Mumirón✔️

Kan Yağmuru

"Siyah kanatlı çocuk arkadaşını bulmayı başardı. Şeytanla yaptığı savaşı o kazandı. Arkadaşı şeytanun gerçek yüzünü gördü. Ama hala bir sorun vardı. Arkadaşının bilmediği gerçekler vardı. Siyah kanatlı çocuk bir gün ona her şeyi anlatmalıydı ama önce güvenini kazanmalıydı. Yoksa ikisinin de ölümü gerçekleşirdi. Arkadaşını alıp ormana geri götürdü. İlerlerken karşılarına yaşlı bir kadın çıktı. Siyah kanatlı çocuğa dönerek,"Vaktin azalıyor evlat." dedi. Siyah kanatlı çocuk onu engelleyecekti ama yaşlı kadın birden yok oldu. Arkadaşı onu görmemişti anlaşılan, şaşkın bir yüz ifadesiyle onu izliyordu. Yolculuğa devam ettiler. Siyah kanatlı çocuk ağaçların kenarına süsen çiçekleri dikti ve oraya bir kamp kurdu. Arkadaşıyla bir süre orada yaşadılar. Bir gün şeytanın kızı geri döndü, intikamını almak için. Ama siyah kanatlı çocuk sandığından daha fazla şey biliyordu. Koruması gereken bir arkadaşı olduğu sürece onu kimse durduramazdı. Tek yapması gereken doğru zamanda saldırmaktı."

***

"TEYZEME N'APTIN?!"

"Ah, hiçbir şey yapmadım Taehyun. Eğer Beomgyu senden uzak durmazsa hiçbir şey yapmayacağım."

"Beomgyu benden uzak durursa ne olacak sanıyorsun? Koşarak sana geleceğimi mi?"

"Evet. Eğer Beomgyu'nun görevini reddetmezsen teyzen ölür."

Hızla mutfağa gidip bir bıçak aldı ve bileğine dayadı.

"DUR!"

"1 dakikan var Taehyun."

Bunu kesinlikle yapmazdım. Bana açıkça ya Beomgyu ya da teyzen ölecek diyordu. Ama Beomgyu dünün aksine sakindi. Bir şey planladığını varsayıp ben de sessiz kaldım.

"Hee Young, bildiğim kadarıyla erişkin olmayan her şeytanın bir bedende kalma süresi var."

"Evet, ama bu süre 1 dakika değil."

"Evet değil. Ama ikimiz de kısa süre olduğunu biliyoruz." Bunu söyler söylemez odayı soğuk havayla doldurdu. Beden hala teyzeme ait olduğu için dikkatli davranıyordu.

"Ne yaptığını sanıyorsun sen?"

Ben de ne yaptığını anlamamıştım. Koltuğun gerisinde olacakları bekliyordum.

Beomgyu bir şey yapmadı. Hee Young'un tepkilerini gözlemledi. Sonra birden elimi tuttu ve beni kendine çekti. Ne olduğınu anlamadığım için affallamıştım. Ama bir planı olduğunu varsayarak bekledim.

Hee young çok sinirlendi. Bıçağı derisine bastıracaktı ki Beomgyu birden bir eliyle elimi tutup diğer elini ona doğru uzattı ve bıçak Hee Young'un elinden fırlayıp onun eline geçti. Henüz bu olağanüstülüklere alışamadığım için şaşırmıştım.

"S-sen, nasıl yaptın bunu?"

"Senin asla yapamayacağın bir şey."

Elleriyle bir daire çizdi ve onu Hee Young'un üzerine fırlattı. O sırada Teyzemin gözleri soldu ve Beomgyu onu yere düşmeden tuttu. Hee Young çoktan gitmişti.

"Cidden bunu nasıl yaptın?"

"Bu bir sır."

Teyzemi kaldırıp koltuğa oturttuk ve evi toparlayıp eski haline getirdik. Uyandığında ise için geçmiş diyerek bir yalan uydurduk.

*

(Beomgyu'nun anlatımıyla)