarken o yüzündeki şaşkınlığı atıp gülümsedi.

Belinde bağlı olan havlu ve saçlarından düşen su damlaları banyodan yeni çıktığına işaretti. Üzerinin çıplak olması beni daha çok gererken ne yapmam gerektiğini bilmiyordum.

Adımlarım duvarın dibinde bitmişti. Ondan gözlerimi çekerek yere baktım.

Onun da yolu benim bedenimin dibinde bitti. Ellerini omuzlarımın yanına dayayıp mavilerini kahvelerime odakladı.

Saçından düşen damla yanağıma damladığında gözlerimi refleksle kapattım.

Sağ eliyle yanağımdaki suyu sildi. Gülen dudaklarını bozup bu sefer konuşmak için kullandı.

"Evimde, hatta odamda ne işin var?"

Ben hızla atan kalbimi sakinleşmesini dileyerek gözlerimi sıkı sıkı kapattım. Kendime gelmeye çalışarak konuştum.

"Be- ben.. Kek getirdim."

Bakışları elimdeki keke yöneldiğinde tabağı elimden alarak tam yanımda duran komodinin üzerine koydu.

"Önce bir sakin ol. Sanırım ilk defa birine kek götürüyorsun.."

"Yok, aslında ondan değil.."

"Neyse.. Ne zaman gitmeyi düşünuyorsun?"

"Çok güzel ve haklı bir soru.. Şu an.."

Dibimdeki adamın kollarının arasından çıkıp kapıya ilerlediğimde kapıdan çıkacakken durdum.. Aklımdaki soruları şu an sormazsam başka hiçbir zaman soramazdım.

Yeniden adama dönüp baktım.

"Bir şey sorabilir miyim?"

Adam mavilerini tekrar bana döndürüp cevapladı.

"Hayır."

Duyduğum şeyle kaşlarımı çattım.

"Hayvan herif!"

Robert bana doğru ilerledi ve sol kolunu belime sararak kendine çekti. Neredeyse birbirine değecek olan dudaklarımız birbirlerinin nefesleriyle harmanlanmıştı.

"Ne dedin sen!"

Adamı göğsünden geriye ittirip kolunun arasından çıkmaya çalıştım.

Ama bir sonuç alamadım. Kafamı çevirip adamın koluna baktığımda adeta bir yığın halindeki kasları görmemle ağzım açık kaldı.

Şaşkınlığımı gizleyerek adama geri döndüm.

"Bırak beni!"

"Bırakmıyorum! Özür dileyene kadar da bırakmayacağım."

"Tamam ben de sorumu sorarım o zaman.. Benim fotoğraflarımın senin telefonunda ne işi var?"

"Cevap vermek zorunda değilim. Fark ettiysen şu an ipler benim elimde.."

"Peki sana şunu desem.. Eğer cevap vermezsen beni dikizlediğini ve deli divane âşık olduğunu bütün okula söylerim.."

"O zaman ben de sana şunu demek zorunda kalacağım. Aramızda geçen bu olayları gidip Dylan'a anlatırım.."

"Ne geçti ki bizim aramızda? Seks mi yaptık yoksa öpüştük mü?"

"Öpüşmedik belki ama.. Her an öpüşebiliriz.. Baksana dudakların resmen beni öp diye yalvarıyor."

Büyü +18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin