Güno
Matematik sorusu ile ağzınıza etmeye geldim
Ve evet Changbin'in bölümü matematik çünkü Changbin'in gerçek hayatta da matematiği çok iyi, bu bilgiyi bilmeyip işi dalgaya alanlar oldu diğer kitaplarımda diye söylüyorum
Changbin matematikçi, teşekkürler
***
Seungmin son dersinin bitmesi ile beraber Chan'ın odasına doğru ilerlerken elinde tableti ile not yazmaya devam ediyordu ki aniden tosladığı beden düşmesin diye hızla onun kolunu tutarken "Ups," diye konuştu.
Seungmin şaşkınca kafasını çevirip Chan'a baktığı zaman Chan geri çekilmişti. "Koridorda elinde tabletle dolanman hiç etik değil Kim Seungmin," dedi odasının kapısını açarken. Seungmin'e girmesi için izin verdi.
Hemen onun ardından da kendi girmiş ve kapıyı kapatıp elindeki kahveyi masanın üzerine bırakmıştı. "Not çıkarıyordum," diye konuştu Seungmin açıklama yapmak için. "Bir anda boş bulununca öyle gelişti."
Çantasını kenara bırakıp Chan'ın işaret etmesi ile otururken Chan "Her türlü yanlış," deyip ellerini iki yana açmış ve sandalyesine oturmuştu.
"Laboratuvara mı gidelim şimdi yoksa bir şeyler atıştıracak mısın? Ona göre çıkalım, işimiz uzun orada."
Seungmin kafeteryadan aldığı sandviçi havaya kaldırdı. "Yemek yesem iyi olur."
Chan kendi kahvesini onun önüne bıraktı. "Öyleyse."
Yaptığı bu hareket nedensiz bir şekilde Seungmin'i güldürürken Chan gözlüklerini takıp şarja bıraktığı bilgisayarını açmış ve birkaç aydır devam ettiği kendi projesinin açıklama tezini yazmaya devam etmişti.
Seungmin de o sırada ara sıra onu izleyerek yemeğini yemiş, açlığını bastırmıştı. Hala bitmeyen kahveyi içerken çalan kapı ile oturuşunu düzeltip kahveyi önüne bıraktığı sırada kapıyı çalan kişi de içeri girmişti.
"Selam," dedi Changbin içeri girerek. Gözleri Seungmin'i bulurken ekledi. "Selam Seungmin."
"Selam."
Changbin ve Minho'nun, Chan'ın çok yakın arkadaşı olduğunu biliyordu fakat her iki akademisyeni de bölümleri farklı olduğu için pek iyi tanıdığı söylenemezdi. Hatta şöyle bir gerçek vardı ki en yakın arkadaşı, Minho'dan nefret ediyordu.
Chan merakla arkadaşına baktı. "Selam, bir şey mi oldu? Uğramazdın bu saatlerde sen."
Changbin bu cümle ile gülerken kafasını sallayıp elindeki kağıdı kaldırdı. "Evet. Bir matematik problemi var ve çıkaramadım, bizim bölümdeki birkaç hoca ile uğraştık ama çıkmadı. Minho da belli bir yere kadar getirdi ama 'gerisine beynim yetmiyor' diyerek beni kovdu. Anlayacağın sana kaldım profesör."
Kağıdı Chan'a verip Minho'nun işlemini göstermiş sonra da arkadaşının yanına geçip masaya oturmuştu. Chan soruyu okuduktan sonra beklemeden kenardaki kalemi eline alırken önüne çektiği bir başka kağıda önce verileri yazdı.
Changbin'in bölümünün matematik olduğunu biliyordu Seungmin. Fizikte aslında bir nevi matematikti bu yüzden buraya gelmesi yanlış değildi, kendisi de merakla kafasını uzatıp soruya bakarken Chan onun bu hareketini fark edip "Dursana," diyerek ayağa kalktı.
Böyle hem Changbin hem de Seungmin göremiyordu bu yüzden ilerleyip odasındaki üçlü koltuğun ortasına oturmuş ve kağıdı önündeki masaya yerleştirmişti.
"Böyle gelin. Kaçırdığım bir yer yardımcı olursa bakarsınız."
Changbin hızla sağına Seungmin de onun soluna yerleşmiş ve soruya bakmışlardı. Seungmin okuduğu şeyle gözlerini kocaman açarken Chan anlamak için soruyu tekrar okudu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
awaken, seungchan ✓
Fanfictiondünya'nın en genç profesörlerinden biri olan bang chan'ın uğraşması gereken fazlasıyla zeki bir öğrencisi vardı.