awaken, seungchan ✓

2.3

İkisinin aklından da o an tek şey geçiyordu.

Paralel Evren.

"Bu kadar hızlı olmasını beklemiyordum," dedi Chan Seungmin'in belini bırakırken. Sabah söylemişti ve şu anda da gerçekleşiyordu. Seungmin de başını sallamış merakla etrafa bakmıştı.

"Vay canına!" dedi hayranlıkla. O Hyunjin değildi, fizik onun için her şeydi bu yüzden ne olduğunu anlamıştı şu anda karalar bağlamak yerine tabii ki paralel evreni keşfedecekti. "Her şey aynı! Tanrım, Chan!"

Sevgilisinin elini tuttuğu gibi etrafa bakarken Chan elini ensesine attı. "Umarım buranın bir çıkışı vardır ya."

Seungmin ona güldü. "İllaki vardır. Hadi gel."

Beraber kampüsün bahçesinde ilerlemeye başlamışlar, merakla etrafa bakıyorlardı. Bir yandan da çocuklardan birini görme ve olası bir soruna yol açmamak için temkinli davranıyorlardı.

"Bir gün paralel evrene geçeceğimi söyleseler inanmazdım," diyen Chan ile beraber Seungmin kıkırdarken heyecanla dudağını dişlemişti. Bahçede öylesine bir yere ilerlerken "Jisung!" dedi Chan ve Seungmin'i tuttuğu gibi kenara çekti.

Jisung, mimarlık fakültesinin önünde telefonu ile oynuyordu. Merakla ona bakarlarken "Hyunjin'i şimdi daha iyi anlıyorum," dedi Seungmin hayretle. Arkadaşının aynısı fakat arkadaşı olmayan bir kişiyi görmek gerçekten çok değişikti.

Merakla tanıdık bedeni izlerken Seungmin gördüğü şeyle kaşlarını kaldırdı şokla. "Minho mu o?"

Chan ağzı açık bir şekilde başını salladı. "Minho."

Jisung'a arkasından sessizce yaklaşan Minho kolunu boynuna sardığı gibi dudaklarını Jisung'un yanağına bastırmış, güler bir yüzle onu severken Jisung da keyifle bir kahkaha atarak ellerini kaldırmış ve onun yanağını tutmuştu.

Kendi evrenlerinde birbirine uyuz oldukları on metre öteden bile belli olan Minho ve Jisung varken burada birbirlerine böylesine aşık bir çift görmek onları ister istemez şaşırtmıştı.

Bahçenin ortasında öpüşen çifti gördükleri gibi Seungmin ve Chan aynı anda dehşete düşmüş bakışlarla birbirlerine dönmüşlerdi.

"Vay canına," dedi Chan hayretle. En yakın arkadaşını böyle görmek gerçekten çok değişikti.

Onlar susmuş bir şekilde odaklanmışlarken "Ya sen!" diyen tanıdık bir ses girdi araya. "Öpmesene oğlum benim olduğum yerde kardeşimi!"

Chan, ikisini ayırdığı gibi Jisung'u kendine çekerken Jisung kahkaha atarak kollarını Chan'ın beline dolamış "Abi!" demişti.

Seungmin şahit olduğu bu şeyle beraber hızla sevgilisinin koluna girdi. "Chan, bebeğim iyi misin?"

Karşıda kendi bedenini izleyen Chan'ın dehşet bakışları pek iyi olduğunu göstermiyordu. Chan, donmuş bir şekilde kendi bedenini izlerken Seungmin "Vay anasını," dedi hayretle. "Neler oluyor neler. Bir de bizim evrene bak, sadelik içinde."

Sonra da sevgilisinin yanağını tutarak kendine çevirdi. "Chan, bebeğim, iyi misin?"

"O benim!"

Göz devirdi. "Yani evet."

"Jisung benim kardeşim mi?"

"Hyunjin, Felix ile kardeşsiniz demişti. Jisung'u da kardeşin gibi görüyor olabilirsin."

Chan tekrardan o tarafa döndüğünde Minho ile görsel ikizinin atıştığını görmüştü, kolunun altında tuttuğu Jisung'u da hiç bırakmazken ilişkilerinin fazlasıyla sıcak olduğu bu mesafeden bile belli oluyordu.