37. BÖLÜM "G Ö K Y Ü Z Ü"

48.4K 2.6K 287
                                    

Merhabalarr 💖

Yazarken neredeyse her satırına tebessüm ettiğim bir bölümle, ben geldim. Nasılsınız, umarım iyisinizdirr?

Bölüme geçmeden önce ufak bir şey hakkında konuşmak istiyorum. Buradaki yazıları hepiniz olmasada bir çoğunuzun okuduğunu biliyorum. O yüzden bölümden önce bahsetmek istediğim birkaç detay var.

Finale, kelimenin tam anlamıyla çok az bir süre kaldı. Sizler de bu bölümü okurken fazlasıyla hissedeceksiniz bunu. Belki öncesinde size bu final bölümü olacak derim belki de bir anda paylaşırım, daha o kısımda kesin bir karara varamadım ama genel olarak bir şeyler yoluna girdi. Yazma sürecimde de kontrolüm dışında gelişen faktörler var. Bunun yazıma yansımasını istemediğim için, öylesine uzatma taraftarı değilim.

Her biriniz bana çok özel, çok güzel şeyler kattınız. Hepinize bunun için minnettarım. İlk günden beri, aldığım yorumlardaki eleştirilerin dahi, saygı çerçevesi içinde olması, benim için en büyük artılardan birisiydi belkide 🥹 çok çok teşekkür ederimm, bu yolda benimle beraber yürüdüğünüz için.

Yepyeni kurgularda da, aynı keyifle vakit geçirebiliriz İnşallah 🫶🏼

Şimdi daha fazla uzatmadan sizleri bölümle baş başa bırakarak keyifli okumalar diliyorum ❣️ Satır aralarında buluşalım lütfen, sizleri orada bekliyorum 🕯

• • •

Bölüm Şarkıları: Ziynet Sali / Deli Divanenim

"Tüm insanların, kendilerine baktıkları için değil, sevgi sayesinde yaşadıklarını öğrendim."

İnsan Neyle Yaşar? - Lev Nikolayeviç Tolstoy

(Yeni kapağımızı da şöyle ekleyeyimm 🧿❤️‍🔥)

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

(Yeni kapağımızı da şöyle ekleyeyimm 🧿❤️‍🔥)



⚫️


Kulaklarım uğulduyor, kalbim iki avucumun arasındaymışçasına hunharca atıyordu. Ve tüm iliklerimde hissettiğim tek duygu tam olarak korkuydu.

Nefesim boğazıma tıkanmış gibi dudaklarımı araladığımda, kocaman açtığım gözlerimi kapıdan çekerek hala kucağında oturduğum adamın kahvelerine çevirmiştim. Duyduğumuz kurşun sesleri benim kadar onun da şaşırıp, kaşlarını çatmasını sağlamıştı. Tek fark gözlerinin içinde korkudan ziyade büyükçe bir, öfkesinin ateşi yanıyordu.

"O ses... neydi?"

Doğru kelimeleri bulamazken, Yavuz kollarımdan tutarak bedenimi nazikçe kucağından kaldırıp, kendisi de koltuktan kalkmıştı. Şimdi bedenlerimiz karşı karşıyaydı ve gözlerinin hedefi gözlerimdi.

K A R A D A Ğ L IHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin