awaken, seungchan ✓

0.1

Selam

Ve iyi okumalar, bakalım beğenecek misiniz

GÜNCELLEME: Bu kitabın ilerideki sahnelerini anlamak için Keep of Something adlı fici okumanıza gerek yoktur, tüm olaylar bu fic içerisinde açıklanıyor. 💓

***
[M]

"Ben hala burada olduğumuza inanamıyorum."

Jisung sesine vuran şaşkınlıkla konuştuğunda Felix "Cidden," deyip ona katıldığını belirtmişti. Şu an barda olmaları onları şaşırtan değildi, asıl onları şaşırtan bara gelmek isteyen Seungmin'di.

Gerekmedikçe ağzına küfür bile almayan, geceleri sütünü içmeden yatmayan Seungmin.

Hyunjin kıkırdadı. "Bırakın dağıtsın kafasını."

"Bu gece," Seungmin elindeki shotı masaya bıraktı sertçe. "Bu gece içeceğiz!"

"Ya sabır!" Jisung iç çekerek ellerini yüzüne bastırmış, cidden de anlayamadığı durumla beraber oflamıştı. Aslında Seungmin hariç üçü sık sık eğlenmeye çıkan tiplerdi hatta Jisung o tayfanın başını çekiyordu.

Ama yarın girecek sınavları olduğu halde bu gece barda olmak, kesinlikle onu korkutan bir durumdu. Hele ki bu dersten kalırsa başında bir saat boyunca çene çalacak hocası Lee Minho, şimdiden ortamdan kaçmasını sağlıyordu.

"Ya oğlum sınav var ya!" dedi ağlar gibi bağırarak. "Seungmin sal beni, gideyim oğlum! Bak o sınavdan kalırsam şerefsiz Minho yine on gün konuşacak yine bar köşelerinde eğlenip çalışmıyordun diye!"

"Etik olarak-"

Hyunjin'e baktı. "Döverim seni, sus! Gitmem lazım, Seungmin! Lan Seungmin! Seungmin, ağzına sıçayım senin ya."

Arkaya yaslanıp neredeyse deri koltukla uzanır pozisyona geldiği zaman Seungmin ona bakıp hafiften sarhoş olduğu için kafasını sallamıştı. "Gitmek yok!" dedi bağırarak. "Bu gece içilecek!"

"İçelim!"

Jisung bu sefer onu onaylayan Felix'e vurdu. "Yarın sınavdan çıkarken bana 'yapamadım' diye ağlarsan ağzına sıçarım tavuk!"

"Tavuk babandır! Kemirgen suratlı!"

"Öldürürüm oğlum seni!"

Birbirinin üstüne atlayan ikilinin bağırışları yüksek seste kaybolurken Seungmin göz devirip masaya gelen yeni içkilerle beraber bardaklara doldurmuş "İçin!" demişti.

Hyunjin hiç reddetmeden bir bardak alıp shot atarken o rahattı. İçki ona pek etki etmezdi, sınavlarına da günler önceden çalıştığı için kendine güvenirdi. Ama Jisung ve Felix bu hafta çalışsalar bile Jisung son tekrar yapmadan sınava girmek istemiyordu.

"Oğlum sen niye sinirlendin yine?" diye sordu Jisung arkadaşına doğru, Seungmin gibi naif bir insanı böylesine sinirlendirecek, kafa dağıtmak için bara kadar getirecek aslında tek bir insan tanıyordu.

Seungmin'in adını bağırması ile onaylamıştı da fikrini.

"Bang Chan!" dedi Seungmin shot atarak, elindeki bardağı havaya kaldırdı. "O Bang Chan'ı öldüreceğim! Pis herif, pislik herif!"

"Yine!" diye konuştu ayağa kalkarak. Bu sefer bardaktan vazgeçip soju şişesini aldı ve ağzına dikti. Onun bu hareketi ile oturan üçlü anında "Lan!" diye atılmış, Seungmin ise "Bırakın ya!" diyerek kendini geri çekmişti.

"Yine mailime dönmedi!" dedi ağzının kenarını silip. Aklına gelen yüzle bağırdı. "Pis egoist seni! Profesör bozuntusu! Adi herif!"

Sesi barda çalan şarkıda kaybolup gidiyordu, bu yüzden bağırmak pek umurunda değildi. Hoş, o kadar içmişti ki bağırdığının farkında bile değildi bir yandan.