MİNVAL

YAKIN MESAFE

Allah'ım nasıl bir bölüüm 😍
Okuyunca delireceksiniz 🤩 O yüzden hiç uzatmıyorum siz direk bölüme geçin.
Oy ve yorumları unutmayalım :)

Bölüm Şarkısı:
Olivia Rodrigo- Jealousy Jealousy
Evdeki Saat- Uzunlar V1

Minval sakinlerinin lise gençliği sabahın erken saatlerinde uyandılar. Akşamki balo için hazırlıklar o anda başlamıştı. Sesil ve Fulya ilk iş spaya ve cilt bakımına gittiler. Hafif bir kahvaltı yaptılar ve sonra makgözleri gelmişti. Fulya an be an yayın yaparken, takipçileri de onun kadar heyecanlıydı.

Özel bir günden daha heyecanlı ne olabilirdi? Karında havalanan kelebekler ve en güzeli olmak için gösterilen çaba. En pahalı elbiseler, topuklular, ışıltılı takılar ve disko topları... Bir geceyi güzelleştirmek için yeter miydi?

Bu gençlerin ışığı tüm kasabayı aydınlatabilirdi ama bu ışık hepsine fazlaydı. Tek ihtiyaçları biraz karanlık.

Sesil'i evinin önünden alan Behzat her gün biraz daha şaşırıyordu genç kızın güzelliğine. Daha fazlası olamaz derken, Sesil biraz daha güzel görünüyordu gözüne. Balo salonuna vardıklarında Sesil, beyaz ipek elbisesinin üzerindeki, kürkünü çıkardı ve görevliye teslim etti. Behzat'ın smokinin yanına oldukça yakışmıştı bu beyazlar içindeki kadın.

Salona adım attıkları her an ikilinin gözleri insanların renkli kıyafetleriyle kamaştı. "Renkli tema...En azından iç açıcı görünüyor." Sesil istediğini elde edemese de klişe kraliçesi Beliz'e de izin vermemişti. En son kura ile çektikleri temalardan birisi galip gelmişti. 'Renkli tema.' İnsanlar gök kuşağı kadar renkliydi. Fakat Sesil yine de beyazdan yanaydı.

Adımları salonu arşınlarken çoğu kişi ikiliyi izliyordu. Bu onlara okula ilk el ele girişlerini hatırlatmıştı. O zamandan bu zamana yan yana geldikleri her an hayran bakışlara maruz kalıyordular. Adımları Berkay ve Fulya'nın yanına vardığında, Fulya yine kayıttaydı. "Evet, Buz Kraliçede geldiğine göre, parti resmi anlamda başlamıştır. Tabii ki partiden kesitler ve fotoğraflar gelecek, takipte kalın." Fulya, kameraya öpücük atarken fuşya pembe elbisesinin yakasındaki tüyler salınıp duruyordu. Telefonu sonunda indirdiğinde arkadaşlarına döndü. "Baloya hazır mısınız?!" diye adeta çığlık atınca Behzat kahkaha atarken Sesil de gülümsemişti. Berkay hayran bakışlarla "Bayılıyorum bu Çılgınsın Women hallerine." dedikten sonra genç kızı baştan aşağı süzdü, yüzündeki çapkın gülümsemeyle. "Gönlümün fuşya prensesi!" Fulya bu kez kıkırdamıştı. Berkay doğru yolda mıydı acaba?

"Vay canına! İçki kulesi, güzel fikir." diye söylendi Behzat. Sesil de bakışlarını oraya çevirdi. "Yeni kızın bunun için çok çaba sarf etmesi gerekti." Behzat ise çarpık bir gülüşle burnundan verdi nefesini. "Öyle olmalı." Sanki burayı karış karış kendisi temizlememiş gibi...

Sesil bakışlarını içki masasından çekerken girişte, vücudunu saran, kumral tenine uyumlu cesur kırmızı elbisesinin içinde ki Beliz'i ve koluna sarıldığı siyah bir pantolon ve aynı renk gömlekle yetinmiş Acar'ı fark etti. Göz göze gelmeleri şaşırtıcı değildi. İnsanlar ruhuna dokunan birisini gördüğünde, kalabalıklar içinde yalnızlaşırlar.

Fakat bu bakışma yine uzun sürmedi. Sesil'in buna tahammülü yoktu. Beliz, farkına varmadan düşman edinmişti. Düşmanlık ikisi için doğru kelimemi bilmiyorum ama çok şey ifade ettiği kesin. Sözsüz savaşlarında çektikleri görünmez bıçaklar, olumsuz sonuçlara yol açabilirdi.

İstikameti Sesil'in yakını olan Beliz'i, Acar yolundan çevirdi. "Boş ver şimdi onları. Dans etmeye hemen başlamalıyız." Beliz şaşkınlıkla Acar'a bakarken düşünüyordu. Bu adam havuz kenarında tanıştığı kişiyle aynı mıydı? Ya bir ikizi vardı ya da çift karakterli olmalıydı. Başka bir açıklaması olamaz...