21- Sanrı

51.5K 3.6K 1.1K
                                    

Keyifli Okumalar!

Şarkı- Teoman, Güzel Bir Gün

Yüzümdeki kan izlerini temizlemeye çalışan Devran'ın elinden kurtulmaya çalıştığımda sertçe çenemden tutup başımı kıpırdatmama engel oldu.

"Dur Ekin" dedi, elindeki ıslak mendille yüzümü temizliyordu dikkatle. Derin bir nefes verip, kaçışmayı bıraktım. Çok yorgundum, bu yorgunluk yalnızca fiziksel bir yorgunluk değildi.

"Bir duş alsaydın, daha iyi olurdu" dedi Devran yine. Defalarca söylemişti ama kıpırdamak bile istemiyordum, öylece durmak istiyordum yalnızca. Uyumak istiyordum.

"İstemiyorum" diye mırıldandım. "Erez'i bekleyeceğim" dediğimde eli bir an duraksadı, gözlerime baktı ve sonra gözlerini kaçırıp yüzümü silmeye devam etti.

"Biliyorum ben" dediğinde gözlerimi suratına çevirdim, benimle ilgilenmiyordu. "Anlamadım?" dediğimde bakışlarını bir anlığına gözlerime çıkardı ve yavaşça omuzlarını silkti.

"Erez ve sen, anlamak zor olmadı" dediğinde yutkundum. Sanki gerginliğimi anlamış gibi gülümseyip parmağıyla elmacık kemiğimi okşadı.

Son bir aydır o kadar çok şey yaşamıştım ki, tepki bile veremedim. Öylece gözlerine baktım. Samimiyetle gülümsedi.

Sesimi bulabildiğimde "Başka kim biliyor?" diye sordum. Omuzlarını silkti. "Bilmiyorum ama diğerleri de tahmin ediyordur. Sadece kimse dillendirmiyor"

"Sen neden bana söyledin?"

"Umurumda olmadığı için" dedi, gözlerini benden çekip tekrar yüzümdeki kanları silmeye devam ederken. Bakışlarımı yavaşça dışarıda yağan yağmura çevirdim, titrek bir nefes aldım.

"Benim için sizin yaptığınız değil o orospu çocuğu Adnan'ın yaptığıdır yolsuzluk" dedi sertçe, sesi anında değişmişti. "Siz sadece birbirinizi seviyorsunuz, neden kötü düşüneyim ki?" dediğinde dolan gözlerimle dişlerimi sıktım, bakışlarımı pencereden ayırmadım.

"O videolarda..." diye devam etti. "İkiniz ile alakalı bir video vardı değil mi? O yüzden bu kadar delirdin o gün" dediğinde yüzümde bakışlarını hissediyordum ama sadece yavaşça kafamı sallayarak onayladım onu.

Parmakları boynuma indi ve oraya sıçrayan lekeleri de temizledi. Parmakları bu gece olan izde gezindiğinde birden duraksadı, hemen sonra kazımak ister gibi o bölgeyi silmeye başladığında canım acısada sesimi çıkarmadım.

"Orospu çocuğu" diye tısladı, daha da bastırdı. Yüzümü buruşturdum ama yine sesimi çıkarmadım. İsterse orayı kesip atabilirdi, umurumda olmazdı. Eli duraksadığında sık nefes alışlarını duyabiliyordum, parmaklarıyla hafifçe okşadı sildiği yeri. Galiba tahriş olmuştu.

"Umarım öldürürler" dediğinde bakışlarımı yavaşça yüzüne çevirdim, göz göze geldik. Yüzündeki yoğun öfke ve kararlılık bir anlığına bocalamamı sağlamıştı. Aklıma bilgisayardaki videolarda olan Devran geldiğinde titrek bir nefes aldım.

"O adamın vebalini almak istiyor musunuz gerçekten?" dedim tekdüze bir sesle.

Ama o evde yaşananlardan dolayı benim yüzümden ölse, biraz bile olsun içim sızlamazdı. Üzülmezdim. Ama onlardan birisi buna sebep olursa nasıl hissederim bilmiyordum. Evet bu belayı en başta başıma babam sarmıştı ama bunlar yaşanmasaydı, tuvaletteki kameralarıda asla öğrenemeyecektik.

Devran elindeki kanlı mendili bir kenara koyarken yeni bir mendil çıkardı. Bu sefer avuç içlerimi silmeye başladı.  "Ben kimsenin vebalini almak istemem, korkarım Ekin. Ama o adamın küçücük çocukların üzerinde hakkı var, senin üzerinde hakkı var" Senin üzerinde de hakkı var Devran. "Yemin olsun öldürürüm, tek bir an vicdanım sızlamaz" dediğinde sesindeki karalılık ve gözlerindeki keskinlik bakışlarımı kaçırmama sebep oldu.

disiplinHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin