8. BÖLÜM "G İ R İ F T"

105K 5.9K 785
                                    

Öncelikle herkese merhabalar 💓

Nasılsınız, keyifleriniz yerindedir İnşallah hepinizin 🙏🏼 Beklediğinize değeceğini düşündüğüm bir bölümle geldimm 👀

İnstagram'da şeker bir okurum kitap için fan hesabı açmış <3 Bakmak isteyenleriniz için şuraya kullanıcı adını bırakıyorum; @karadagli_simaara

Şimdi daha fazla uzatmadan sizleri bölümle baş başa bırakıyor, keyifli okumalar diliyorum. Satır aralarında buluşalım lütfen 🕯

• • •

Bölüm Şarkısı: Toygar Işıklı / Sen Bilirsin

"Bitmiyor, sadece bazen belki güneşli bir günde veya kalabalık bir gecede geçtiğini sanıyorsun ama geçmiyor esasında. Alışıyorsun zamanla. Asla bitmiyor."

#kürkmantolumadonna

Sabahattin Ali



⚫️


Bir kuşun kırılan kanadına inat çırpınması gibi olduğum yerde çabalıyor, her pes edişimin üzerine inatla ayakta kalma çabasına giriyordum. Acıyı bir çok farklı şekilde bedenimde hissetmiştim, lakin ruhumda hissettiklerim daha çok yaralamıştı beni. Hayalle gerçeği, yalanla doğruyu çoğu zaman ayırt edemiyordum.

Korkuyla açtığım gözlerim beyaz duvarla bakışmaya başlarken, göğüs kafesim sıkışmaya başlamıştı. Kötü bir kabustu ama sadece şu anlık, gerçek olma ihtimali çok yüksekti.

Camdan içeriye süzülen güneşe bakarken yavaşça yatağın üzerinden kalkmıştım, susuzluktan kuruyan boğazımla yutkunmaya çalıştım.

"Allah'ım yardım et."

Yastığın altındaki telefonu elime alarak saate baktım, daha dokuzdu. Üzerimi hızlıca giyinerek, elimi yüzümü yıkamak için lavaboya girmiştim. Evdekilerden söz işitmemek için kahvaltıyı hazırlamak üzere son olarakta mutfağa girdim.

Her şey hazır olurken, yengem mutfağa gelmiş, masaya kısaca göz atarak yerine oturmuştu.

"Gitmeden bulaşıkları topla."

"Tamam toplarım."

Ben çayları koyarken amcam da mutfağa gelmiş yerine oturmuştu, yine suratı asıktı.

"Alim kalkmadı mı?"

Hırıltılı sesi masaya düşerken, çaydanlığı koymak için arkamı dönmüştüm.

"Gelmedi daha, işi varmış."

Amcam için yeterli olmuştu yengemin cevabı, koyduğum çayını yudumlayarak hazırlamış olduğum böreklerden yemeye başladı.

"Yavuz ağa gelecek birazdan Halil."

Amcamın gözleri beni bulurken, yengem konuşmasını devam ettiriyordu. Ben masada yokmuşum gibi rahatça söylendi.

"Laf söz çıkacak diye korkuyorum."

Konuşmak için can atan benliğimi zaptetmeye çalışmak hiçte kolay değildi şu anda.

"Ne yapayım Narin?"

Yengeme çevirdiği gözleri, sus artık der gibi bakıyordu. Yengem mesajı alarak kahvaltısını yapmaya devam etmişti, fakat amcam az önceki umursamaz sözlerinin şaşkınlığını yaşamamıza izin vermeden kendisinden beklenecek olan şeyleri söylemişti.

K A R A D A Ğ L IHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin