BU BÖLÜM DÜZENLENMİŞTİR.
-KURGUDA DEĞİŞİKLİK OLABİLİR-
Keyifli okumalar!Çikolatamdan bir ısırık daha attığımda yeni bir hapşırıkla odayı doldurmuştum. Bunun olmasından nefret ediyordum. Hapşırmak asla favorilerim arasında değildi.
Tekrar hapşırabilme olasılığımı göz ardı ederek çikolatamdan yeni bir ısırık daha aldım. Çikolatayı seviyordum ve hiçbir şey beni çikolatadan uzak tutamazdı. Bitterli olanlara alerjim olsa bile!
Dylan bana garip ve sıkılmış bir şekilde bakıyordu. Hapşırmamdan sıkılmıştı. Ama benim suçum değildi. Getirdiği çikolatada bitter vardı ve hapşırmam benim suçum değildi.
"Neden hapşırıyorsun?" diye sordu sonunda. Bir saattir sadece hapşırmamı izliyor ve gözlerini deviriyordu. Muhtemelen tüm mikroplarımı odaya doldurduğum için bana içinden küfür ediyordu.
Çikolatadan bir ısırık daha alarak bir kez daha hapşırmama olanak sağladım. "Çikolatadan." Diyerek basitçe cevapladım onu.
"Pekâlâ," diyerek dik oturdu. Ve bana deliymişim gibi baktı. "Öyleyse neden hala o şeyi yiyorsun?"
"O şey?" elimdeki çikolataya baktım. Çikolataya şey demek bana edilen bir küfür gibiydi. "Sen mutluluk hormonlarımın salgılanmasını sağlayan muhteşem yiyeceği şey diye mi adlandırıyorsun? Daha yaratıcı ol."
"Buradan bakınca mutlu gibi görünmüyorsun. Sürekli hapşırtan şey seni nasıl mutlu edebilir ki?" kaşları havaya kalkmıştı.
"Getirdiğin çikolatanın içinde bitter olup olmadığını kontrol etseydin hapşırmazdım. Ama sorun yok. Bitteri sütlüden daha çok seviyorum. Ya da fıstıklıdan... Ama bademli olanları favorim!"
Kaşlarını havaya kaldırarak kafa salladı. Herhalde deli olduğumu falan sanıyordu. Belki de öyleyimdir. Bir gün boyunca sürekli hapşırmayı göze alıyordum. Hatırlıyorum da bir keresinde o kadar çok çikolata yemiştim ki bir hafta boyunca hapşırmıştım. Ama bugün aynı şey olmasın diye iki kutu çikolata yemek yerine sadece bir kutucukla idare edecektim. Neden bu kadar çok yediğimi sormayın çünkü bilmiyorum.
"Pekâlâ," tekrar aynı cümleyi kurduğunda arkasından gelecek cümleyi bekledim. Acaba yine çikolata yerine muhteşem yiyeceğe şey mi diyecekti? Hiç konuşmadan kotluktan kalkıp başımda dikildi. Umursamazca çikolatamı yemeye devam edecekken elimden çekti. Tam ona bağırmaya hazırlamıştım ki üst üste gelen hapşırık beni engellemişti.
"Onu bana..." cümlemi tamamlayamadan hapşırmıştım. "Çabuk..." tekrar hapşırdığımda koltuğun üzerindeki çikolata kutusunu aldı ve odanın diğer ucuna gitti.
"Daha fazla yiyemezsin!"
"Onu çabuk buraya getir Morgan!"
"Şuna bak sürekli hapşırıyorsun. Biyolojik kuzenimin daha fazla hapşırmasına izin veremem."
"Yemin ederim Dylan..." hapşırığımla konuşmam bölünmüştü. "Yemin ederim onları bana vermezsen tüm mikroplarım boşalana kadar üzerine hapşırırım!"
"Ha ha! Güzel şakaydı." Korkakça sırıtarak kutuyu havaya kaldırdı. Yanına ilerlediğimde benden kaçmaya çalıştı ama yakasına yapışmıştım.
"Bu bir şaka değildi seni aptal!" tekrar hapşırdığımda odanın diğer ucuna kaçmıştı. Sinirle ellerimi yumruk yaparak yanına gittim.
"Sera! Benden ve sağlıklı vücudumdan uzak dur!"
"Öyleyse çikolatalarımı ver!"
"Asla!"
Tekrar havaya kaldırdığı kutuya ulaşmaya çalıştım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
PAPARAZZİ | Zayn Malik
FanfictionKitaba ilk kez başlayacak olan sevgili okuyucularım; Bu kitap 2015 senesinde yazılmış olup kitaba 2017 senesinde ara verilmiştir. Şu anda devam etmektedir. -kurguda ufak tefekte olsa değişiklik olduğu için eski okuyucularımın baştan okumasını öner...