12.BÖLÜM

1.6K 132 24
                                    

Bu bölüm düzenlenmiştir.

İYİ OKUMALAR!

İnsanın düşünecek çok şeyi olur. Mesela kimisi mutluluğu düşünür, kimisi ise sevdiklerini. Ve kimisi de benim gibi nasıl yaşama tutunacağını düşünür. Ölmek istemediğimi milyon kez dile getirmiştim. Sanırım dile getirilenlerin tam tersi oluyor.

Bedenim kaskatı kesilmiş, soluğum düzensizleşmişken, canımı acıtan yumrunun inmesi için tekrar yutkundum.

"Gecenin karanlık yüzüne odaklanmalısın. Gece acımasızdır, seni hiç beklemediğin bir yerinden vurur Mia." Söyledikleri zihnimde tekrarlanıp duruyordu. Ensemdeki soğukluk bedenimin ısısıyla birleşmişti artık. "Sana zarar verir." Dediğinde kulağıma fısıldamıştı. Fısıldayışı içimdeki korkunun tavan yapmasını sağlamıştı. "Gecenin içinde asla ışık bulamazsın. O karanlık ve kötüdür. Ve bilirsin kötüler daima kötüdür. Senin gibi masum bir kızın boş anını yakalar ve bam." Ensemdeki şeyin çekildiğini hissettiğimde derin bir nefes aldım.

"Sandığım kadar güçlü değilmişsin." Diyerek bir adım atarak önüme geçti. Ben sadece korkakça, donmuş bir şekilde onu izliyordum. Karşımda duygusuzca duran Malik'i.

Yüzümün bembeyaz olduğuna eminim. Korku ve gerginliğin harmanlamasından doğan bir durumun içindeydim. Elim ayağım boşalmıştı. Şimdi burada ölebilirdim.

"Elimdeki bir silah değildi. Sadece bugün reflekslerinin zayıfladığını fark ettiğimde seni denemek istedim. Sahiden de zayıflamış. Bu kadar güçsüzleştiğini bilmiyordum." Rahat tavırlar sergileyerek konuşması sinir katsayımı arttırıyordu. "Sadece şakaydı." Diyerek ellerini havaya kaldırdı. "Konuşmayacak mısın?"

Sadece suratına boşça bakıyordum. Eğer konuşacak olursam ağlayacağımı biliyordum. Ve eğer ağlarsam inşa etmiş olduğum güçlülük duvarlarımı sözleriyle yıkmasına izin verecektim.

"Bu oyundan sıkıldım. Konuş artık. Belki bunu yaparsam konuşacağını da düşünmüştüm. Hadi ama konuş. Mia, benimle konuş." Gereğinden fazla sakince konuşması sinirlerimi zıplatıyordu. Sanırım tanrıdan istediğim şey şimdi gerçekleşecekti.

"Sana diyecek söz bulamıyorum Malik." Diyerek yüzüne sağ elimle yumruk attım. Elimin sızlaması üzerine küçük bir çığlık eşliğinde hemen geri çektim. Suratı fazla sertti.

O hiç etkilenmemiş gibi yüzüme bakarken ben yüzümü buruşturarak elime bakıyordum. "Lanet olsun!" diye sızlandım. Sahiden güçsüzleşmiştim. Ona yumruk atmamış sadece elimi değdirmiştim..

Gözlerime hücum etmiş aptal gözyaşlarıma akmaması için direnirken malik'in bana temas etmesiyle irkildim. Benim düşündüğümün aksine sinirlenmemişti. Yüzünde sinire dair tek bir şey yoktu. Yumuşak ela gözlerini içimi eritir derecede gözlerime kenetledi. Ona vurduğum elimi avuçlarının arasına alarak parmaklarıyla küçük dokunuşlar yaptı. Kalbim büyük bir heyecanla çarparken öylece durup bir sonraki hamlesini bekledim.

"İncinmeni istemiyorum Mia. Bir daha bana vurmaya kalkışma. Canını yaktın." Sözleri kesik- kesik ve uyarıcı bir tonda ağzından dökülürken nefesimi tuttum. Az önce ona ölesiye sinirliyken nasıl yumuşayabilmiştim ki hemen? "Zarar gelmesini istediğim son kişisin."

"Öyle mi" dedim alayla. Bu sırada burnumu çekmiştim. Parmağını dudaklarımın üzerine koyarak konuşmamı engelledi. Aramızdaki mesafeyi tek adımda kapatarak aramızda milimler kalmasını sağladı. Nefesi yüzüme çarparken titrek bir nefes aldım. Şu an hissettiğim korku değildi. Korkudan çok farklı şeyler hissediyordum. Mesela heyecan gibi ya da mutluluk gibi ya da bilmiyorum işte. Aptal hormonlarımın oyununa geliyordum işte.

PAPARAZZİ | Zayn MalikHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin