40. BÖLÜM "B İ R L İ K T E"

54.5K 2.5K 485
                                    

Merhabalarr 🤍

Yeni bölüme hoş geldiniz öncelikle 🪄

İki bölümdür etkileşimimiz gerçekten çok kötü ama kitabın da sonlarına yaklaşmışken sizleri bu konuyla darlamak istemiyorum. Her zaman satır aralarında sizleri bekleyip, yorumlarınıza keyifle cevap verdiğimi bilin sadece.

Şimdi uzatmadan sizleri bölümle baş başa bırakıp, keyifli okumalar diliyorum ❣️

• • •

Bölüm Şarkıları: Gülben Ergen / Sen

"Senin gibi bakıyor gözlerime... uçsuz bucaksanız bir orman var sanki o harelerde."

Yavuz KARADAĞ

(Bayılacağım güzelliklerine, şaka mıdır buu 🥹🫠🤤😽🧿❤️‍🔥)

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


(Bayılacağım güzelliklerine, şaka mıdır buu 🥹🫠🤤😽🧿❤️‍🔥)



⚫️



Tarifi olmayan muazzam bir koku, avucumun hemen altında pıt pıt atan küçük bir kalp...

Dudaklarım huzurla kıvrılırken, gözümden akıp giden yaşa engel olamamıştım. Çok garip geliyordu. Karnımdaki varlığını hissettiğimde anne olmamıştım sanki. Anneliği asıl şimdi tüm kalbimde hissediyor gibiydim. Burnuma çektiğim her solukta, ciğerlerime buram buram onun kokusu doluyordu...

Küçük bedeni, pembe tulumumun içinde beyaz çarşafın ortasında huzurla uyurken, aldığı solukların arasında kırmızı dudakları aralanmış, uzattığı esnada kendisini kediye benzettiğim dili görünüyordu.

Hastaneden çıkmamızın üzerinden 10 gün geçmişti. Ve bu 10 günde azıcıkta olsa toparlanmıştı. Belki o da bizim kendisine alışmamız gibi bize alışıyordu emin değildim tam.

Her gün bir başka tulumunu giydirip uzun uzun kendisini izlerken, Zümrüt anne bu halime sadece gülüyordu. Söylediğine göre Aras'ı doğurduğu sıralarda Berivan'da benim gibi davranarak, oğlunu renkli renkli giydirip, aldıkları her takımı üzerinde görmeyi istiyormuş.

Hatırladığım konuşmalarla gülümserken, boşta duran elimi hafif saçlarının bulunduğu başına uzatarak usulca okşamaya başlamıştım. Kel değildi lakin saçlı da sayılmazdı. Daha şimdiden telefonumun galerisinde onlarca fotoğrafı vardı...

"Efnan... anneciğim."

Uyuyalı baya olmuştu ve karnını doyurmamda fayda vardı. Doktorun söylediği gibi gün içinde emzirme düzenime dikkat ediyordum. Aynı şekilde kendi beslenmem de Efnan için oldukça önemliydi. Yavuz'un kontrolünde sıkı bir yönetim vardı evde.

K A R A D A Ğ L IHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin